Sanat

Sanatın ev sahibiyle imtihanı

Tarih: 29 Kasım 2010 Kaynak: Zaman Yazan: Musa İğrek

Sanatın bir anlamda ev sahibi olan 'sanat kurumları'yla ilişkisi hep konuşulur, tartışılır. ARTER Çağdaş Sanat Galerisinde açılan 'İkinci Sergi', sanat üretimlerinin desteklenmesinde önemli bir yeri olan 'kurum' ve 'kurumsallaşma' kavramını didikliyor. 20 sanatçının 30'dan fazla eserine yer verilen sergide insanı 'rahatsız' edecek işler var.

Amerikalı eleştirmen, yazar Susan Sontag'ın "Gerçek sanat bizi rahatsız etme yetisi taşır." sözü, üzerine epeyce kafa yorulacak türden. Özellikle plastik sanatlarda bu sözü bir kılavuz bilip yol aldığınızda hatırı sayılır pek çok 'iş' elinizden kayar düşer. ARTER Çağdaş Sanat Galerisi'nin 'İkinci Sergi'sinde hemen söyleyelim Sontag'ın bu sözüne çengel atan işler var. İzleyicileri huzursuz edecek eserlerin yer aldığı sergi, sanatın, sanatçının kurumla ilişkisine bir bakış atıyor. Sanat üretimlerinin desteklenmesinde önemli bir yeri olan kurum ve kurumsallaşma kavramlarını sorgulayan sergide 20 sanatçının 30'dan fazla yeni çalışması var. Hemen hatırlatalım ARTER, geçtiğimiz mayıs ayında, Vehbi Koç Vakfı koleksiyonundan oluşan 'Starter' sergisiyle açılmıştı.

ARTER'deki serginin ironik göndermeleri isminden başlıyor. 'İkinci Sergi' ismi, sanat kurumlarının başarılarını içerikten öte rakamlarla ele almasına işaret ediyor. Sergiye ARTER'in hangi kapısından girerseniz girin neşeli bir şaşkınlık başlıyor. Ön kapıda bir şapkacı dükkânı, arka kapıda ise içine bir iskelenin kurulduğu, tadilata girmiş bir bina çıkıyor karşınıza. Sergideki eserlerden önce küratör Emre Baykal'a kulak verelim. Baykal, "İkinci Sergi', 'kurum' kavramına geniş bir perspektifle, sanatın içinden yeniden bakmayı öneriyor ve katılımcı sanatçıların ürettiği yeni işler yoluyla; sanat kurumu, sanatçı, sanat eseri ve izleyici arasındaki gerilim ve dinamikleri farklı bakış açılarından görünür kılmaya çalışıyor." diyor.

"İkinci Sergi"de işleri yer alan sanatçılar: Halil Altındere, Burak Arıkan, Volkan Aslan, Vahap Avşar, Banu Cennetoğlu-Yasemin Özcan Kaya, Ayşe Erkmen, Hafriyat (Murat Akagündüz, Antonio Cosentino, extramücadele, İnci Furni, Mustafa Pancar), Ali Kazma, Aydan Murtezaoğlu-Bülent Şangar, Ahmet Öğüt, İz Öztat, Cengiz Tekin ve Canan Tolon. Cengiz Tekin, açılış dendiğinde âdet olduğu üzere, "kutlama" mesajını bir sepet çiçekle gönderdi. Bütün kurumların elbet bir gün ömrünü tamamlayacağı mesajını vermek isteyen sanatçının eserini birkaç gündür bu performans için prova yapan çiçekçi İlhami Özerdem getirdi. Özerdem, 61 yaşında böyle bir işin parçası olduğu için epey mutlu olduğunu söyledi.

Parçayı bulan, elması götürür
ARTER'deki işler arasında genç sanatçı Ahmet Öğüt'ün seyiriciyi de içine çeken bir kömür tepeciği var. Kömür yığınının içine ARTER'in duvarından kopartılmış 1 santimetrekarelik parça gömülmüş. Meraklısı arayıp o parçayı bulursa duvardaki 1 karatlık elmasın sahibi oluyor. Bu işine soyunanlara iş elbisesi veriliyor. Katılımcıların bir saat vakti var. ARTER günde altı kişiye randevu verecek. Öğüt, bu işi kurgularken sanat yapıtının maddî kıymeti ve kurumsal değer etrafında dolanıyor.

Ayşe Erkmen, ARTER'in girişindeki şapkalarla mekânın geçmişini ele alıyor. Binanın giriş katında, 1914-1920 yılları arasında bir şapkacı yer alıyormuş. Erkmen, anneannesi Hermine Hanım'ın 1920'li yıllardan kalma şapkasını, Hacopulo Pasajı'ndaki dükkânında 60 yıllık aile mesleğini sürdürerek el yapımı şapkalar üreten Katya Kiracı'ya vermiş. Kiracı da şapkayı yeniden farklı renklerde üretmiş.

Hafriyat grubunun bir nevi "sergi içinde sergi" şeklinde kurgulanan 'Yurt Gezileri' projesi ise çıkış noktasını devletçe desteklenip yürütülen kurumsal bir sanat programından alıyor. Cumhuriyet ideolojisinin bir uzantısı olarak dönemin CHP hükümeti tarafından 1938-1945 yılları arasında 7 kez düzenlenmiş olan 'Yurt Gezileri', sanatçılara üretim olanakları sunuyordu. Hafriyat grubu üyeleri çeşitli şehirlere yapmış oldukları kısa süreli seyahatlerin ardından ARTER'in son katında bu sanat politikasını irdeleyen bir dizi eser hazırladı. Genç sanatçı İz Öztat ise Osmanlı'dan Cumhuriyet'e oradan günümüze uzanan süreçte ulusal kimlik ve belleğin sunumuna yönelik yaptığı akademik çalışmayı bir heykele dönüştürmüş. Daha pek çok didikleyici eserin yer aldığı sergi, 27 Şubat 2011'e kadar sürecek ücretsiz gezilebilir.

Sanat
Takvim
<<Nisan 2019>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
1 2 3 4 5 6 7
8 9 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30          
Sanat Haberleri Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.