Köşe Yazısı

Ya Bizden Başkaları?

Yazan: Orhan Ayyüce Tarih: 8 Nisan 2009
Son günler bayağı hareketliydi... Bir taraftan yeni baÅŸlayan yarıyılda öÄŸrencilerimle haşır neÅŸir olurken diÄŸer taraftan da Postopolis adlı bir konferansta Los Angeles ile ilgili bir yazı ve sunum hazırlamaktaydım.

Birde ekstradan Rem Koolhaas'ın katıldığı ve Harvard Mimarlık Bölümü'nün düzenlediÄŸi bir sempozyuma da yazar Mike Davis ile yaptığım bir söyleÅŸiden henüz yayınlanmamış bir parça yollayıp ortalığı karıştırmak istedim.

Böyle bir giriÅŸten sonra...

Yeni dünyada (artık yeni mi eski mi tartışılabilir) uzun zamandır ortalıkta ekonomik gerilemelerle (gerilmeler de denilebilir) ilgili muhabbetler veryansın gidiyor. Bilhassa mimarı ile baÄŸlantılı ortamlarda.

Hergün kapanan firma, eleman azaltan ofis, iÅŸini yitiren mimar hikayeleri medyada dolaşıp durmakta. Her ne kadar mimarlar ellerindeki meÅŸguliyetlerle günlerini geçirseler de, yaptıkları iÅŸlerin yarın önlerinde olmayabileceÄŸi korkusuyla çizip, tasarlama ve takip etme durumlarıyla karşı karşıyalar. Tabii vaziyet böyle olunca yapılan tasarımlarda, iÅŸlerde ve uygulamalarda da isteklere itaat konusu ön plana çıkıyor. Daha önce mimarın direttiÄŸi olmazsa olmazlar artık hepyekün "olur efendim"lere dönüÅŸüyor. Olmazlara "hiç yoktan iyidir," deyip yollara devam ediliyor... Mimarın en haz duyduÄŸu doergi adayı detaylar da "belki ilerde yaparız artık," denilip, paftalarda "x" leniyor.

Aslında bazı projeden kesip atmalar da, iÅŸin gerçekte doÄŸrusu olduÄŸu için her ne kadar iyi oldu desek de, bu makaslamanın bazı insanların ekmeÄŸine ve iÅŸine son vermesi gibi bir durum çıkınca üzülüyoruz. Bakıyoruz ki, genelde mesleÄŸimiz bugüne kadar eklenen, gereksiz, iÅŸe yaramaz takmalarla, planlamalarla bu kadar geliÅŸmiÅŸ. Bilmem neredeki bina senelerce yaÄŸlandıra ballandıra çizilmiÅŸ, bezenmiÅŸ, inÅŸasına baÅŸlanmış. Yani böyle gelip böyle gitmiÅŸiz. Hepimiz fazladan kilo almışız... Kendimizi saÄŸlıklı hissedip, ekonomik çalkantılara, hadi halk dilinde söyleyelim, olası bir "krize" ihtimal vermeden iÅŸlere devam etmiÅŸiz.

Bir taraftan hesapsız harcamalara dalmış, diğer taraftan da bereket versin deyip yolumuza koyulmuşuz.

Aniden ekonomi denilen dengeler ve yaÅŸamlar düzeni infilak edince baÅŸka olanakların az olduÄŸu bir ortamda, iÅŸsiz güçsüz kalıvermiÅŸiz. BaÅŸka iÅŸlerden pek anlamayan mimarlar toplumu olarak duraklamışız.

Åžimdi ne olacak?

Ä°ÅŸte esas enterasan olay buradan baÅŸlıyor. Aldığım bilgilere dayanarak söyleyebileceÄŸim, artık mimarinin kilo verip, daha saÄŸlıklı bir vücuda, daha sürdürülebilir bir yaÅŸama geçmesi doÄŸrultusunda olsa da, bir türlü inanmıyorum.

Genelde yeÅŸil ve natürel yaÅŸam tarzlarına dönüÅŸ fırkateynleri, karbon ayak izleri temizleme, ödeÅŸtirme harekatları nedense burjuvazinin günah çıkartması gibi geliyor.

Rem Koolhaas'ın Lagos uvertürleri, Mike Davis'in deÄŸindiÄŸi gibi çılgınlıktan ileriye gitmiyor. BaÅŸkalarının yoksulluklarını stilleÅŸtirmeye, akımlaÅŸtırmaya yönelme var.

Ä°nformalleÅŸmek kötü demiyoruz ama devamlı pazarlanabilir malzeme arayan kapitalist marketlerin her ÅŸeye nasıl da sarılarak merkezinden uzaklaÅŸtırdığını da çok gördük.

Baskıcı rejimlere karşı diretmeden, sorgulamadan kendimizi gecekondu mahallesinin romantizmiyle avutmaktayız gibime geliyor. Artık "global" medeniyetin yarattığı meydanlardan, binalardan, yerleÅŸim planlarından bıktığımızı ve sıkıldığımızı, sanki bir moda akımına kapılmış gibi söylemekteyiz.

Konferanslar, sempozyumlar, mimari yarışmalar düzenlenip duruyor. Her kafadan "Artık her ÅŸey eskisi gibi olmayacak," gibi sesler geliyor.

Bir yerde organik, informal geliÅŸmelere ÅŸapka çıkarırken, aynı zamanda "Yirminci kattaki balkonumuzda bütün sene yetecek sebze ve meyveyi yetiÅŸtirebiliriz"e kadar uzanan palavralara inanıyoruz. Åžehir merkezlerimizde tabiata dönüÅŸ festivalleri düzenleyip, elimizdeki lap-top ve i-phonelardan gelen mesajlara dans eder duruma düÅŸtüÄŸümüzü göz ardı ediyoruz.

Sanford Kwinter gibi biri artık New York'tan "sıkıldığını" söylüyor. Bize yeni eÄŸlenceler gerekiyor!

Endüstriyel ülkeler dünyasında günah çıkarıp, önümüzdeki nesillerin sadece bizim soyumuzdan gelen merkez kentin okur yazar ve tüketici kitlesi olacağına inanmış bulunuyoruz. Ä°nanmayı varsayıyoruz. Her ÅŸey önce bizim kurtuluÅŸumuz için. Bütün konjektürler bu hesaplara dayanıyor. Åžimdi ÅŸansı olmayan kitlelerin, geleceÄŸe dönük planlamalarda da pek yerleri olmuyor. ÇoÄŸunluktaki fakir çoÄŸunluk yine devre dışı.

Maddeden biriken kiloları attığımız gibi, ayırımcı, özellikçi, farklılıkçı biopolitik kilolar alıyoruz. Psiko-coÄŸrafyamız baÅŸkalarını veyahut ötekilerini içermiyor. Etrafa baktığınızda, bu ayırımcılık daha da keskinleÅŸmekte, uçurumlaÅŸmakta. Gemisini kurtarma planları yapanlar, demir alıp içi erzak dolu yüzer ÅŸehirleriyle sahilden açılmayı kurtuluÅŸ olarak görebiliyorlar.

Son zamanlarda meyada dolaÅŸan geleceÄŸin izole ÅŸehirlerinin canlandırıldığı, hayal edildiÄŸi "render" dediÄŸimiz görüntülere bakabilirsiniz. Ara sıra Arkitera Forum'da da sunuluyor.

Okyanuslarda yüzen, kıyamet gününden kaçmış yüzer kaleler mi dersiniz, çöllerin ortasında vahalaÅŸtırılmış, borularından su damlacıkları atomize edilen, koruma altındaki kasabalar mı dersiniz, hepsi var. OrtaçaÄŸlardaki feodal köyler gibi düÅŸünülmüÅŸ geleceÄŸin tasarımları. ÇoÄŸu ayırımcı, koruma duvarları ardında. Ä°zinsiz girilmiyor.

Bunlar çoÄŸunluktaki temalar.

Parasal güçlünün hayatta kaldığı sentetik durumlar. Tabiatın seçiminden farklı olan gücün, yapayın seçimleri.

Korkutucu, baskıcı, acımasız.

Ekolojik gelişme derken, kimin hammaddesi kime harcanıyor?

Yazara Görüşlerinizi Bildirmek İçin
Buraya yazacağınız görüşleriniz, Arkitera Forum bölümüne yansımayacak, sadece yazara ulaşacaktır. * İşaretli alanlar mutlaka doldurmanız gereken alanları belirtmektedir.
Sizin:
Adınız, Soyadınız *
E-Posta Adresiniz *
MesleÄŸiniz *
Telefon Numaranız Adres seçimi:
Adresiniz
Mesajınız:

ÝPUCU: küçük harf "k", küçük harf "d", sayý 9, büyük harf "V", büyük harf "K", büyük harf "W"

Lütfen sol imajdaki resimde görülen dizgiyi yandaki kutucuğa giriniz.
Köşe Yazısı Arşivi
Dönem içindeki köşe yazarlarının listesi aşağıdadır. Yazısını okumak istediğiniz yazarı listeden seçiniz. Bütün yazarların listesini görmek için buraya tıklayınız