Haberler

Zeyrek Camisi Restorasyonu

Tarih: 13 Ekim 2006 Yazan: Zeynep Güney


Osmanlı Bankası Müzesi’nin düzenlediği “İstanbul’un Üç Dönemi: Bizans, Osmanlı, Cumhuriyet” başlıklı Voyvoda Caddesi Toplantıları’nın ilki 11 Ekim Çarşamba günü Karaköy Osmanlı Bankası Müzesi’nde gerçekleşti. Zeyrek Camisi Restorasyonu konulu söyleşide, İTÜ Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü, Restorasyon Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof.Dr. Zeynep Ahunbay, İstanbul'un Ortaçağ'dan kalan, uluslararası nitelikteki anıtlarından biri olan Zeyrek Camisi’nde gerçekleştirdikleri restorasyon çalışmalarını anlattı.

Pantokrator Manastırı’ndan Zeyrek Camisi’ne
Kraliçe İrene tarafından 1118 yılında yaptırılan ve Pantokrator Manastırı’na ait üç kiliseden oluşan yapı 1136 yılında tamamlanmış. İstanbul'un fethinden sonra manastır medreseye, kilisesi de camiye çevrilmiş ve yapı, bu mekanda ilk kez ders veren Molla Zeyrek Mehmed Efendi'den ötürü Zeyrek Camii adını almış. Osmanlı döneminde, 1766 ve 1894 yıllarında yaşanan depremlerde ve 1800’lü yıllarda ortaya çıkan yangında büyük zarar gören yapının onarımından günümüzde Vakıflar Genel Müdürlüğü sorumlu. Etrafındaki ahşap yapılarla beraber, 1986 yılında UNESCO tarafından Dünya Mirası listesine alınan anıt aynı zamanda Zeyrek Kentsel Siti içinde yer alıyor.

Söyleşide, Osmanlı döneminde çeşitli onarımlardan geçen yapının, Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden alınan izinle, Metin Ahunbay ve Illinois Üniversitesi'nden Prof. Dr. Robert Ousterhout tarafından 1995 yılında restorasyon çalışmalarına başladıklarını belirten Zeynep Ahunbay, kurşun kaplamaları çalındıktan sonra 1960’lı yıllarda yapılan onarımda kubbelerin çimentolu harçla sıvandığını ancak zaman içinde bu sıvanın çatlaması ve binanın su alması nedeniyle, restorasyon çalışmalarına çatıdan başladıklarını anlattı.



Çatının ve Doğu Cephesinin Onarımı
Daha önce yapılan onarımlarda, deprem sırasında oluşan çatlakları örtmek için yapılan mantolama işlemi, kubbelerin deformasyona uğramasına neden olmuş. Kubbelerin betonarme plakları taşıyabilmesi için de duvarın içinden betonarme kirişler geçirilmiş. Bu deformasyonları düzeltmek amacıyla işe betonarme plakları sökmekle başladıklarını söyleyen Ahunbay, böylece tonozlara uygulanan baskıyı hafiflettiklerini, tonozlardaki çatlaklarda da Prof. Feridun Çılı’nın önerisiyle, tuğlalarla dikiş yöntemi uyguladıklarının anlattı. Ayrıca çalışmalarda, betonarme kirişler de sökülerek duvarda açılan delikler onarılmış, çatı tonozlarının arasındaki dolgular temizlenmiş ve tonozların arası düşük eğimli ahşap sistem çatıyla kapatılmış.

Çatıdaki çalışmaları tamamlandıktan sonra doğu cephesinin restorasyonuna başladıklarını söyleyen Zeynep Ahunbay, bu cephenin çok fazla yıpranmış ve kirli durumda olduğunu belirtti. Cephedeki pencere açıklıklarının kemerlerini taşıyan sütunların, depremler ve yangınlar sırasında çatlaması nedeniyle bu boşluklar, onarımlar sırasında doldurulmuş ve açıklıklar kapatılmış. Ahunbay, doğu cephesindeki çalışmalarını sırasında konservasyon merkezinin yardımıyla cepheyi temizlediklerini ve pencere içlerindeki kabaran mozaikleri onardıklarını anlattı. Bozulan yan apsislerin kontürleri, temellere inilerek tespit edilmiş ve düzeltilmiş. Kemerli ve üç açıklıklı pencerelerdeki dolguların temizlenmesiyle ortaya çıkan sütunlar dikme yöntemiyle, kemerler ise ikinci el tuğlalar kullanılarak onarılmış. Ancak depremler ve taşıyıcılık göz önünde bulundurularak duvarlardaki üçer açıklıktan, tasarıma gönderme yapılarak, sadece biri belli bir seviyeye kadar açık bırakılmış ve bu açıklıklara da güvenlik önlemi olarak, mermer pencereler yerleştirilmiş. Şapel duvarlarında, boşalan hatıllardaki kasnakların yerine de yenileri yerleştirilmiş. Çalışmalara başlamadan önce, cephenin rölövesini hazırlayarak UNESCO’ya başvurduklarını belirten Ahunbay, UNESCO’dan gelen 80.000 Dolar’ın bu cephenin restorasyonunda kullanıldığını söyledi.



Bulunan Mozaikler
Öğrencilerle sürdürülen çalışmaların her anının veriler toplanarak belgelendiğini, hazırlanan projelerin kurula sunulduğunu belirten Zeynep Ahunbay, çalışmalar sırasında mermer korniş detayları, süslemeler, harca karışmış halde mozaik parçaları ve kuzey kilisenin çatı apsisini desteklemek amacıyla yerleştirilmiş amforalar bulduklarını, ayrıca çatıdaki temizlik sırasında 25 kamyon çöp çıkarıldığını anlattı.

Caminin taş zemininin kullanım için ahşapla kapatıldığını, bırakılan küçük bir açıklıktan zeminin görülebildiğini anlatan Ahunbay, kuzey kilisenin cami olarak bırakılmasına karşılık, güney kilisenin zemini açık bırakılarak, mimari dokunun algılanması gerektiğini belirtti. Halkın, restorasyon sırasında ortaya çıkan mozaiklerin sergilenmesi ve ibadete engel oluşturması hakkında duyduğu endişeye de değinen Ahunbay, çalışmaların mozaik bulmak amaçlı yapılmadığını ancak ortaya çıkan mozaiklerin korunması gerektiğini söyledi.

Konuşmasının sonunda kendisine yöneltilen soruları da yanıtlayan Zeynep Ahunbay, Zeyrek Camisi gibi yüzyıllarca ayakta kalmış yapıların 1 – 2 senede restore edilemeyeceğini, çünkü bu tür yapıların restorasyonu için belli bir birikim edinmek gerektiğini vurguladı.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.