Haberler

Galataport yeniden canlandırılacak

Tarih: 19 Ekim 2006 Kaynak: Sabah Yazan: Erhan Demirdizen
Uzun süre kamuoyu gündemini meşgul eden Galataport, tekrar gündeme oturacağa benziyor.

on yıllarda gündemimizden düşmeyen Galataport konusunu artık bilmeyen yok. Galataport'a büyük yolcu gemilerinin gelmesi, gemiden inen turistlerin burada alışveriş yapıp yemek yemesi ve konaklaması amaçlanıyor. Bunun için yapılmayan kalmadı. Yasalara aykırı yönetmelikler ve imar planları yapıldı. Danıştay tarafından bunlar iptal edilince, bir gecede onaylanan torba yasalara maddeler konuldu. Bu yasa da Anayasa Mahkemesi'ne takıldı. Şimdilerde yeni bir Kıyı Yasa taslağının içinde yüksek yargıdan defalarca dönen düzenlemeler yine kendine yer bulmuş görünüyor. Belediye Gelirleri Yasa Tasarısı'nda da ilginç bazı vergi muafiyetleri getiriliyor. Özelleştirme İdaresi de yeni bir proje hazırlığı içinde. Bu projenin yasalar ile yüksek yargı kararlarına ne kadar uygun olduğunu zaman gösterecek. Ancak yasa taslağındaki ifadelerden, geçen yıl tartışılan Galataport'un aynı içerikte tekrar projelendirileceği anlaşılıyor. 2005'te Özelleştirme İdaresi'nin yaptığı ihale sonucu İsrailli işadamı Sami Ofer'in adı etrafında dönen sıkı tartışma hafızalarımızdaki tazeliğini koruyorken yeni imar ve vergi ayrıcalıklarının konuşulması kamuoyundaki duyarlılıkları yeniden harekete geçirecek. Belki yeni ihalede Ofer'in uzun vadeli ödeme planıyla yüksek rakam teklif etmesi gibi bir komedi yaşanmayacak. Ama daha şimdiden ihaleyi alacak kişi için ayrıcalıkların getirilmeye çalışıldığı izlenimimiz kuvvetleniyor.

Galataport tartışmasının altındaki
Anayasa, kıyıları "devletin hüküm ve tasarrufu altına" veriyor. Çünkü kıyılar toplumun ortak değeri olarak görülüyor ve "kamu yararı" dışında kullanılmaması amaçlanıyor. Yasa da buna uygun olarak kıyıda nelerin yapılıp nelerin yapılamayacağını ayrıntılarıyla açıklıyor. Bunlar, liman, denizcilik, balıkçılık ve tersane gibi kıyı dışında yapılması mümkün olmayan faaliyetlerle ilgili yapılar. Yasa bunları ayrıntılı yazıyor ki, kimse kıyıda otel, alışveriş merkezi, ofis, lokanta yapmaya kalkmasın. Anayasa ve Yasa bu kadar açıkken, Galataport'un işletme hakkı için birkaç milyar dolarlık bir teklif verilmesi ilk başta kafaları biraz karıştırdı. Çünkü yasal olarak yapılabilecekler "liman, denizcilik, balıkçılık ve tersane" ile sınırlı. Bunların da milyar dolar mertebesinde karşılıklarının olmadığı açık. Aynı dönemde Bayındırlık ve İskan Bakanlığı tarafından çıkarılan bir yönetmelik durumu anlamamıza yardımcı oldu. Yönetmelik, "kıyılarda kruvaziyer limanlar yapılabilir" dedikten sonra, "kruvaziyer limanlarda da, otel, alışveriş merkezi, banka, ofis, lokanta gibi kullanımlara yer verilir" deyiverdi. Galataport'un takıldığı kıyı ve imar kuralları böylece aşılabilecekti. Hemen arkasından da Galataport imar planı hazırlandı ve "yönetmeliğin tanımladığı kruvaziyer liman burasıdır" şeklinde bir düzenleme yapıldı. Ancak bu hesap tutmadı. Çünkü bu işleri fazla aceleye getirmişler, bu sırada Anayasa ve Kıyı Yasasına dikkatli bakmamışlardı. Şehir Plancıları Odası'nın açtığı davada Danıştay bunlara dikkatli bakınca yönetmelik ve planın yasal olmadığına karar vermekte hiç tereddüt etmedi.

Ne yapılmalı?
Galataport'ta yapılacak kruvaziyer limanın yeri yanlış. Kruvaziyer limanlar ulaşım sorunu olmayan bölgelerde yapılmalı. Kruvaziyer liman alanlarında otel ve alışveriş merkezleri yapılacaksa, bunlar limanın kıyı yasası kapsamında kalmayan kısımlarında yapılmalı. Kıyının liman dışındaki bölümleri toplumun ortak kullanımına açık bırakılmalı. Devlet kıyıdaki "hüküm ve tasarruf" yetkisini Anayasaya uygun kullanmalı.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.