Haberler

Şehircilik ve Siyaset

Tarih: 22 Kasım 2006 Kaynak: Cumhuriyet Yazan: Oktay Ekinci
Her yıl 8 Kasım'da kutlanan "Dünya Şehircilik Günü" için bu yılın teması "planlama, siyaset ve siyasalar" dı... Şehir Plancıları Odası (ŞPO) ve Dokuz Eylül Üniv. Mimarlık Fak. Şehir ve Bölge Planlama Bölümü'nce 6-8 Kasım 2006'da İzmir'de düzenlenen kolokyum, "Türkiye Şehircilik Kongreleri" nin de 6'ncısıydı...

Temanın gerekçesinde özetle denilmişti ki: "Kimse, ülkemizdeki planlamayla siyaset arasında sağlıklı bir ilişki olduğunu iddia edemez (...) Bu 'sorunlu' ilişkinin planlamayı etkisizleştirme gibi bir risk taşıdığı açıktır..."

Yaşananlara bakıldığında, ŞPO'nun belli ki "siyasi bir kibarlık" la yeğlediği "risk" vurgulamasını, "siyaset planlamayı etkisiz kılıyor" şeklinde anlayabiliriz. Nitekim "Dünya Şehircilik Günü-2006 Bildirgesi" nde de aynı süreç; "sermayenin yeniden üretiminin odağı ve alanı olan kentsel mekân ve onun düzenleme aracı olan planlama üzerindeki etkiler ve baskılar.. " şeklinde tanımlandıktan sonra, şu anımsatmalar yapıldı:

"Kentlerimiz ve mesleğimiz son 3-4 yıllık süreçte daha da şiddetli bir dönüşüm ve yeniden biçimlendirilme sürecine sokulmaktadır. ...kentleri ve planlamayı ilgilendiren 30 kadar yasal düzenleme yapılmıştır. ...bu müdahalelerin amacının ise planlama pratiğinin içeriğinin boşaltılması ve etkinlik alanının daraltılması olduğuna da üzülerek tanıklık etmekteyiz."

Peki, siyasetin planlamaya karşı bu "ilgi" si, neden "şehircilik ilkelerini gözetmek" için değil de hep "imar kararlarına müdahale" şeklinde sürüyor?

Yanıtını da yine ŞPO Bildirisi'nden okuyalım: "Kentler, kaynak yaratmak ve yaratılan kaynakların belirli toplumsal gruplara dağıtılmasının aracı olarak ele alınmaktadır. ...küçültülmüş, kaynaklarının çoğu elinden alınmış ve ekonominin belirli alanlarına müdahale etme gücü kalmayan devleti yönetenler, kaynak yaratmak ve iktidarlarını korumanın maddi temellerini sağlamak için kentlere yönelmiş durumdalar."

Şehircilerimiz bu ifadelerinde de "siyasi nezaket" lerini elden bırakmamışlar. Örneğin "belirli toplumsal gruplar" yerine açıkça "ayrıcalıklı sermaye grupları" deselerdi; "kentlere yönelme" yerine de "kentsel arsa rantlarına yönelme" yi yeğleselerdi; halkımızı daha açık aydınlatmış olurlardı...

Bütün bu değerlendirmelerin ışığında şehirciliğimiz, denebilir ki Cumhuriyet tarihinin en yoğun "siyasal taciz" ini yaşıyor. O kadar ki, "planlama" ya saygının yerini "parselleme" ye bağlılığın aldığı 1950 sonrası "karşıdevrim" sürecinde bile TBMM gündemi ilk kez böylesine yoğun "imar hırsı yasaları" yla yüklü...

Bir 'telefon sapığım' var
Tarih 18 Ekim 2006, saat 17.14 cep telefonumun ekranında "gizli numara" yazmasına rağmen açacağım tuttu!..

"Oktay?" diyen orta yaşlarda "ürkek" bir erkek sesi, "benim" dememle birlikte devam etti; "Şehircilerle uğraşma, hayatına mal olur!" Ardından "kimsiniz" dememi bile duymadan kapattı... Sesi sanki yabancı gelmeyen bu "telefon sapığım" ın söylemi ve korkaklığı şehirciliğe ne kadar yabancıydı?..

Ne polise başvurdum ne de dert edindim... "Planlama" dan habersiz bir mimarlıkla, "mimari" özünü yitirmiş bir kentsel planlamanın yanlışlığını anlatmamı "şehircilerle uğraşmak" sanan bir "zavallı" ya ne yapılabilirdi ki?

Şimdi ise bakıyorum; ŞPO'nun "şehircilik ve siyaset" metinlerinde, mimarlıkla şehircilik arasında örülen "bilim ve kültür yoksunu" duvarların, "imar rantı siyaseti" nin ürünü olduğu belirtilmediği gibi, bu "tahribat" hiç konu bile edilmiyor. "Mimarinin, planlamadan dışlandığı yeni yasalar" da "şehirciliğin içini boşaltan düzenlemeler" den sayılmıyor...

Bunu da görünce yine o telefon sapığımı düşünüyorum: Bu "siyasi destekli" ayrıştırmayı eleştirmek "hangi büyük çıkarlar" ı sarstı ki sonunda böylesi bir "gizli kahraman" ını da yaratıverdi?

Yazık oluyor mimarlığımıza; "kentsel sorumluluklardan uzaklaştırıldığı" için... Yazık oluyor şehirciliğimize; "mimari duyarlılıklara yabancılaştırıldığı" için...
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.