Çok değil iki yıl önce, Florya'da dev bir akvaryum projesinin yapılacağı duyurulmuştu. Dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Ali Müfit Gürtuna'nın önemli projelerinden biriydi. 2003 yılında temeli atıldı.

Peki şimdi ne durumda?

İstanbul adeta küçük bir Türkiye. Yarım kalan çok sayıda proje var. Kadir Topbaş Büyükşehir Belediye Başkanı seçilince ilk yaptığı şeylerden biri, devam eden bir çok projeyi 'rantabl' olmadığı gerekçesiyle durdurmak oldu. Florya'daki dev akvaryum projesi de bunlardan biri.

Bugünlerde projenin yeniden başlatılacağını öğrenince ben de önce projenin sahibi Gürtuna'yı aradım. Şaşırdı ve şunları söyledi: "Ben duymadım. Eğer başlıyorlarsa gerçekten önemli. Dikkat ederseniz tenkit edilen projeler birer birer yapılmaya başlanıyor. Çünkü bunlar incelenmiş, araştırılmış şeyler. Bir çok proje durdurularak hata yapılıyor."

Gördüğünüz gibi Gürtuna bile projenin devam edip etmediğini bilmiyor. Ona göre proje durdu. Çünkü başkan Topbaş, göreve gelişinin birinci ayında, 30 Nisan 2004 tarihinde şöyle diyordu: "Proje için bugüne kadar 6 trilyon civarında bir yatırım yapılmıştı, şimdi yapişletdevret şeklinde bir projeye dönüştürebilir miyiz, onu araştırıyorum."

Tam bir yıl sonra yani 25 Nisan 2005 tarihinde ise şöyle diyordu: "Proje planlanan şekliyle bize 300 trilyona malolacaktı. Yaklaşık 810 kilometrelik bir metro maliyetini akvaryuma harcamak için erken diye düşünüyorum. Bunun için alışveriş merkezini deniz akvaryumu projesinin dışına çıkararak, işi yapişlet modeliyle yaptırmak için görüşmelerimiz sürüyor."

Bir yıldır sürüncemede olan 30 milyon dolarlık dev akvaryum projesi kırpıla kırpıla yeniden başlatılıyor.

Büyükşehir Belediyesi'nden bir yetkili son durumu şöyle açıklıyor: "Hızlı değil ama, yeniden devam ediyor. Bu büyük bir proje."

Şimdi şu soruyu sormanın zamanı. Böylesine 'büyük' bir proje nasıl bu noktaya getirildi?

Eğer yanlış ve pahalı bir projeyse o zaman kamuoyuna açıklayın ve gereğini yapın, değilse devam edin...

İstanbullu, parasının kim tarafından ve nasıl çarçur edildiğini bilmeli. İstanbul, 'bir adım ileri, iki adım geri' politikasıyla dünya şehir olamaz.