‘Forum İstanbul Uluslararası Yarıyıl Konferansı’ çerçevesinde dünyanın önde gelen gayrimenkul uzmanları ve yatırımcıları ile mimarlar, 12-13 Kasım 2007 tarihleri arasında İstanbul’da aynı çatı altında buluşuyor. TOKİ ve Urban Land Institute’nin (ULI) katkılarıyla düzenlenecek olan Forum İstanbul’un Uluslararası Yarıyıl Konferansı bu yıl “Mimar Sinan’dan Olimpiyat Kentine Kentsel Dönüşüm ve Gayrimenkul Yatırımları” başlığını taşıyacak.
TOKİ ve Urban Land Institute’nin (ULI) katkılarıyla ‘Mimar Sinan’dan Olimpiyat Kentine...’ temasıyla, İstanbul Swiss Otel’de 12-13 Kasım 2007 tarihlerinde düzenlenecek olan ‘Kentsel Dönüşüm ve Gayrimenkul Yatırımları’ konferansı için geri sayım başladı. Aralarında Brasil Invest Bank Başkanı Mario Garnero, Neo Casa CEO’su Mircea Cleciu, mimarlığın Nobel'i olarak nitelendirilen Pritzker ödülünü alan ilk kadın mimar olan Zaha Hadid, Ken Yeang, Michael Lenard, Yannis Pyrgiotis, Meta Brunzema, Michael Sorkin, Roy Strickland, Liz Peace, William Kistler gibi dünya gayrimenkul sektörünün geleceğine yön veren 35 yabancı konuşmacının bulunduğu konferans ile ilgili konu ve konuşmacı bilgileri; 19 Ekim 2007 Cuma günü Swiss Otel’de gerçekleştirilen bir basın toplantısıyla açıklandı. Basın toplantısında Forum İstanbul Konferans Direktörü ve ULI Türkiye Başkanı Haluk Sur, Forum İstanbul Yönetim Kurulu Üyeleri Musa Yetim ve Işık Gökkaya hazır bulundu.
Akademisyen, yatırımcı ve şehir planlama uzmanları bir araya geliyor
Forum İstanbul’da Türkiye için büyük önem taşıyan kentsel dönüşüm süreci ile gayrimenkul dünyasında ulusal ve uluslararası yatırımlara ilişkin gelişmeler iki gün boyunca gayrimenkul sektörünün önde gelen isimleri ile birlikte masaya yatırılacak. 12 – 13 Kasım 2007 tarihleri arasında düzenlenecek konferansta, dünyanın dört bir yanından akademisyen, gayrimenkul yatırımcısı ve şehir planlama uzmanı İstanbul’un 2020 Olimpiyatlarında ev sahibi olabilmesi için yapması gerekenleri tartışacak. Gayrimenkul ve kentsel dönüşüm alanında sektörün önde gelen temsilcileri olan konuşmacılar önümüzdeki 12 yıl boyunca İstanbul’da hayata geçirilmesi gereken, kentsel dönüşüm çalışmaları, ulaşım ağları ve altyapı yatırımları, yeni gayrimenkul projeleri ile ilgili deneyimlerini paylaşacaklar. Konferansta katılacak olan ve daha önce olimpiyatlara ev sahipliği yapmış kentlerin yetkilileri ise; olimpiyatlara nasıl hazırlandıklarını, olimpiyatların kentlere neler kattığını ve kentsel dönüşüm sürecine nasıl etkide bulunduğunu anlatacaklar.
2020 için yapılması gerekenler Forum İstanbul’da
İstanbul’un çarpık yapılaşmadan kurtularak olimpiyat kenti görünümüne kavuşması için yapılması gerekenlerin tartışılacağı konferansı koordinatörü ise ULI Türkiye Başkanı Haluk Sur. Sur, Forum İstanbul’un gayrimenkul alanında gerçekleştirilen en kapsamlı ve zengin içerikli konferans olduğunu belirtti. Haluk Sur sözlerini şöyle sürdürdü; “İstanbul’un 2020 olimpiyatlarını kazanabilmesi için 200 milyar dolarlık yatırıma ihtiyacı var. Bu ihtiyaçta öne çıkan noktalar ise, kentsel dönüşüm, altyapı ve ulaşım. İnşaat ve gayrimenkul sektörü seçim yılı olmasına rağmen %16 büyüdü. Konferansımıza konuşmacı olarak gelecek konuşmacılar söz konusu branşlarda son derece tecrübeli ve bilgi sahibi. Bu konferansın önümüzdeki 12 yıl içinde yapacağımız çarpık kentleşmeyle mücadelemize ve kentsel dönüşüm projelerimize çok büyük katkıları olacağını düşünüyoruz”. Haluk Sur, kentsel dönüşümün toplumsal dönüşüm demek olduğunu,Türkiye’nin bu konuda çok büyük potansiyeli olduğunu ve kamu sektörü ile özel sektörün işbirliği yapmasının önemine dikkat çekti. Sur, önümüzdeki 5 yılın gayrimenkul sektörü açısından geçtiğimiz 60 yıldan daha önemli olduğunu da sözlerine ekledi. Haluk Sur, gazetecilerden gelen bir soru üzerine ise; gayrimenkul ve inşaat sektörünün GSMH’dan üç kat fazla büyüdüğünü ve bunun yabancı yatırımcıların gözünden kaçmadığını belirtti. Sur, önümüzdeki hafta Las Vegas’ta gerçekleştirilecek uluslararası gayrimenkul konferansında yatırım yapılması gereken 8 global şehir arasında İstanbul’un da bulunduğunu, bunun ülkemize gelmeyi planlayan yatırım fonları ve diğer şirketler açısından kritik öneme sahip olduğuna dikkat çekti. Sur sözlerini şöyle sürdürdü; “Yabancı yatırımcı demek sadece sermaye girişi demek değil, bu aynı zamanda know – how (tecrübe transferi) ithali anlamına da geliyor. Örneğin bugün kimse örnek evi görmeden konut satın almıyor. Oysa bundan on sene önce böyle bir uygulama yoktu. Bu gelişmişliğin ve ileri teknoloji ile proje geliştirmenin bir neticesidir” dedi.
Türkiye’nin depreme karşı alması gereken daha çok yol var
ULI Türkiye Başkanı Haluk Sur, bir soru üzerine Türkiye’nin %97’den fazlasının deprem riski altında olduğunu buna karşın mevcut 16 milyon konutun yine %97’sinin depreme çok da dayanıklı olmaya betonarme yapılardan ibaret olduğunu kaydetti. Sur, ancak ABD gibi, Almanya ve Fransa gibi gelişmiş ülkelerde konutların esneme kabiliyeti daha yüksek ahşap malzemeler kullanılarak üretildiğini sözlerine ekledi. Haluk Sur, Almanya’da bulunan konut stoğunun sadece %16’sının Fransa’da ise %7’sinin betonarme yapılardan ibaret olduğunu söyledi. Haluk Sur, Türkiye’de halen 16 milyon olan konut sayısının %65’inin oturulamaz durumda olduğunu ve bu oranın yabancı yatırımcıların iştahını kabarttığını belirtti. Sur’dan sonra söz alan İstanbul Konut A.Ş Genel Müdürü Musa Yetim ise depreme dayanıksız olan konutların dönüşümünün oldukça meşekkatli ve sabır gerektiren bir süreç olduğunu söyledi. Yetim, İstanbul’u bekleyen depremin her an meydana gelebileceğini ve böyle bir felakete karşı metropolitan master planında yer alan kentsel dönüşüm projelerinin hayata geçirilmesi gerektiğini belirtti. Musa Yetim, ilgili kurumlarla işbirlikleri yaparak deprem anında tahliye edilmesi gereken İstanbulluların lojistik ihtiyaçlarını belirlediklerini söyledi. Musa Yetim Türkiye’nin bölgesinde yaşanan olumsuzluklara rağmen istikrar ve huzur içinde yaşayan bir ülke olduğunu bunun da yabancı yatırımcılar için oldukça önemli bir faktör olduğunun altını çizdi. Yetim, İstanbul artık bir cazibe ve çekim merkezi oldu, bundan on yıl önce para etmeyen araziler bugün yüzlerce milyon dolara kapanın elinde kalıyor dedi.