Kanyon en keyifle gittiğim alışveriş merkezi. Bir kere Konyalı orada... Le Pain Quotidien, orada... Mars Sineması çok iyi... D&R büyük ve rahat, Max Mara var... Derimod, Harvey Nichols (özellikle restoranı...), Scabal, Tevfik Aydın (Mont Blanc vs.), Num Num, L’occitane elimizin altında. Her Cuma oradayız...

Ben böyle yazınca kimsenin itirazı yok. Kanyoncuların ağzı kulaklarında... Peki bir minik eleştiri getirirsek ne oluyor? Örneğin, ilk günden itibaren soğuk ve rüzgarlı olduğunu söylersek?.. Sadece biz değil. Birlikte gezdiğimiz Aydın Boysan gibi duayen mimarlar serzenişte bulunursa ne oluyor?.. Bizden kötüsü yok... Burundan kıl aldırmaya kimsenin niyeti yok... Benim bir Kanyon fanı olmam da bir şey fark ettirmiyor...

Son olarak soğuk ve yağmura karşı cam panellerin takılmasından söz etmiştik. Önce üst düzeydeki dostlardan fırça tadında mesaj: “Her yerde söylüyoruz Kanyon’da ‘o camların’ 15 günde kaldırılabildiğini... Neden gazete okumazsın bilmem ki?...”

Sonra PR’cı meslektaşlardan güdümlü ‘açıklama’ (parantez içindekiler benim yorumum):

“23 Mart Pazar günü Akşam Gazetesi’ndeki köşenizde yazdığınız yazı üzerine aşağıdaki açıklamayı bilgilerinize sunmak istedik.

Branda kapama, koridorların bir kısmının camla kaplanması gibi çözümlerin tamamı, Kanyon’un açıkhavada alışveriş konseptinden ödün verilmeden gerçekleştirilmiş, noktasal müdahalelerdir. (Biz bu durumu başta dile getirdiğimizde; soğuk ve rüzgara karşı önlem alınması gerektiğini söylediğimizde, neden ‘noktasal müdahale’ değil de Kanyon’un bizim kafamızın basmadığı (!) mimari konsepti savunuldu)...

Bu önlemleri, Kanyon’un tamamı kapatılıyormuş algısına yol açacak şekilde ifade etmenin yanlış olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca, memnuniyetle belirtmek isteriz ki, en soğuk havalarda bile günlük ziyaretçi sayımızda düşüş olmamıştır. (Kanyon esnafı sizinle aynı görüşte değil. Ayrıca ziyaretçi sayısında düşüş yoksa branda kapama ve koridorlarından bazılarını kapama projesini niçin başlattılar?)

Son dönemde Kanyon’daki uygun koridorların camla kapanması, soğuk ve yağışlı günlerde de yeme-içme ve alışverişi daha konforlu bir hale getirmek amacıyla gerçekleştirilmiştir. (Biz de aynı şeyi söylüyoruz. Sadece ‘daha konforlu’ demek, ne kadar doğru, bilemem. Soğuk ve rüzgârlı havalarda o koridorlarda dolaşmak imkânsızdı)

İstendiği zaman çıkarılabilen bu sistem, hem estetik, hem de pratik olması sebebiyle tercih edilmiştir. (Çok sevindik...) Böylece, Kanyon’da açık alanları kullanan restoran sahipleri ve ziyaretçilerin her tür hava koşulunda Kanyon’dan maksimum ölçüde faydalanması hedeflenmiştir. (Bu hedef niçin daha önce konmamış dersiniz?)

Konuyla ilgili detaylı haber, 29 Şubat tarihli Hürriyet Gazetesi’nde Demet Cengiz imzasıyla da yayınlanmıştır. Sevgi ve saygılarımızla. Selma Çapa PRO İletişim Danışmanlığı... (Sevgili Selma Hanım; eh bu haber de yayınlandığına göre, sizin de ne insanların üşümesiyle ilgili sorumluluğunuz kalmıştır, ne de üşüdüklerini algılamalarıyla, değil mi?...)