Uludağ 1. bölgedeki oteller bugünlerde yine yakın takipte. Geçmişte atlanan ne kadar prosedür varsa, şimdilerde işletmecilerin karşısına bir bir çıkıyor. Hatırlarsanız, zaman zaman gündeme gelen tartışmalarda, tuvalet ruhsatı ile otel yapıldığına dair iddialar ortaya atılmış, bölgedeki tesislerin kaçak ilaveler konusunda zaman içinde hayli rahat davrandıkları öne sürülmüştü.
Çeşitli dönemlerde 1. bölgedeki otellere bir çeki düzen verilmesi için girişimlerde bulunuldu ancak her seferinde anlaşıldı ki, tesisler çok da günahkar değil. Evet ortada kaçak yapılmış bölümler var, izinsiz, onaysız atılmış adımlar var falan ama aslında zamanında birileri tesislere esnek davranmış, bölgenin gelişimi için kimi prosedürler atlanmış. Şimdilerde ise gözler yeniden Uludağ'a çevrildi, birinci bölge mercek altına alındı. ikinci bölge ve hemen paralelindeki alan cazibe merkezi haline geldi diye, dikkatler yeniden tesislere çevrildi.
Yeni bir çalışma içine giren Çevre Orman İl Müdürlüğü, önce, oteller bölgesindeki resmi ve özel toplam 34 işletmeye birer tebligat gönderdi. Bu demektir ki, sadece özel işletmeler değil resmi kurumlara ait misafirhane ve tesisler de kapsam içinde. Tebligat; 'Ruhsata aykırı ilavelerinizi yıkın' emri içeriyordu.
Tebligatın ardından bölgedeki işletmecilerle masaya da oturuldu ve karşılıklı bir anlaşma sağlandı. İşletme sahipleri tebligatın gereğini yapma konusunda yazılı olarak söz verdi ve bunun için de 45 günlük süre istendi. Çevre Orman İl Müdürlüğü işletmecilerin istediği 45 günlük süreyi tanıdı tanımasına ama, bölgedeki tespitleri bizzat kendi ekipleriyle yapmayı uygun gördü.
Son bir haftadır hemen her gün oteller bölgesine giden ekipler tesisleri tek tek dolaşıp, ruhsat karşılaştırmaları yapmakta. İşletme sahiplerinin ellerindeki ruhsatlarla kurumun elindeki ruhsatlar karşılaştırılıyor. Bu ruhsatlar birbirini tutarsa mesele yok. Ancak kurumun elindeki ruhsatlarla işletme sahiplerinin elindeki ruhsatlar birbirini tutmaz ise, kurumun elindeki ruhsatlar geçerli kabul edilecek. Dolayısıyla fark yaratan bölümlerin yıkımı gündeme gelecek.
Peki Çevre Orman İl Müdürlüğü'nün tesislerden istediğinin tam yasal karşılığı ne? Hemen izah edelim. 4916 sayılı kanun ve bu kanun doğrultusunda çıkan bir yönetmelik var. O yönetmelik de diyor ki; 'Ruhsat dışında yapılan kısımlarla ilgili olarak yıkım yapılır ve tesis sahipleri tüm tesisin toplam alanının yüzde 2'sinin bedelini öderler. Şayet bunu yaparlar ve taahhüt altına alırlar ise yasal hale gelirler.'
Burası ilginç. Zira; Aslına bakarsanız bir tür yasallaştırma hareketi bu. Tesisin toplam alanının yüzde 2'sini öde, ruhsatsız alanları yık, işlemleri geçersiz kılıp yasal sayalım. Kafaları karıştıran da bu nokta.
Yine de dağdan gelen son bilgiler tesis sahiplerinin önlerine konan bu öneriyi kabul ettikleri yolunda. Kendilerine tanınan 45 günlük sürenin sonunda, hem yıkımlarını tamamlamaları hem de yüzde 2'lik bedelleri ödemiş olmaları gerekiyor. Ya olmazsa... O vakit, kurum yeni bir tebligat hareketi başlatacak ve bu kez, kesin yıkım kararları ve de ceza makbuzları ile işletmelerin kapısına dayanacak.