Yeni projeler diyoruz. Elbette rüyalarımızı Expo gibi, olimpiyat gibi yüksek organizasyonlar süslüyor. San Remo, Cannes gibi ses getiren müzik ve sinema festivalleri de olabilir.

Bir gün inşallah rüyalarımız gerçekleşir, dünya sahnesinde önemli roller alırız. Ama o günleri beklemeden yapabileceklerimiz de var. Örneğin Körfez geçidi. Bostanlı ile Üçkuyular'ı birleştirecek Proje. Tüp geçit mi olur, yoksa inci bir gerdanlık gibi İzmir'in bağrını süsleyecek asma köprü mü? İkisinin de başımızın üzerinde yeri var.

Expo öldü diye Körfez projesi çöpe gitmesin. Başbakan Erdoğan'ın, Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ın sözleri var. İzmirliler olarak unutmayalım, unutturmayalım. Sürekli hatırlatalım, sürekli asılalım.

İnanç Turizmi
Buca Protestan Kilisesi'nin Türk rahibi Ertan Çevik'in "İnanç Turizmini Geliştirme Projesi" aklıma geliyor mesela. İzmir ve Ege'nin adını tüm dünyaya duyurabilir bu proje. Yakınlarda yazdım, hatırlatayım.
İncil'de bahsi geçen yedi kiliseler Efes'te, İzmir'de, Bergama'de, Tiyatira'da (Akhisar), Sart'ta, Filadelfia'da (Alaşehir) ve Leodikya'da. Kaderlerine terkedilmiş bu tarih hazineleri niye hayata döndürülmesin? Yanlarında mum söndürülecek, ibadet edilecek minyatür kiliseler inşa et. Hristiyan alemi gelsin, görsün, ibadetini yapsın, İncil'i yaşasın, tarihini yaşasın.
Ertan Çevik, "İnanç Turizmi Kongresi" toplayalım, 120 ülkenin din adamlarını İzmir ve Ege'de buluşturalım diyor. Küçük bir proje mi ve de niye olmasın?

Lobileri Tavlarız
Kültür ve Turizm Bakanlığımız, milletvekillerimiz, Büyükşehir Belediyemiz, küçük belediyeler, meslek odaları, sivil toplum örgütleri buyursunlar. İşte ellerinin altında proje. Expo'da olduğu gibi birlikte elimizi taşın altına sokalım.
Böyle bir organizasyonu başarırsak salt milyonları Ege'ye çekmekle kalmaz, Hristiyan aleminin sık sık isimlerinden söz ettiğimiz o güçlü lobilerini tavlama şansımız da olur.
Bence Expo kadar önemli. Mekke'yi, Vatikan'ı, Kudüs'ü yüzmilyonlar ziyaret ediyor. Aslında "İnanç Turizmi" adı verilen o dev pastadan en büyük payı Ege'nin, Türkiye'nin alması gerek.

Çocuklar Ülkesi
Başka bir örnek. İzmirli şehir plancısı Cüneyt Demir'in "Çocuklar Ülkesi" projesi var. Çocuk parlementosuyla, çocuk radyo ve televizyonlarıyla, gazeteleriyle, çocuk sağlığı üzerinde ihtisaslaşmış sağlık merkezleriyle, spor tesisleriyle, konaklama birimleriyle minyatür bir ülke içeriyor. Çocuk olimpiyatlarının, çocuklara yönelik uluslararası her tür şampiyonanın düzenlenebileceği özerk ve minyatür bir ülke.

Disneyland'ı, Onun Paris'teki kopyasını aşabilecek bir proje. Paris'teki dev lunaparkın yıllık ziyaretçi sayısı 150 milyon, cirosu 265 milyon euro.

GM'den Mıcrosoft'a, IBM'den ITT'ye, Adidas'tan Nıce'a, Coca Cola'dan pepsi'ye, bizde de Sabancı'dan Koç'a, Vestel'den bankalara kadar pek çok dev böyle bir projenin sponsorları arasında yer almak için yarışırlar.

Dünyada tek çocuk bayramına sahibiz. Bu bayram yaklaşırken bir kez daha hatırlatayım istedim. Bilmiyorum Valimiz, Belediye Başkanımız ilgilenirler mi?