Haberler

Tasarım olarak şehirler

Tarih: 21 Nisan 2008 Kaynak: Radikal Yazan: Seda Niğbolu
Yedi tepede yedi şehir
Birkaç aydan bu yana Cihat Burak Retrospektifi ile modernliğin en şahsi ve en mizahi yorumlarından birini ağırlayan İstanbul Modern, kısa bir aranın ardından modernizme dair bambaşka bir zaman ve mekânın sorularını masaya yatırıyor. Müzenin hem ismi hem de estetiğiyle bire bir örtüşen 'Tasarım Kentleri' sergisi, adının da ele verdiği üzere tasarımın yükseliş anlarına mekân oluşturan kentleri ve tasarımcının bu kentlerle olan ilişkisini ele alıyor. 23 Nisan'da başlayıp 10 Ağustos'a kadar sürecek olan sergi, Londra Tasarım Müzesi işbirliğiyle gerçekleştirilmiş ve eylül ayından itibaren ortaklığın diğer ayağında, yani Londra'daki yerini alacak. Küratör Deyan Sudjic, modadan mimariye modern tasarımın hikâyesini anlatabilmek için dönemler ve ekoller aracılığıyla sınıflama yapmak yerine, yedi kilit kent ve yıl arasında dolaşmayı tercih ederek yenilikçi bir tavır sergiliyor. 1851'in Londra'sı, 1908'in Viyana'sı, 1928'de Bauhaus'un doğduğu Dessau, Le Corbusier'e şahit olmuş bir 1936 Paris'i, 1949 yılının Los Angeles'ı, 1957'nin Milano'su ve 1987'nin Tokyo'suna uğruyoruz yolculuk boyunca. Günümüze geldiğimizde daire yine Londra ile tamamlanırken, modern tasarımın kurucularından William Morris'in yerini Hüseyin Çağlayan, Paul Smith, Zaha Hadid gibi zamane yetenekleri alıyor. Londra'nın sergideki ağırlığının Sudjic'in şahsi tercihi olduğunu da düşünmek mümkün elbette. Londra Tasarım Müzesi'nin müdürü olan Deyan Sudjic mimarlık okusa da kentlerin üzerinde bıraktığı etkiyi eleştirmenlik ve küratörlük yoluyla anlatma yoluna gitmiş. 2002 yılında Venedik Bienali'nin de küratörlüğünü yapan Sudjic, The Observer'daki mimarlık ve tasarım eleştirileriyle de yakından takip edilen bir isim.

İstanbul Modern ve direktörü olduğunuz Londra Tasarım Müzesi arasındaki işbirliği fikri nereden doğdu?
Şahsen İstanbul Modern'den birkaç senedir haberim vardı. Hatta Londra Tasarım Müzesi'nin direktörü olmadan önce de biliyordum. Venedik Mimarlık Bienali'nin direktörü olmamın ardından mimari bir sergi düzenleme olasılığı üzerine konuşmaya başlamıştık, ancak bu fikir gerçekleşemedi. Ama bir tasarım sergisinde görev almam teklif edildiğinde gerçekten çok sevindim. İstanbul Modern çok güzel bir mekâna sahip. Böylesine dinamik bir şehirde çalışmaksa hem zorlu hem de heyecan verici.

Sergide tasarımlarıyla yer alan yedi şehri hangi kriterlere göre belirlediniz? Bu kentler size neyi temsil ediyor?
Tasarımın tarihine şehirlerin tarihlerindeki belli anlardan yola çıkarak bakma düşüncesi, konuya yaklaşmanın taze bir yolu. Ulusal stiller ve farklı ekollerden uzaklaşmayı sağlıyor. Aynı zamanda bir şehirde çalışan farklı tasarımcılarla ilişki kurmayı mümkün kılıyor. 1851 yılı Londra'sının başlangıç noktası olacağı belliydi. Londra o zamanlar dünyadaki en büyük şehirdi. Endüstrinin en ilerlemiş oldığu yer olmasının yanında, modern bir meslek olarak tasarım en gelişmiş haliyle Londra'daydı. Aynı zamanda endüstri ile William Morris gibi endüstriye karşı gelenler arasındaki gerilimin en fazla hissedildiği yer de Londra'ydı. Viyana'yı gözardı etmek de imkânsızdı. Avusturya-Macaristan İmparatorluğu yolun sonuna gelmiş olduğu dönemde bile modernizm vizyonunun doğduğu yer Viyana'ydı. 20. yüzyılın en ilham verici sanat ve tasarım ekolü olan Bauhaus da bunda temel bir öneme sahipti. Ancak burayı özellikle ilginç kılan sadece 80 bin kişilik ufak bir şehrin tasarım dünyasını nasıl şekillendirebileceğini göstermesiydi. Savaş sonrası dönemde Los Angeles, Amerikan etkisinin en fazla hissedildiği yerdi. Buradaki Avrupalı göçmenlerin yüksek teknolojili havacılık ve uzay sanayiinin yanı sıra sinema sektörü ile de temas halinde olması dikkat çekici sonuçlar yarattı. 1950'lerin Milano'suysa bir tasarımcılar jenerasyonunun bir şehrin endüstrisini ne kadar hızlı modernize edebileceğini ve bu algıyı dış dünyada nasıl dönüştürebildiklerini gösterdi. 80'lerin Tokyo'su Avrupa hâkimiyetinin sonuna işaret ediyordu ve ahlaki bir Haçlı seferi olarak modern tasarım anlayışının sonunu getirdi. Oyunculuk ve çeşitliliğe fırsat tanıdı.

Şehirlerin sanatsal yaratım sürecine etkisi sizce nedir?
Bazı şehirler yaratıcı ve başarılı insanları çekiyor, bazılarıysa çekmiyor. Çekim farklı şeylerin bir arada bulunmasına bağlı. Sanat okulları ve üniversiteler bu noktada hayati önem taşıyor. Bir zamanlar endüstri de öyleydi, ama Londra'da da bugün gördüğümüz üzere artık bir zorunluluk değil. Müşteri de gerekiyor, ama en önemlisi tasarımcılardan oluşan eleştirel bir topluluk. Birbirlerini beslemeleri, öğrenmeleri, desteklemeleri, tartışmaları ve eleştirmeleri için.

Sergideki zamansal döngü Londra ile başlayıp yine Londra'da sonlanıyor. Bu subjektif bir tercih miydi?
Bunun polemiğe açık bir nokta olduğu doğru. Ama yeni yüzyılla birlikte gelen hareketlilik geçen 10 yıl içinde Londra'nın çehresini değiştirerek yetenekli tasarımcılardan oluşan inanılmaz bir topluluğu buraya çekti. Tabii ki sonsuza dek burada kalmayacaklar.

Şehir ve tasarımın biraradalığından söz ettiğimizde akla ilk gelen kavram mimari. Mimarinin sergide büyük bir yeri var mı? Sizin de mimarlık okuduğunuz düşünülürse...
Mimarlık okudum ama dünyayı daha da kötü binalardan korumak amacıyla asla bir şey inşa etmemeyi görev olarak benimsedim. Ancak şehirler ve gelişimleri beni büyülüyor. Mimarinin sergide yeri var. Daha eski bir disiplin olduğundan dolayı tasarım için gerekli entelektüel altyapının büyük bir kısmı mimariden geliyor. Ama 'Tasarım Kentleri' bir mimarlık sergisi değil, farklı bir skala hakkındaki bir sergi.

Sergide tasarım başlığı altında hangi disiplinleri göreceğiz?
Grafik, endüstriyel tasarım, mobilya tasarımı, interaktif tasarım, moda, araba tasarımı ve mimari...

Şu anda tasarım alanında yükselen bir şehir var mı?
Her zaman bir başkası olacak...
Konuyla İlgili Linkler
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.