Ulus, eskiden "Ankara'nın merkeziydi." "Kalbiydi." "İlk Meclis" oradaydı. "Bankalar" orada, "Ankara Palas" orada. Sonra Meclis gitti, Maliye gitti, bazı bankalar gitti. Ve Ulus "23 Nisan'dan 23 Nisan'a" hatırlanmaya başlandı. Dün olduğu gibi.

Ulus'tan herkes gitti "vali gitmedi." Vilayet binası "Osmanlı'dan kalma." Atatürk "genç Cumhuriyet'i kurarken." Meclis binası "inşaat halindeydi." Gazi'nin "askeri karargâhı" Keçiören'deki "meteoroloji" binasıydı. "Sivil karargâhı" da şimdiki vilayet.

Valinin odası "Ata'nın odasıydı." Vilayetteki toplantı odası da eski "Bakanlar Kurulu toplantı salonu." Ankara Valisi "proje üretti." Eskiden Maliye Bakanlığı olan, sonra Gümrük Müsteşarlığı'na verilen "tarihi binayı" da aldı. İstedi ki "o bölge" yeniden düzenlensin. Ortaya bir "Hükümet Meydanı" çıksın. Proje şu anda "uygulanıyor."

"İş" bitince, vilayetin alt katı "ikiye bölünecek." Bir kısmı "kent müzesi" olacak. Diğer kısmı "kütüphane." Atatürk'ün odası "protokol odası" haline getirilecek. Vali "önemli konuklarını" orada ağırlayacak. "Günlük çalışmasını" ise, başka bir odada yapacak.

Ankara Valisi Kemal Önal'ı kutluyoruz. "İhmal edilen, törenden törene anılır olan" Ulus'a, Ankara'ya yakışır bir "Hükümet Meydanı" yaptırdığı için. O bölgeyi "trafiğe kapatacağı" için. "Atatürk'ün makamını" eski görkemine kavuşturacağı için.