Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul'da korunması gereken hassas bölgelerde maden ocaklarına hiçbir şekilde izin verilmeyeceğini ifade etti.
Eroğlu, İstanbul Metropoliten Planlama ve Tasarım Merkezi'nde düzenlenen, Çevre ve Orman Bakanlığı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi bürokratları ile ilgili kuruluş temsilcileri ve madencilik sektörü temsilcilerinin katıldığı toplantının açılışında bir konuşma yaptı.
Veysel Eroğlu, İstanbul'un, her şeyiyle korunması ve gözetilmesi gereken bir kent olduğunu ifade ederek, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin kentin korunması konusunda önemli çalışmalar yaptığını belirtti.
Çevre ve Orman Bakanlığı ile Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının, İstanbul'un korunması konusunda her türlü desteği vermeye hazır olduğunu dile getiren Eroğlu, bugün ilgili bürokratlar ve madencilik sektörü temsilcileriyle yapacakları toplantıda, maden sahalarıyla ilgili durumu ele alacaklarını anımsattı.
Bakan Eroğlu, İstanbul'da maden ruhsatı için çok sayıda müracaatın bulunduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz, madenciliğe karşı değiliz. Ancak, İstanbul'daki kömür, taş, kum ve kil maden ocaklarının uygun şekilde işletilmesi gerekiyor. İstanbul'da maden ocaklarının uygun şekilde, uygun yerlerde ve çevreyle uyum içinde işletilmesi gerekiyor. Çevre ve Orman Bakanlığımız bu konuda çok hassas. Özellikle büyük şehirlerde madenciliğin çevreyle uyum içinde yapılması gerekiyor. 1 Ocak 2008 tarihinden itibaren, maden ruhsatı isteyenlerden, eğer orman sahasından tahsis isteniyorsa bu tahsisler için ıslah ve rehabilitasyon planlarını vermelerini istiyoruz. Şu anda düzenli olarak verilmeye başlandı. İstanbul'da, Büyükşehir Belediyesi ile maden alanlarıyla ilgili ortak bir çalışma yapmak istiyoruz. Maden ocakları nereye kurulacak? Madenler hangi şartlarda, nasıl çıkarılıp işletilecek? Bunu birlikte belirlemek istiyoruz."
"İstanbul'da korunması gereken bölgeleri belirleyeceğiz"
Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, İstanbul'daki madenlerin daha önceki yıllarda gelişigüzel işletildiğini ve madenlerden çıkarılan hafriyatların gelişigüzel yerlere döküldüğünü dile getirerek, İstanbul Büyükşehir Belediyesinin çalışmaları sonucu bunların büyük oranda önlendiğini ve bir düzene girmekte olduğunu kaydetti.
Eroğlu, "Bakanlık olarak orman alanlarındaki maden ocaklarıyla ilgili hafriyat döküm ve doldurma işlemlerini tamamen Büyükşehir Belediyesine vermeyi ve onun kontrolünde buraların işletilmesini prensip olarak kabul ediyoruz. İşin doğrusu da budur. Şehirlerde 40 kişi bir şeye karışmaz. Şehri şehremini idare eder. Diğer kuruluşlar da ona yardım eder" dedi.
Bugün yapılacak toplantıda, maden ocaklarıyla ilgili verilecek izinlerde nasıl bir yol izleneceğini ve hassas bölgelerin, özellikle su havzaları ve korunması gereken bölgelerle ilgili durumun gözden geçirileceğini kaydeden Eroğlu, "İstanbul'da korunması gereken hassas bölgeleri belirleyeceğiz. Bu bölgelerde maden ocaklarına hiçbir şekilde izin verilmeyecek" diye konuştu.
Eroğlu, Türkiye'de coğrafi bilgi sisteminin ilk olarak İstanbul'da kurulduğunu, kentin altyapı haritasının mevcut olduğunu belirterek, aynı çalışmayı DSİ'de de yaptıklarını, Çevre ve Orman Bakanlığı'nda da böyle bir çalışmayı yürüttüklerini söyledi.
Coğrafi bilgi sistemi olmadan çalışma yapmak ve altyapı hizmetlerini yürütmenin bazı sıkıntılar yarattığına dikkat çeken Bakan Eroğlu, bugünkü toplantıda, İstanbul'da korunması gereken hassas bölgeleri belirleyeceklerini, maden izin ruhsatıyla ilgili eksiklikleri tespit edeceklerini ve mevzuatla ilgili sıkıntıların giderilmesi için önerilerin ortaya çıkarılacağını vurguladı.