Üç yıl kadar önce, Bakanlar Kurulu’nca Çeşme yarımadasının güney kesimi ve Paşalimanı’nın tamamını kapsayan, 10 bin hektarlık kamu arazisi turizm bölgesi ilan edildi. Ardından bölgedeki SİT kararları kaldırıldı ya da dereceleri önemsizleştirildi. Arazinin ve kıyıların Çevre Düzeni planı yapıldı, girişi denetimli ve kamuya kapalı alanlar oluşturuldu. Çeşme yarımadasının Alaçatı dışında kalan güney kıyıları kamu kullanımından çıkarıldı. Bu alanlarda 72.000 yatak kapasiteli turizm yapıları, 14 dört delikli golf sahaları planlandı. Ağaçlar kesilerek ve topoğrafik yapı değiştirilerek yapılaşmalar öngörüldü. Kıyılarda yüksek yapılaşmalar planlandı. Deniz alanının da kullanımına olanak sağlandı.
Bundan iki yıl kadar önce bölge üç ayrı tahsis duyurusu ile Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca pazara çıkarıldı. Bu kamu arazisinin, ormanları, kıyıları, sit alanları, su havzaları, deniz alanları ile yerli ve yabancılara süre sonunda uzatılmak üzere 75 yıl için tahsis edileceği duyuruldu. Basında Arap şeyhleri için kamuya kapalı alanlar tahsis edileceği yazıldı. Bazı Meslek Odaları ve duyarlı yurttaşlar tarafından tüm bu idari işlemlerin iptali için İzmir idare mahkemelerinde ve Danıştay nezdinde davalar açıldı.
Yargı Kararları Kurtardı
Danıştay 6. Dairesi, Çeşme Yarımadası’nı Turizm Bölgesi ilan eden Bakanlar Kurulu kararı ile Çevre Düzeni Planı’nı iptal etti. Danıştay 6. Dairesi’nin kararıyla koruma altındaki kamu taşınmazların tahsisine olanak veren Yönerge de iptal edildi. İzmir 2. İdare Mahkemesi’nin kararıyla SİT derecelerinin değiştirilmesi ve kaldırılmasına ilişkin bir kısım kararlar da iptal edildi. Son olarak önce İzmir 1., sonra da 4. İdare Mahkemesi’nin kararlarıyla tahsis kararı ve duyurusu iptal edildi.
Yargı kararlarında; “Karar ve planların koruma ve kullanma açısından denge sağlamadığı, yapılaşması mümkün olmayan alanların yapılaşmaya açıldığı, hukuki dayanaktan yoksun şekilde büyük alanların tahsisine imkan sağlandığı, özel girişimcilere tahsis edilecek çok geniş alanlarda kapalı toplumlar yaratılmasının hedeflendiği bunun kamu yararı ile bağdaşmadığı, ormanların tahsisine imkan sağlandığı, turizm ve yapılaşmanın kendi kaynağını tükettiği” görüşlerine yer verildi.
EGEÇEP Dönem Sözcüsü Erhan İçöz, “Böylece anılan yargı kararlarıyla, Çeşme yarımadasının turizm görüntüsü altında talan edilerek birilerine özerk alanlar yaratmak üzere peşkeş çekilmesinin önü alındı” dedi.