Ankara Mamak’ta Kentsel Dönüşüm Projesi kapsamında yıkılan evlerin yanı sıra proje kapsamında olmayan evlerin de hasara uğradığı öğrenildi. Belediyenin yıkım ekiplerine çeşitli uyarılarda bulunmalarına karşın yıkım esnasında hiçbir önlem alınmadığını ifade eden mahalle sakinleri “Hepimiz tedirginlik içindeyiz. Kamu kurumlarına güvenimiz kalmadı. Yıllardır komşuluk yaptığımız insanların evlerinin yıkılması ve onların tek tek buradan ayrılması, molozların ortalarda bırakılması yetmiyormuş gibi şimdi de bizim evlerimiz hasar görüyor” dediler.

Mahalle sakinlerinden Pakize Bilgin, Mamak Belediyesi’ne verdiği dilekçede, “Belediye ekipleri yan komşumun evini yıkarken, benim evimin mutfak duvarında maddi hasara yol açtı. ‘Nasıl olsa bu evleri de yıkacağız’ diyen görevliler, duvarda üstünkörü bir tamirat yaptılar” dedi. Şu anda evinin yan duvarının çatlak, çatısının ise hasarlı olduğunu belirten Bilgin, kış mevsimine yaklaşılan şu günlerde evinin yalıtımında sorun yaşadığını kaydetti.

‘Evime Zarar Gelecek Diye Korkuyorum’
Semt sakinlerinden Elif Yılmaz da belediyeye verdiği dilekçede, “Oturduğum yerin sağında ve solunda bulunan evler kentsel dönüşüm kapsamında belediyeyle anlaşmış yıkılacak evler arasındadır. Yan komşumun evinin çatısı benim evimin çatısına çok yakındır. Yanımdaki evler yıkılırken benim evime de zarar verileceği düşüncesi beni son derece korkutmaktadır” ifadelerini kullandı. Yılmaz dilekçesinde, yıkım aşamasında tedbir alınmaması durumunda meydana gelecek sorunlardan hukuki ve cezai sorumluluğun belediyeye ait olacağını belirtti.

Yıkım bölgesinde inceleme yapan Mamak Halkı Kültür ve Dayanışma Derneği yöneticileri ise şu açıklamada bulundular:

“Yıkımlar konusunda mahalle halkından çok sayıda şikayet alıyoruz. Halkın huzurunu, sağlığını ve güvenli yaşamasını temin etmekle görevli olan bir kurumun bu tür acımasız uygulamalarının akıl, izan ve vicdanla bağdaşmıyor. Mamak Belediyesi halka adeta ‘savaş’ ilan etmiş gibi. İnsanları yıllardır yaşadığı mahallelerinden söküp atmak için her türlü caydırma politikasını uyguluyorlar.” Yöneticiler, sorunu Çevre Bakanlığı’na, Ankara Tabip Odası’na ve ilgili kamu kuruluşlarına bildirdiklerini söylediler.

Dikmen Vadisi halkına 297,5 yıl hapis istemi
Dİkmen Vadisi’nde 1 Şubat 2007’de yaşanan yıkım olayları sonrası vadi halkından kişiler aleyhinde açılan ceza davasının, Ankara 6. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 24 Eylül 2008 Çarşamba günü görülen beşinci duruşmasında, iddia makamı esas hakkındaki mütalaasını vererek, yargılanan bütün sanıkların cezalandırılmasını istedi. Savunma avukatlarının kimi ek kanıtlar sunduğu ve esas hakkındaki savunmaları için süre talep ettiği dava, 28 Kasım 2008 tarihine ertelendi.

Yaklaşık 5000 polis ve bir o kadar belediye görevlisi tarafından Dikmen Vadisi’ne yapılan yıkım operasyonunda yaşanan olayları konu edinen davada, vadi halkından 17 kişinin, “kamu görevini yaptırmamak için direnme” ve “mala zarar verme” suçlarından, toplamda 297,5 yıl hapis ile cezalandırılması isteniyor. Savunma avukatlarından Av. Ender Büyükçulha, mahkemeye sundukları, yıkımların hukuksuzluğuna dair kimi yargı kararları ve olaylarda çekilmiş fotoğraflar ile gerçekte asıl sorumluların belediye görevlileri olduğunu ortaya koyduklarını dile getirdi. Büyükçulha, barınma hakkını savunan vadi halkına toplam 297,5 yıl hapis cezası istenirken, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek aleyhindeki suç duyurularının dokunulmazlık zırhına takıldığına, Gökçek hakkında adli sürecin siyasi iktidar tarafından engellendiğine dikkat çekti.