Haberler

Akkuyu’nun Tehlikeli Başrol Oyuncusu

Tarih: 29 Eylül 2008 Kaynak: Birgün Yazan: Ayşegül Savaşta
Türkiye"nin ilk nükleer enerji santral inşaatı olması yanıyla kamuoyunun da gündeminden uzun süredir düşmeyen Mersin-Akkuyu’da yapılması planlanan enerji santralı ihalesi çarşamba günü gerçekleşti. Mühendis odalarının, çevre örgütlerin karşı çıktığı santral ihalesi Ankara’da yapıldı. İhale için 13 şirket şartname almasına rağmen tek teklif Türkiye’den Ciner Grubu ile Rusya merkezli Atostroyexport ortaklığındaki Park Teknik’ten geldi. İhalenin bundan sonraki aşamaları için tek başrol oyuncusu olarak görünen Atostroyexport’a dair yeni ayrıntılarda günyüzüne çıkmaya başladı.

Türkiye açısından ciddi tehdit unsuru olarak görülen ve Iğdır’a 30 kilometre uzaklıktaki Ermenistan’daki Metsamor Nükleer Santralı’nın da işletmecisinin Atostroyexport olduğu ortaya çıktı. Aynı santralın Uluslararası Atom Enerji Ajansı (IAEA) standartlarına göre, dünyadaki 146 nükleer santral arasında, güvenlik açısından en son iki sırada yer aldığı belirtiliyor.

Almanya ve Slovakya’da Devre Dışı
Rusya Federasyonu Atom Enerjisi Bakanlığı’nın 1998’de aldığı karar doğrultusunda Rus nükleer santral teknolojisini ülke dışına ihraç etmek için, SSCB döneminde nükleer enerji alanında faaliyet gösteren iki kurumun birleşmesi istendi. Böylece Atostroyexport kuruldu. Şirketin çalışma alanı içerisinde kalan ülkeler arasında Bulgaristan, Finlandiya, Macaristan, Polonya, Slovakya, Çek Cumhuriyeti, Küba, Libya, Kuzey Kore, İran, Çin, Hindistan, Kazakistan, Ukrayna ve Eski Doğu Almanya’nın da olduğu belirlendi.

Atostroyexport’un Doğu Almanya ve Slovakya daha önce kurmuş olduğu ve toplam 1980 megavatlık 6 ünitenin devre dışı bırakıldığı, yine 9 ülkede toplam 17 bin 160 megavatlık nükleer santral yapımının durdurulduğu ortaya çıktı. Atostroyexport’un hala 5 ülkede 10 bin 800 megavatlık 22 nükleer ünitenin işletmesini yürüttüğü de öğrenildi.

Atostroyexport, Rus İnter Rao şirketiyle stratejik bir işbirliği antlaşması imzaladı. Buna göre, ülke dışında nükleer enerji santralları inşaatlarını Atostroyexport tarafından yapılması kararlaştırıldı. İşletme işini ise ortaklığın diğer şirketi İnter Rao üstlendi. Atostroyexport ortağı İnter Rao şirketi, Türkiye’nin son aylarda “sıcak” ilişkilere girdiği Ermenistan’da 2003 yılından buyana Metsamor Nükleer Santralı’nın işletmesini sürdürüyor.

Metsamor, Güvenlikte Son Sırada
Metsamor Nükleer Santralı’nın ise Iğdır’a 30 kilometre mesafede bulunması kaygı verici olarak değerlendiriliyor. Metsamor’un, “ömrünü tamamlamış, sık sık arıza yapan ve daha önce de devre dışı bırakılmış olmasına rağmen enerji ihtiyacı nedeniyle çalıştırılmakta ısrar edilen, uluslararası çevrelerce de kapatılması gündeme getirilen bir nükleer santral” olduğu belirtiliyor. Yine Metsamor Nükleer Santralı’nın, Uluslararası Atom Enerji Ajansı (IAEA) standartlarına göre, “dünyadaki 146 nükleer santral arasında, güvenlik açısından en son iki sırayı aldığı” öğrenildi.

Nükleer enerjiye dair güvenlik tüzüğü yok
Makina Mühendisleri Odası (MMO) Başkanı Emin Koramaz, Türkiye’nin nükleer enerji ve nükleer santrala hazır olmadığını bildirdi. Enerjide dışa bağımlılığın yüksek olduğunu belirten Koramaz, şunları söyledi:

“Enerjide dışa bağımlılık oranının yüzde 73, yerli üretimin ise yüzde 27 olduğu Türkiye’de yerli, yeni ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelim kamuoyunda tam da yankı bulmuşken, uluslararası lobilerin etkisiyle dışa bağımlı nükleer santral yatırımlarına yol açılmak istenmektedir.”

MMO Başkanı Koramaz, Uluslararası Atom Enerji Ajansı’na üye ülkelerin, nükleer güvenlikle ilgili sorumluluğunun nükleer tesis üzerinde yetkisi bulunan devlete ait olduğunu dile getirdi. Güvenliğe ilişkin Türkiye’nin bir mevzuatının bile bulunmadığını belirten Koramaz, “Türkiye’nin nükleer santral yasası var ama nükleer enerji yasası yok. Ayrıca nükleer enerjiye dair bir güvenlik tüzüğü de yok” dedi.

Enerjide Rusya bağımlılığı artıyor
Mersin - Akkuyu nükleer enerji santralı ihalesinde tek teklifin Rusya‘dan gelmesi üzerine bir açıklama yayımlayan Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Yönetim Kurulu, Türkiye’nin enerji ihtiyacını karşılama konusunda giderek ‘Rusya’ya bağımlı hale geldiğine’ dikkat çekti. EMO, açıklamasında, “Türkiye 2007 yılı itibarıyla ithal ettiği 36 milyar 450 milyon metreküplük doğalgazın 23 milyar 145 milyon metreküple yaklaşık yüzde 65‘ini Rusya‘dan ithal etmektedir. Elektrik üretiminde de doğalgazın payı yüzde 45‘ler civarındadır. Dolayısıyla hem doğalgaz hem de elektrik üretimi açısından Türkiye‘nin ciddi şekilde Rusya‘ya bağımlılığı söz konusudur” denildi.

Türkiye’nin enerji alanında ciddi açmazlarla karşı karşıya olduğunu belirten EMO, “Nükleer santral hayali ile daha fazla zaman kaybedilmeden gerçekçi yatırımlara dönülmelidir. Bunun için de Türkiye‘nin kendi yerli kaynaklarının öncelikle değerlendirilebilmesinin yolu bulunmalıdır” açıklamasında bulundu.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.