Haberler

Evet, İzmir idam sehpasında

Tarih: 3 Ekim 2008 Kaynak: Yeni Asır Yazan: Selamettin Bayındır
Vali Cahit Kıraç son röportajında bam teline bastı. Sayın Vali İzmir'in silüetini çizerken gecekondu belasından yakınıyor. "İzmir önce idama mahkum edilmiş, şimdi kurtarılmaya çalışılıyor" diyor.

Tanım doğru. İzmir şehircilik açısından ölüme mahkum hale getirilmiş. Öyle belediye başkanları gelip geçmiş ki gecekondu salgınını bırakın önlemeyi, açıktan teşvik etmişler. Kırık dökük yapılara yol götürüp üstüne zift dökenler asfalt lakabıyla ünlenmişler. Bizim gazeteler o belediye başkanlarını "gariban babası" diye pohpohlamışlar.

Daha önce de dile getirmiştim. Toplumcu platformlarda birlikte çalıştığımız mimar ve mühendis arkadaşlarımız o dar ufuklu başkanlara uydukent projeleri hazırlayıp önerdiler. Onlar, yani belediye başkanları "nanik" le yanıtladılar arkadaşlarımızı.

İşsizler Kenti
Burhan Özfatura gecekondu konusunda duyarlı başkanlardan biriydi. İzmir'e ve öteki büyük kentlere akan insanların önüne vize, iş ve ikamet imkanı gibi bazı engellerin konulmasını önerdi. Popülizm buna izin vermedi. Bugün de İzmir'e akın akın insan geliyor. Gecekonduyla birlikte istihdam sorunu da büyüyor. İzmir emekliler ve işsizler kenti oldu.

İktidara yakın belediyeler kaynak savurganlığı yaparken, borçların üzerine yatarken, İzmir yerel yönetimlerinin ihtiyaç duyduğu fonlar bu kentten esirgeniyor.

TOKİ'ye Mesaj
Evet İzmir kabuk değiştirmeli, idam sehpasından kurtarılmalı. Varoşlar kadar başta Kadifekale olmak üzere İzmir'in eteklerine kene gibi yapışan, kibrit kutusu görüntüsündeki kırık dökük yapılar da bu kentin yakasından düşmeli. Oralarda yaşayan yoksul ve güçsüz insanlarımız, çağa uygun yapılacak yeni yuvalarına taşınmalı. Kısaca kent dönüşüm projelerine öncelik tanınmalı.

Bu konuda Ankara'nın desteği şart. Ama bakıyorum TOKİ yatırımlarından İstanbul'a yüzde 49 pay ayırırken İzmir'e sadece yüzde 6 pay veriyor. İzmir'e para ve hizmet yağdırdıklarını söyleyen başta Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül olmak üzere tüm AKP'lilerin kulakları çınlar inşallah.

Aykırı cephenin düşündürdükleri
Bayramda din ticareti yapanların, ikinci cumhuriyetcilerin gazetelerini de okudum. Politikacıların mesajlarını okudum, dolandırıcılıkla, soygunla suçlananları dinledim. Bir kez daha inandım ve iman getirdim ki söylemlerin, icraatların içi boşaldıkça yozlaşıyoruz.

Dirliğimiz, birliğimiz, ulusal duruşumuz zayıflıyor. Bana öyle geliyor. 1920'lerde Mustafa Kemal engeline toslayan emperyalist güçler şimdi yeniden Türk ulusunu nasıl yıkacaklarını düşünmeye ve uygulamaya koyuldu.

Türkiye'de şu anda yumuşak bir zemin var. İçerideki işbirlikçileri toplumu, sivil toplum örgütlerini tamamen duyarsız ve etkisiz hale getirmek, öncülerini "Ergenekon" öcüsüyle korkutmak için canla başla çalışıyor. Milli ve manevi değerlerden tartışılmayan, yıpratılmayan hiç bir şey kalmadı.

Yıkım Var
Oysa biz dünlerde çok sabırlı ve dayanıklı, gururlu insanlardık. Madden, manen yıkılmamız zordu. Dinimize bağlı, kuvvetli geleneklere sahiptik. Geleneklere bağlılıktan, sağlam ahlakımızdan gelen üstünlüklere, kahramanlıklara sahiptik. Şimdi yabancı misyon ve içerdeki işbirlikçiler, Türk insanının itaat duygusunu kırmak, manevi bağlarını yok etmek için var güçleriyle çalışıyor. Uluslararası güç, grayderini, dozerini, paletini hazırlamış başımızda dikiliyor. Yıkım var yıkım. Farkında olmayanlar uyanın artık.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.