Haberler

Salı Pazarı’na son veda

Tarih: 27 Ekim 2008 Kaynak: Akşam Yazan: Fügen Ünal Şen
Kasımın ilk haftası, tarihi pazarın taşınacağı Hasanpaşa’daki pazar yerinin resmi açılışı yapılıyor. Ondan sonraki günlerde de Salı Pazarı’nın tezgahları yavaş yavaş Hasanpaşa’ya aktarılacak. Kısacası acele etmezseniz tarihi pazarı bir daha toplu halde göremeyebilirsiniz…

“Efsaneler ölmez, sadece yer değiştirir…” 10 yılı aşkın süredir Salı Pazarı’nda mevsim neyse ona uygun giyim eşyası satan Hüseyin böyle diyor. Sonra da ekliyor, “Söylediğimiz keşke doğru olsa. Kendimizi kandırıyoruz. Salı Pazarı taşındığı anda bambaşka bir pazar olacak. Sıradan… Buranın özellikleri kaybolacak. Öldü gitti yengeciğim; tarih bitti. Salı Pazarı’na son elveda…”

35 milyon liraya kışlık montların satıldığı tezgahın ucuna ilişiyorum. Bir süre önümde bir nehir gibi akıp giden insanları izliyorum. Genç kızlar, yaşlı kadınlar, genç kadınlar, anneler-kızlar arada erkekler… Bu büyük kargaşanın içinde hiç aksamayan bir düzen var, hissediyorum. Aysel Hanım tezgahtara seslenmese öylece dakikalarca kalabilirim; biliyorum: “Hüseyiiin, bu mont kıza dar geldi. Bir de daha koyu renk istiyormuş.” “Tamam ablam, koy oraya, al yenisini git. Kardeşime de selam söyle. Yeni kazaklar çıkıyor yakında; haberi olsun.”

Aysel Hanım, dar montu bırakıp bir beden büyük olanı alıyor; gülümseyerek uzaklaşıyor. Hüseyin devam ediyor: “Mağazada moda neyse burada da odur. Bir hafta içinde modayı pazarda bulursunuz. Üstelik hesaplı. Mağazanın kirasına, süslü vitrinine kaptırdığınız parayla buradan kışlıkları düzer gidersiniz. Senelerdir kredi kartı geçiyor pazarda. Tanıdıklara taksit de yapıyoruz. Ama Salı Pazarı taşındığında eski müşterileri kaybedeceğiz. Bir seneyi bulur yeni yere alışmak.”

Gazeteci olduğumu öğrenen Kadriye Hanım söze karışıyor: “Burası bir efsane… Öyle bir efsane ki neredeyse isimsiz bir rehabilitasyon merkezi. Kadınlar her yere gider ama Salı Pazarı gibisi bir daha olmaz. Buraya en az 20 yıldır gelirim. Esnaf tanıdık. Veresiye aldığım olur. Bir de kokorecimi yer, sohbetimi yapar eve giderim. Giysim de buradan, mutfak eşyam da. Yazık ettiler pazarımıza…”

Bu Salı Pazarı gerçekten tuhaf bir yer. Pazar gibi olmayan bir pazar yeri... İstanbul’a yakın illerden, ilçelerden turların düzenlendiği, müşteri ile tezgahtarların sırdaş olduğu bir pazar yeri. Öyle bir yer ki; sanki aurası var. İster sebze pazarından girin, ister ayakkabıcıların yanından ya da Kurbağalı Dere’nin yamacından süzülün tezgahlar arasına; yalnızca bir saniyede bambaşka bir dünyaya adım atıyorsunuz. Ama artık bu sihirli dünya ile vedalaşma zamanı geldi çattı. “Kalktı, kalkıyor, yok canım bir yere gitmez…” derken Salı Pazarı için müdavimleriyle ayrılık çanları çalmaya başladı. Zira Hakan Kıran Mimarlık ve Yapı Hizmetleri’nin üstlendiği yenileme projesine kısa bir süre içinde başlanacak ve bugün Salı Pazarı’nın kurulduğu Kuşdili Çayırı yepyeni bir çehreye bürünecek. Kısacası mimarlık şirketinin cümleleriyle anlatırsak; “Kadıköy’ün çöküntü alanı haline gelmiş Kuşdili Çayırı, 3. Derece sit alan şartlarına uygun, geleneksel alışveriş kültürünün ve pazarın yepyeni bir yorumuyla” düzenlenecek.

Yıllar önce Yeni Galata Köprüsü yerine yerleştirilmeden Eski Galata Köprüsü’ne gitmiş, emektar köprünün neredeyse her köşesine veda etmiş, fotoğraflar çekmiştim. Bu koca İstanbul kenti o kadar hızlı değişiyor ki, göz açıp kapayana kadar Salı Pazarı da şimdiki mekanından taşınır, kimliği değişmiş bir halde bir başka mekanda çıkar karşıma kuşkusuz. Ama Salı Pazarı henüz Salı Pazarı’yken son kez bir ziyaret edeyim istedim. Sizin de böyle bir niyetiniz varsa; acele edin! Bir daha her köşesi yerli yerinde, her tezgahtarı tanıdık halde bir daha bulamayabilirsiz pazarınızı.

Salı Pazarı Modası Başkadır!
Ben kendi adıma veda turumu attım. Salı Pazarı’nı tarihe karışmadan adımladım. Acaba herkesin benim gibi değişmez rotası mı vardır pazar dolaşırken? Aynı köşe başından girip, aynı sokaklara dalıp, aynı kahvede çayını içip soluklanır mı tüm kadınlar benim gibi? Rabia Erdoğan’a göre evet… “Elbette yeni taşındığı yere de gideceğiz ama Salı Pazarı olmayacak o. Burada kırık kaldırımların yerini bile ezbere biliyoruz. Ne nerededir, kim ne satar her şey bilindik” diyor.

Hatice Hanım ise bir âlem: “Ben evimde ancak bu kadar rahatım. Her şeyin yerini elimle koymuş gibi bilirim. Hâlâ bir şans varsa taşımasınlar pazarımızı” diyor. “En taze balıklar bende” diyen Talip Şen ise “Bu işin tadı kalmadı. Bitti. Pazar kalktığında kaç kişi ekmeğinden olacak onu hesaplayan yok” diyor.

Süheyla Kolçak, “10 senedir Salı’ya gelirim. Salı kendisi bir marka. Giysi alırım buradan. Vallahi buradaki mallar mağazada yok. Çok arayacağız Salı’yı çoook” diye sitem ediyor.

Fiyatlara bakıyorum: Eşofman altları 5 YTL, takım 10 YTL… Gecelikler 3 ilâ 5 arası değişiyor. Terlikler 3’e de var, 5’e de. Montlar, yakası kürklüler 35 YTL. Uzun olanlar 30-40 arası; modele göre fiyat. Tanesi 1 YTL’den mutfak için lazım olan küçük gereçleri alabilirsiniz. Çaydanlık takımı ise 10 YTL. Önlükler, masa örtüleri, çarşaflar, nevresimler, halılar, perdeler, çeyizlikler… Neler, neler; saymakla bitmez.

En iyisi bir gözleme yemeli diye Salı’nın orta yerinde tahta masalardan kurulu gözlemeciye oturuyorum. 16 senedir her Salı, 300-350 gözleme açan Şükran Çelik, “Yeni pazar yerine yiyecek tezgahı konmayacakmış deniliyor. Olanlar da Belediye’nin kendi işletmesi olacakmış. Ekmeğimiz gidiyor elimizden” diye yakınıyor. Ya Salı’nın meşhur kokoreççisi Durmuş Özcan ne olacak? O tek kelime etmiyor, onun yerinde sıra bekleyenler konuşuyor: “Bazı günler Salı’ya sadece kokoreç yemeye geliriz. Alışveriş bahane. Salı’yı Salı yapan hiçbir şey kalmıyor geriye…”

Her Semtte Pazar Var Burası Başka
Salı Pazarı kurulduğu gün 300 bardak çay satan Muzaffer Arpağ ise gerçekçi: “Buraya alışmış müşteri, pazar taşınınca gelmez. Her yerde pazar var, Salı başka. Onun da tadı kalmadığında kim kalkar da Hasanpaşa’ya gider? Salı gitti mi biter. Her semt pazar dolu…”

Emekli memur Aysel Oral, bir yandan çayını içerken bir yandan da söze karışıyor: “Doğru vallahi… Kadıköy merkez. Salı Pazarı merkez. Kim gider indi bindi ile pazara? Salı Pazarı buradan gittiğinde, bu iş bitmiştir.”

İşte böyle… Her köşesinde bir başka cıvıltıyla Salı Pazarı son haftasına giriyor. 4 Kasım’da Hasanpaşa Pazar Yeri açılacak sonraki haftalarda da tezgahlar yavaş yavaş oraya taşınacak. Kısacası önümüzdeki Salı “Salı’ya son elveda…”
YorumlarYorum Sayısı: Henüz hiç yorum yapılmamışBütün yorumları forumda okuyun!
Bütün yorumları forumda okuyun!
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.