Fethullah Gülen’e yakınlığıyla bilinen Katırcıoğlu Ailesi, AKP’li Topbaş’ın başkanı olduğu İBB sayesinde resmi itirazlara rağmen fay hattı üzerinde alışveriş merkezi yapmaya hak kazandı. İnşaatı onaylayan İBB Meclisi’nden itirazlar yükseliyor...

İstanbul Ümraniye’de 100 dönümlük koca bir arazi. Deprem fay hattının tam üzerinde bulunduğu ve Küçüksu Deresi’yle burun buruna olduğu için sınırlı bir imar iznine sahip. Ama talep eden Fetullah Gülen’e yakınlığı internet sitelerine kadar düşmüş Katırcıoğlu ailesi olunca Ümraniye Belediyesi için tüm durum değişiyor. Özel bir plan tadilatıyla inşaat alanı 50 bin metrekare arttırırken, deprem riski taşıyan arazide yapılacak yapılar için sınırsız bodrum katı hakkı tanınıyor. Bununla da yetinmeyip İSKİ’nin dereye ait arazisini de işgal eden Katırcıoğlu ailesi, dev bir inşaat alanına sahip oluyor. Ve bütün bunlar 17 Ağustos 1999’da acı bir deprem tecrübesi yaşayarak 30 bin insanın öldüğü Türkiye’de gerçekleşiyor.

Deprem Arazisinde Manidar İnşaat
İstanbul Ümraniye’de bulunan 100 dönümlük bir arazi Türkiye’de AKPli belediyelerin imar izni verme kıstaslarını gözler önüne serdi. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin ilgili komisyon raporlarındaki çelişkiler Katırcı Ailesi’ne yapılan ‘özel plan tadilatı’nı ve Ümraniye’yi bekleyen tehlikeyi ortaya çıkardı.

Arazi sahibi, 2007 yılının kira milyarderleri arasında ilk 100’e giren Ali Katırcıoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) ve Ümraniye Belediyesi’nden çıkan özel imar tadilatı sayesinde deprem riski taşıyan arazide alış veriş merkezi (AVM), otel, otopark, özel okul inşa etme hakkını elde etti.

İBB’nin 13 Haziran 2008 tarihli raporunda araziyle ilgili kurum ve kuruluş görüşleri bölümünde Afet İşleri Genel Müdürlüğü’nün "arazinin bir kısmının Yerleşime Önlemli Suni Dolgu Alanı’nda kaldığı" uyarısına rağmen, İBB ve Ümraniye Belediyesi’nin meclisleri Ali Katırcıoğlu’nun teklifini kabul etti.

Katırcıoğlu için Haritalar Değişti
Aynı raporda Zemin ve Deprem İnceleme Müdürlüğü’nün verdiği görüş ise ilginç. Çünkü daha önce yapılan haritalarda araziden bindirme fayı geçtiği belirtilmesine rağmen bu raporda bunu yalanlayan Zemin Deprem İnceleme Müdürlüğü Yönetimi, “Açılan muayene çukurları, sondajlar ve rezivite ölçülerde bu fayın saha içinde gözlenmediği anlaşılmaktadır” görüşünü verdi. Görüşün devamında bu fayın uzantısının takip edilebilmesinin Carrefour AVM binaları sebebiyle mümkün olmadığı ifadesinin yer alması, “Dev binalara sahip Carrefour da deprem arazisi üzerine mi inşa edildi?” sorusunu akıllara getirdi.

Aynı İBB Meclisi’nin bir yıl önce aynı teklifi olumsuz karşılamış ve resmi olarak sebepler göstererek durumu karara bağlamamış ve iade etmişti. Teklife itiraz ettikleri hususlar ise şunlardı:

- Teklifte arazi için; büro, işhanı, lokanta, çarşı, çok katlı mağaza, banka, otel, sinema, tiyatro salonu, apart konut, sosyal tesis, özel eğitim tesisleri, özel sağlık tesisleri önerilmekle beraber, teklif plan ‘ticaret+ konut’ tanımlamasına uymayıp emsal teşkil edici nitelikte. 

- İnşaat emsali 1,5’den 2’ye çıkartılmak suretiyle yoğunluk arttırılıyor. 

- Bodrum katlarının emsale dahil edilmemesi ve blok ebatlarının serbest bırakılması İmar Yönetmeliği’ne aykırı ve yoğunluk arttırıcı. 

- Zemin ve Deprem İnceleme Müdürlüğü’nün şart koşmasına rağmen yapılan teklifte bu görüşlere uyulacağına dair bir not yok. 

- Özetle; teklif emsal teşkil edici, plan bütünlüğü bozucu, İstanbul İmar Yönetmeliği’ne aykırı.

Kararda Baskı mı, Rüşvet mi Var?
İBB Meclis Üyesi Hüseyin Sağ, konuyla ilgili olarak şunları söyledi:

“İBB’de 4 ay önce reddedilen teklif 4 ay sonra kabul görüyor. Ne değişti? İmar Komisyonu üyelerinin fikirleri neden değişti? Zemin ve Deprem İnceleme Müdürlüğü nasıl oluyorda devletin resmi haritalarında görünen fay hattını arazide bulamayıp yalanlıyor. Yani devletin İstanbul için yaptığı resmi deprem haritaları mı yanlış? Ben bu görüşleri veren üyelerin bir baskıya maruz kaldığına inanıyorum. Alınan karar yönetmeliklere tamamen ters.”

TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Anadolu 1. Bölge Temsilciliği Başkanı Arif Atılgan ise konunun teknik tarafını şöyle yorumladı:

“Ümraniye Belediyesi raporlarda ‘Biz, İBB 1/5000 ölçekli planına göre plan çıkartıyoruz’ diyor ama bir ilçe isterse İBB’nin o planına düzeltme talep edebilir. Ya da bu planı beğenmiyorsa hiç plan yapmaz ki bu bir tavırdır. O zaman da İBB kendi yapar. Bodrum katlarının inşaata dahil edilmemesi inşaat alanını 50 bin metrekare arttırıyor. Ayrıca blok ebatlarının serbest bırakılması da yine yoğunluk arttırıcı. Dere için minimum bırakılması gereken 50 metrelik yeşil alan payı işgal ediliyor. Durum usulsüzdür.”

İBB ve Ümraniye Belediyesi’nin CHPli Meclis Üyelerinden Hüseyin Avni Yardımcı teklife red oyu kullandıklarını ama red oyunun azınlıkta kaldığını belirtti. Durumu hukuksuz bulduğunun altını çizen Yardımcı, “Bu tür plan tadilatlarının altında cemaat ilişkileri ve belediyelerde AKPlilerin çoğunluk olması yatıyor” dedi.