Haberler

İnşaat Sektörünün En Büyük Sıkıntısı Nitelikli İşgücü Eksikliği

Tarih: 12 Kasım 2008 Kaynak: KPMG Küresel İnşaat Raporu 2008 Derleyen: Gül Keskin

Fotoğraf: FreeFoto.com

Geçtiğimiz Eylül ayından bu yana önce Amerika Birleşik Devletleri, ardından tüm dünyayı etkisi altına alan ekonomik kriz, Türkiye’de de inşaat sektöründe planlanan büyük projelerin askıya alınmasıyla etkisini göstermeye başladı. Çoğu uzman, küresel krizin Türkiye'yi diğer gelişen ülkelere göre uzun dönemde olumlu etkileyeceği yolunda görüş beyan etse de denetim, vergi ve danışmanlık şirketlerinden KMPG tarafından, tüm dünyada ve Türkiye’de yapılan araştırma, inşaat sektöründe Türkiye’nin konumuyla ilgili önemli sonuçlar ortaya koydu.

KPMG’nin gerçekleştirdiği Küresel İnşaat Araştırması sonucunda, sektörü etkileyen dört temel konunun, kaynak eksikliği, risk yönetimi, maliyet artışı ve sürdürülebilirlik olduğu ortaya çıktı. Dünya genelinde 2008’in başlarında yıllık cirosu 30 milyar ABD Doları ile 250 milyon ABD Doları arasında değişen; küresel, bölgesel ya da tamamıyla yerel faaliyetlerde bulunan şirketlerin CEO'ları ve üst düzey yöneticileri ile yapılan görüşmeler sonucunda oluşturulan rapor, müteahhit firmaların özellikle kalifiye proje müdürleri ve nitelikli saha personeli eksikliği yaşadığını, hızlı maliyet enflasyonu karşında zorlandığını gösterdi.

Katılımın %64’ünü Avrupa, Ortadoğu ve Afrika Bölgesi, %21’ini Amerika Kıtası ve %15’ini de Asya Pasifik ülkelerinde faaliyet gösteren müteahhit firmaların oluşturduğu araştırma katılımcılarının %84’ü inşaat sektörünün nitelikli işgücü sıkıntısının üstesinden gelmek için yeterli çabayı göstermediğine inanırken, %49’u büyümenin engellenmesinin en önemli sebebini nitelikli işgücü sıkıntısı olarak görüyor. Araştırmaya katılanların %66’sı yürüttükleri istihdam süreçleri sayesinde şirketlerinin sorun yaşamadığını düşünüyor.



Kaynak Eksiklikleri ve Kariyer Planlaması
Katılımcılar kendilerine yöneltilen “Kaynak sorunlarının işiniz üzerinde yaratacağı olumsuz etkiler nelerdir?” sorusuna, büyümenin engellenmesi (%49), şu anki projelerin riskinin artması (%21) ve proje maliyetlerinin yükselmesi (%19) şeklinde yanıt verdi.



“Şirketiniz, doğru işgücünü kendine çekmek için yeterli çabayı gösteriyor mu?” sorusuna %66 oranında “Evet” yanıtını veren katılımcıların, “Sektör, nitelikli personel eksikliklerini gidermek için yeterli çabayı gösteriyor mu?” sorusuna yanıtı ise olumsuz yönde.



Katılımcıların %54’ünün, yeteneği geliştirmek ve ödüllendirmekle ilgili düşündüklerini öğrenmek için kendilerine yöneltilen “Rekabetçi bir ücret ve yan haklar paketini nasıl sunarsınız?” sorusuna yanıtı “Rakiplerle kıyaslayarak”, %28’inin yanıtı ise “Pazardaki gelişmelere göre hareket ederek” oldu.



Yapılan araştırma, ayrıca, çoğu şirketin üst düzey yöneticiler için yaptıkları kariyer yedekleme planının ne formal ne de informal boyutta olduğunu gösteriyor. Görüşülen şirketlerin %81’i riskleri etkin bir şekilde tanımlayıp etkilerini hesapladığını iddia ediyor ve %70’in üzerindeki bir kesim risk tanımlamasının proje ömrü boyunca etkin olduğunu düşünüyor.



Risk Yönetimi
Bireysel proje üretme konusunda CEO’lar ve üst düzey yöneticlerin, riskleri azaltmak için planlar uygulamak, riskleri tanımlamak ve etkilerini hesaplamak konusunda daha etkin rol aldıkları görülüyor.



Görüşülen kişilere, maliyet aşımında en sık rastlanan 3 nedenin ne olduğu sorulduğunda ise, malzeme fiyatlarındaki artış (%60), kapsamın baştan yeterince iyi belirlenememiş olması (%55) ve sözleşmeye bağlı ortaya çıkan anlaşmazlıklar (%40) öne çıkıyor. Katılımcılar gecikmelerin nedenini ise büyük oranda kapsamın baştan yeterince iyi belirlenememiş olması ve tasarım eksikliğine bağlıyor.





Şirketlerin risk yönetimi uygulamalarında, risk matrisi hazırlayarak, önemli bir projenin yürütülmesi esnasında ortaya çıkabilecek risklerin maliyetini belirleyerek, önemli sözleşmeler için projedeki belirsizlikleri değerlendirmede maliyet-risk analizi kullanarak ve potansiyel müşterileri belirlemede risk yönetimi prosedürü kullanarak önlem aldığı, ancak risk yönetimi sürecinde dış danışman kullanmayı pek fazla tercih etmediği görülüyor. Araştırmaya göre, risk değerlendirme etkinliği, özellikle fiyat teklifi aşamasında ve risklerin projeyi tehdit eder hale gelmesi durumunda etkili oluyor.





Şirketlerin risk yönetim stratejisi sorumluluğunun büyük oranda CEO’lar ve Yönetim Kurulu / Komiteler tarafından üstlenildiği görülüyor. %70’i maliyet artışları için yeterli tahminlerde bulunan katılımcıların büyük bir kısmının ihalelerde indirim yapma arzularına karşı koyduğu gözlemlendi ve araştırmaya katılanların yalnızca 2/5’inin düşük fiyatlardan faydalanmak için imtiyazlı ortaklık yaptığı belirlendi.



Maliyet Artışları
Katılımcıların büyük bir çoğunluğu, geçen yıl yaşanan maliyet artışları için yeterli ödenek ayırdıklarını söyledi ve uzmanlara göre bu durum, müteahhit firmaların, beklenmedik bir anda birden fazla bölgede artan enflasyon nedeniyle 2006’da yaşananları tekrar yaşamak istemediğinin bir göstergesi. Bölgesel bazda incelendiğinde ise, Asya Pasifik bölgesindeki şirketlerin bütçelerinde maliyet artışlarını daha doğru tahmin ettikleri görülüyor.

Araştırmaya göre, şirketler maliyet artışının en çok çelik, taşeronlar, iş gücü maliyetleri/ticareti ve inşaat malzemelerini etkileyeceğini öngörüyor.



“Geçen yıl imzaladığınız sözleşmelerin ne kadarı maliyet artışını konu alan sözleşme maddeleri içermektedir?” soruna verilen yanıt ise, şirketlerin 1/4’ünün sözleşmelerinin çoğunda, 1/4’ünün de sözleşmelerin çok azında veya hiçbirinde maliyet artışıyla ilgili maddeler bulunmadığını gösteriyor.





Şirketlerin beş yıl içinde aldıkları projelerde sözleşmeyi imzalama aşamasında nadiren hedef kâr marjında indirim yaptığı, ancak sıklıkla indirilen kâr marjı ile projeyi tamamlanabildiği görülüyor.



Katılımcılar “Neden taşeronlar ile (formal ya da informal) imtiyazlı ortaklık anlaşması yaptınız?” sorusuna ise, işi uygulamak için hazırda kaynak bulundurmak (%66), teklif verme safhasında dikkat çekmek (%51) ve sözleşmelerden doğan ödeme istemi riskini düşürmek (%49) yanıtını verdi.



Maliyet artışını kontrol etmek için ise şirketlerin önceden satın alma, fiyatlarında dalgalanma olan malzemelerin işin başında satın alınması, uzun süreli tedarik anlaşmaları ve oluşabilecek riski tedarik zincirine aktarma yöntemlerini izledikleri belirlendi.



Sürdürülebilirlik
Sürdürülebilirlik konusuna inşaat şirketlerinin yaklaşımı ise oldukça umut verici. Katılımcıların %70’i sürdürülebilir bir inşaat yaklaşımının kârlılığı arttıracağına inanıyor ve yüzde 94’lük büyük bir çoğunluğu, sürdürülebilirliğin üst yönetim kademesi için “çok önemli” veya “önemli” olduğunu düşünüyor.



Bu nedenle araştırmaya katılan müteahhit firmaların %78’i bu konuda bir politika sahibi olması, hatta %94’nün Çevre Yönetim Sistemi’ne (şirketlerin çevresel sorumluluklarını yerine getirebilmelerine yardım eden tam entegre bir sistem) sahip olduğunu iddia etmesi uzmanlara göre hiç de şaşırtıcı değil.



“Sürdürülebilirlikle ilişkili görüşlerinizi aşağıdaki grup veya kişilerden en çok hangisi etkilemektedir?” sorusuna ise katılımcılar çoğunlukla müşteriler, yerel toplum ve çalışanlar yanıtını verdi. Şirketlerin sürdürülebilirlik projeleri konusundaki çalışmalarına, yıllık faaliyet raporunda veya ayrı bir rapor olarak yer verdiği görülüyor.



Gelecek Planları
Gerçekleştirilen Küresel İnşaat Araştırması ileriye dönük olarak;

- Sektörün profilini yükseltme konusunda okullarla, üniversitelerle ve meslek okulları ile işbirliği yapılması,

- Risklerin bilincinde olan bir kültür yaratılması için proje süresince kontrollerin tutarlı bir şekilde uygulanması ve portföyün dengelenmesi,

- Maliyet artışı gerçeğini yönetmek için proje sahipleri, tedarikçiler ve taşeron firmalar ile risklerin ve ödüllerin paylaşılması,

- Sürdürülebilirliği benimsemek adına verilen taahhütler ile yapılan işlerin birbirini tutmasını sağlamaya, düzenleyici kurumların bir adım ilerisinde olmaya ve paydaşların taleplerini yerine getirmeye gayret edilmesi gerekliliğini ortaya koydu.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.