Kanadalı Emeklilik Planı Yatırım Fonu, küresel kriz ortamında Türkiye'ye güveniyor ve 250 milyon avro ile Multi Türkiye Gayrimenkul Fonu'na ilk kurucu yatırımcı olmayı kabul ediyor.
Şu dönemde yurtdışından kaynak bulabilmek deveye hendek atlatmaktan zor. Levent Eyüboğlu'nun şaşırması, işin esprisi. Ardında ‘dünyanın gidişatını' önceden görebilmesi yatıyor. Krizin varlığını inkar etmeden, hele hele ‘teğet geçecek' argümanına sığınmadan, Türkiye'nin fırsatlarını anlatıyor. Bu arada dünyada neredeyse gitmediği ülke, çalmadığı kapı kalmıyor.
Levent Eyüboğlu'nun İcra Kurulu Başkanı (CEO) olduğu Multi Turkmall, proje geliştirme ve yatırım firması. Hollanda merkezli, Avrupa'nın gayrimenkul sektöründeki en büyük kuruluşlarından Multi Corporation ile dört yıl önce ortaklık kurduğunda, Türkiye'de en fazla 3-4 alışveriş merkezli 250-300 milyon avroluk yatırım yapma hedefini önüne koymuş.
250-300 milyon avroluk hedef büyüyor, bugün itibarıyla 2.2 milyar avroluk yatırım yapılıyor. Altısı faaliyete geçen, altısı inşaat halinde, 12'si proje aşamasındaki ‘Forum' zincirlerinin hepsi hayata geçirildiğinde, 4.3 milyar avroluk yatırım yapılmış olacak.
19 ilde Forum zincirlerinde 55 bin kişinin istihdam edilecek olması, Levent Eyüboğlu'nun başarı öyküsünün başlığı.
Diğer alışveriş merkezlerinden farkı, sadece zincir kuruyor olması da değil. Araziyi buluyor, satın oluyor, projeyi geliştirip, inşaatı yapıyor, kiraya veriyor ve merkezin işletimini elinde tutuyor. Halen inşaat halindeki altı alışveriş merkezi projesi de yolunda devam ediyor. Krize rağmen devam etmesinin nedenini başlığımız anlatıyor.
Şunları söylüyor Levent Eyüboğlu:
"Krizin geldiğini çok önceden gördük. Morgan Stanley'nin danışmanlığında Multi Gayrimenkul Türkiye Fonu'nu 2008 başında kurduk. Yeni yatırımcı tabanı oluşturmak için başladık dünyayı dolaşmaya. Gitmediğimiz yer, çalmadığımız kapı kalmadı, Kanada, ABD, Avrupa, Körfez ülkeleri. Krizi yok saymadan, üç amacımız vardı.
Türkiye'yi anlatmak, büyümesi, nüfusu, geldiği noktayı. İkincisi Türkiye'de alışveriş merkezi üzerine Türkiye'de bir gayrimenkul fonu olduğunu duyurmak. Bir de Türkiye'nin fırsatlarını anlatmak."
Öngörü ve mücadelenin karşılığı kurucu-yatırımcı ortak Kanadalı Fon.
Levent Eyüboğlu taktiklerini de açıklıyor: Dünya krizinin varlığını inkâr etmeden, Türkiye'nin 2001 krizini, krizden sonra geldiği noktayı anlatarak, ikna ediyoruz. Sonra proje bazında kaynak sağlayanları da sıralıyor. İrlandalı bir fon, Alman Union Investment, İngiliz Apollo...
Gülseren Onanç gibi hayal mi kursak?
Kadın Girişimciler Derneği (KAGİDER) Başkanı Gülseren Onanç'tan gelen elektronik postayı sizlere aktarmak istiyorum. "Hayal kurmak itibar görmez güzel memleketimizde. Biliyorum. Bir işkadınından, sivil toplum temsilcisinden rasyonel ve gerçekçi olması beklenir. Bireyin hayalperest olması inandırıcılığını kaybettirir. Oysa benim bu yıl gerçekler ile başım hoş değil. Gerçekler beni yoruyor, ağırlaştırıyor, durgunlaştırıyor. Bu aralar sıklıkla gözlerimi kapıyorum ve hayallere dalıyorum. Hayallerim beni heyecanlandırıyor, geleceğe ilişkin umutlarımı ayakta tutuyor."
Sonra başlıyor, 2019 hayallerine:
"Dünyada dört farklı ekonomik ve siyasal birlik var, NSAU (Kuzey ve Güney Amerika Birliği), EU (Avrupa Birliği), MEU (Orta Doğu Birliği), AEU (Asya Ekonomik Birliği). Türkiye, AB tam üyesi aynı zamanda Ortadoğu Birliği'nin kurucularından biri olarak bölgede önemli rol oynuyor. Türkiye'nin güney doğusu, Irak, İran, Suriye, Lübnan bölgenin en hızlı büyüyen ekonomik bölgesi.
Kişi başı ortalama milli geliri 20 bin dolar. Dış ticaret fazlası var. Farklılıklarımız zenginlik olarak algılanıyor. Farklı dillerde yayın ve eğitim yaygınlaşmış. Kızlarımızın okullaşma oranı yüzde 98.
Her üç kadınımızdan ikisi üretime katılıyor. Yapılan araştırmada gençlerimiz gelecekten umutlu, sanatçı, tasarımcı, akademisyen, girişimci olmak istiyor. En çok güvenilen kurumlar sivil toplum örgütleri.
Siyasi partilerin üyelerinin ortalama yaşı 40, üç milletvekilinden biri kadın."
Hayal kurmak güzel değil mi?
2009'da gün sayacağız
Şu kriz günlerinde duymayı unuttuğumuz olumlu gelişmeleri grubu adına sıraladıkça, sıralıyor Levent Eyüboğlu. "Kriz" diyoruz, "İşten çıkarılanlar" diyoruz, "Dünyada ekonominin kuralları yeniden çiziliyor" diyoruz, Levent Eyüboğlu da "Türkiye'nin durumu farklı" karşılığını veriyor ve şöyle devam ediyor:
"2010'un ikinci yarısından sonra Türkiye hayatında görmediği bir pozitif döneme girecek. Unutmayalım ki, 2001 krizine devlet borçlu yakalandı. Batmış bir devleti kurtarmak çok zordur. Özel sektörden bundan maksimum faydayı sağladı.
Faizlerin yükselmesi, devletin borçluluğundan kaynaklanır. Şu an dünya ile karşılaştırıldığında, devletimiz çok az borçlu. İyi özelleştirme yapmış, nakde geçmiş, devlet görevini eli rahat yapacak."
Peki 2009? 2009'da gün sayacağız. Bugün Ocak 8. Kaldı 357 gün. Bir de Levent Eyüboğlu‘nun öngörüsü olan 2010'un ilk yarısı 180 günü ekleyelim. Sayılı gün çabuk biter diye umut edelim.
Bütün yorumları forumda okuyun!Bütün yorumları forumda okuyun!