Yıllardır, "Göcek koylarında bir cinayet işleniyor diyorum"
Kahraman Sadıkoğlu isimli iş adamı bir gecekonduyu almış devlete gemi diye yutturmaya alışıp dünyanın en güzel koyunda işgal başlatmış...
Aylardır uyarıyorum...
Bu bir çevre cinayetidir...
Bu bir kamu malı işgalidir...
İçim sızlayarak yazıyorum çünkü ben bir denizciyim...
Ben bir çevreciyim...
O koylarda yıllarca yelken açmış, pırıl pırıl sulara demir atmış bir doğa dostuyum...
Kahraman Sadıkoğlu'yla bugüne kadar hiç karşılaşmadım...
Kendisini tanımam...
Bir meselem yoktur...
Ama benim meselem oradaki pavuryalarla, geceyarısı yakamozların pırıl pırıl oynaştığı o denizle...
O denizi kirletenlerle...
Nasıl sorumsuzca kurulan balık çiftliklerine karşı çıkıyorsak...
Nasıl büyük gemilerin, guletlerin, sintine basıp denizi kirletmesine karşı çıkıyorsak...
İşte buna da işte bu gerekçeyle karşı çıkıyorum...
Rahmetli Özal o koylar, o dünya cenneti kıyılar elden gitmesin diye Göcek Körfezi'ni özel koruma ilanı ilan etmişti...
Can Pulak bunun öncüsü oldu...
Denizcilerin piri olan Sadun Boro yıllarca o koyları kirletenlere savaş açtı...
Sadun ağabey şimdi Gökova'dadır ve hala şöyle der:
- Deniz kızlarının yorulup dinlendiği bu kıyılara benden sonra siz sahip çıkacaksınız...
İşte şimdi onu yapıyoruz...
Şu anda 14 metrelik teknesiyle Horn Burnu'nu dönmeye çalışan Osman Atasoy da aynı şeyi söyler...
Tuzla'daki Kambur Tahir de aynı şeyi söyler...
Martılar çığlıkları o denizleri korumak içindir...
Gökova'nın ortasında yunuslar o denizlerin güzelliğinde oynaşırlar...
Ey millet bu güzellik yalnızca bizim değil çocuklarımızın ve onların çocuklarının da ortak değeridir...
İşte bunun için uğraşıyorum...
Önüne gelen bir deniz kondu yapıp o güzelim koyları kirletmesin diye...
Az önce Çevre Bakanı Veysel Eroğlu aradı...
Açık açık şöyle söylüyor:
"Bu denizkonduya izin vermeyeceğiz. Gerekeni yapacağız, ağır cezalar keseceğiz"
Bugüne kadar yasal boşluklardan yararlanan bu denizkondu bu defa devletin ve çevrecilerin kararlılığıyla karşı karşıya...
Bununla da kalmıyoruz...
O koyların yat kapasitesini çıkarıyoruz...
Yani bir koya gelip binlerce tekne doluşamayacak artık...
Dünya standartlarına göre olacak...
Evet sevgili okurlar, çevreciler, ağaç dostları, denizciler, kuşlar, martılar hepiniz adına bu olayı, bu cinayeti engellemek için uğraşıyoruz...
Dünyanın bütün denizlerini gezin, dantel gibi işlenmiş bu bizim kıyıları bulmak zordur...
Bu kıyıların tarihine rastlamak zordur...
Oradaki kültür zenginliğini bulmak zordur...
İşte bu yüzden sonuna kadar peşini bırakmıyoruz...