Galataport'un geçen hafta yapılan ihalesinde, Global-Ofer 49 yıllığına 3.5 milyar Euro ile en yüksek teklifi verdiğini, ancak ödeme tablosunun kamu vicdanını sızlattığını dünkü yazımla sizlerle paylaşmıştım.

Çok komik bulduğum ödeme tablosuna göre Global-Ofer, ancak ilk üç yılda yatırım yapacağı için sembolik olarak yıllık 875 bin Euro ödeme yapacak, dördüncü yıldan itibaren her yıl için yüzde 10.75 arttırılacaktır. Ancak ilk yıllarda ödemeler düşük tutulduğu için arttırımlar pek uygun değil. Bu ödeme planına göre GlobalOfer ilk on yılda toplam 36 milyon Euro ve 20'nci yılın sonunda sadece 192 milyon Euro ödeme yapmış olacak . Son on yılda ise 2.2 milyar Euro ödeme yapılacağı öngörülüyor.

Ben de bu ödeme planını son günlerde moda olan 'Kira Öder Gibi Ev Sahibi olun' sloganı ile gündeme gelen Mortgage'ın konut sektörüne uğramadan MORTGAGEPORT sloganı ile Galataport'a uğradığını yazmıştım.

Global'ın ortaklarından Mehmet Kutman beni telefonla arayarak, Sabah'ın yazdığı rakamların ve hesaplamanın doğru olduğunu, ancak tekliflerinin tamamen ihale sözleşmesine uygun yapıldığının altını çizdi.

Kutman, ihale şartnamesine göre değerlendirmenin yüzde 60 mali yeterlilik ve yüzde 40 teknik yeterlilik esasına göre yapıldığını ve yıllık kira, yıllık yüzde artış esasına göre olduğunu belirtti.

Mehmet Kutman, ihale şartnamesinde ne varsa ona uygun olarak teklif verdiğini, Diğer iki grubun tekliflerinin de Sabah'ın dünkü hesaplama yöntemine göre hesaplanırsa, bizim teklifimizdeki bugünkü değerinin olduğu 200 milyon Euro'ya karşılık, bizi takip eden ikinci en yüksek teklif sahibinin teklifi ise 35 milyon Euro'ya tekabül ediyor" dedi.

Mehmet Kutman, kendilerinin 3.5 milyon Euro ile başladığı ihalede, ikinci en yüksek teklifin 200 bin Euro ile başladığının altını çizdi.

İhale şartnamesi, ihalede verilen teklifler ve bizim iddialarımız ile Kutman'ın cevabını okurlarımıza tarafsız bir gözle aktardık. 49 yıllığına Galataport'un 3.5 milyarlık işletme bedelinin yüzde sekseninin 40-49 yıl sonra ödemesine kamuoyunun tepkisi ne olur? Atatürk Hava Limanı işletmesinde olduğu gibi bir yöntemle iyileştirme yapılarak ihalenin sonuçlandırılması daha iyi olmaz mı?