Hani belediye otobüsünün buğulu camından dışarı bakarken bir an için gözlerinizi kapatır da aslında olmak istediğiniz yeri hayal edersiniz ya! Hani böyle yemyeşil ağaçların ortasında uzanan bir gölün kıyısında...

Kristal bir ayna gibi gökyüzünün aksini hapsetmiş olmanın verdiği suçlulukla durgunlaşmış. Rüzgâr saçlarınızı şöyle bir okşayıp geçerken irkilip sıcak çayınızdan bir yudum daha alırsınız ya hani! İşte Sünnet Gölü o hayalini kurduğunuz yer...

400 yıl kadar önce dere yatağının heyelanla tıkanması sonucu oluşan göl ve çevresi, doğal güzellikleriyle ziyaretçilerine yenilenme fırsatı veriyor. Bolu'nun tarihi ilçesi Göynük'e bağlı 1050 rakımlı göl, her mevsim farklı bir giysiyle çıkıyor misafirlerinin karşısına. Gökyüzünün her tonunu bulabileceğiniz sularının durgunluğunu kazlar ve ördekler bozuyor bazen. Etrafında yapacağınız gezilerde bir taraftan ciğerlerinize oksijen depolarken diğer yandan göl etrafında sıralanmış çam ağaçlarına eşlik eden kızılcık, dağ nanesi, dağ fındığı ve böğürtlen gibi ağaçların yapraklarının rüzgârda salınışını izleyebiliyorsunuz.

Millî parklar kontrolündeki gölün yanında yer alan Doğal Yaşam Oteli de doğanın ahengine ayak uydurmuş. Büyük bir dağ evi görünümündeki otelin bahçesinde zıplayan tavşanlara hiçbir şeyi umursamadan yemlenen tavuk ve horozlar eşlik ediyor.

Bütün gürültülerden arınmış doğanın ortasında kendi sesinize daha fazla kulak verme şansınız oluyor. Ailenizle yapacağınız bir hafta sonu tatilinin yanı sıra grup etkinliklerinin de adresi olmaya aday bir yer Sünnet Gölü. Zaman zaman yeni fikirler üretmeye ihtiyacı olan grupları ağırlayan göl, bazen de üniversiteye hazırlanan gençlerin durağı oluyor. Dört duvar arasında sınav stresi yaşayan genç beyinler geçici süreyle de olsa tabiatın kucağında ders çalışıp kitap okuyabiliyorlar.

Önceden haber verildiğinde gruplar için özel programlar ve yemekler de hazırlanabiliyor. Türkiye'nin her yöresinden birbirinden güzel yemekler ev yemeği titizliğinde ve lezzetinde hazırlanıyor. Ancak size tavsiyemiz bu muhteşem manzara eşliğinde arkadaşlarınızla yapacağınız mangal keyfi.

Tarih ve doğa iç içe
Gölün bir diğer avantajı ise Göynük ve Mudurnu gibi Osmanlı'nın izlerini taşıyan tarihi yerleşim birimlerine yakınlığı. Mudurnu-Sünnet Gölü arası 28 kilometre, gölden Göynük'e gitmek ise 20 kilometrelik bir yol üzerinden gerçekleşiyor.

7 yüzyıl öncesine kadar uzanan tarihi eserleriyle Fatih'in hocası Akşemseddin'in beldesi olan Göynük, tarihi evleri ve konaklarıyla olduğu kadar kaplıcaları ile de yerli-yabancı turistlerin ilgisini çeken bir yer. Tarihi Zafer Kulesi'nin olduğu tepeye çıkıp şehre baktığınızda bir anda kendinizi yüzyıllar öncesinde bulmanız işten bile değil.

Osmanlı'nın ilk yerleşim birimlerinden biri olan Mudurnu ise şehre inat dar sokaklarıyla birlikte yaşamanın en güzel örneklerini sunuyor. Komşusunun yüzündeki tebessümle güne başlayan ilçe halkı tarih kokan Arnavut kaldırımlı dar sokakları, kaplıcaları ve tarihi kalesiyle ziyaret edilesi bir diğer lokasyon.

Nasıl gidilir?
Göle İstanbul'dan gidenler Akyazı-Mudurnu çıkışına geldiklerinde otobandan çıkıp Kuzuluk kaplıcalarına doğru devam ediyorlar. Taşkesti beldesini geçtikten 8 km. sonra Sünnet Gölü tabelasından sağa dönüp tabelaları takip etmeleri yeterli. Ankara'dan gelenler ise Nallıhan üzerinden Mudurnu'ya kadar gelip oradan Göynük yoluna sapıyorlar. 11 km. sonra gördükleri Sünnet Gölü tabelası ziyaretçileri göle ulaştıracak yola çeviriyor.