Haberler

İç Mimarlık Sempozyumu'nda Güncel ve Sosyal Konular Tartışıldı

Tarih: 22 Ekim 2010 Yazan: Dilek Öztürk


Arkitera.com'un iletişim sponsorluğunu yaptığı 2.Ulusal İç Mimarlık Sempozyumu 20-22 Ekim tarihleri arasında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi'nde gerçekleşti. Sempozyumda, iç mimarlığın tasarımın temeli olup olmadığı, kadın-erkek ilişkilerinin tasarıma nasıl yansıdığı, mekanların geçmişi ve etkileri ile ilgili konular tartışıldı.

20 Ekim'de, Selçuk Üniversitesi iç Mimarlık ve Çevre Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Rabia Köse Doğan, "Geçmişin İzleri ile Oluşan Günümüz Mekanları" başlıklı bir konuşma yaptı. Doğan, mimarlık tarihinin aslında insanın tarihi olduğunu belirtti ve geçmiş dönemler içinde gelişen sanat akımlarının iç mekanlara nasıl yansıttığından bahsetti. Doğan, bu konuyu iki gruba ayırdığını söyledi. Bunlardan biri, işlevini kaybetmiş mekanların günümüz işlevlerine uygun olarak tasarlanıp yeniden kullanılması ve ikincisi de geçmişe ait izlerle oluşan mekan tasarımları. Doğan, 1. gruba örnek olarak Norman Foster'ın Hearst Tower binasını gösterdi. Bina, cephe tutma kavramı ile örtüşüyor ve yapının geçmişe ait dış kabuğu korunarak, iç mekandan yükselen cam strüktürle bir gökdelene dönüşüyor. Bu duruma ülkemizden iyi bir örnek de Esma Sultan Yalısı'na yapılan müdahale. Yalının dış kabuğu korunarak, iç mekanda şeffaf, yeni bir sistemle kullanıma açılmış oldu. Rabia Doğan, 2. gruptaki örnek mekanlara, Ross Lovegrove'un Vitra için tasarladığı İstanbul temalı banyo konseptini verdi. Doğadan ilham alınarak tasarlanan bu mekanda, teknolojiden yararlanılarak organik formlar yakalanmış. Lovegrove, bu banyo serisi ile, 2006 yılında Wallpaper dergisinde en iyi banyo ödülünü kazandı. Doğan, bu gruba bir diğer örnek olarak, Karim Rashid'in Art Deco esintileriyle hazırladığı tasarımlarını verdi.

Oturumun ikinci konuşmacısı Yard.Doç.Dr. Hale Gezer, "Mekanda Kadın-Erkek Hiyerarşisi" başlığı altında bir konuşma yaptı. Gezer, kadın ve erkek arasındaki dengelerin kamusal ve konut mekan organizasyonlarında nasıl etkili olduğundan bahsetti. Gezer, geçmişten bugüne kadar toplumların yaşamak için seçtikleri mekanlarda, kadın ve erkeğin bulunduğu köşelere, yerlere göre tasarımın nasıl değiştiğini vurguladı. Göçebe kültüründe özellikli alanlar kadınlara tahsis edilmiş. Bu durum Kuzey Afrika göçebelerinde de aynı şekilde yürümüş ve çadırın ayrıcalıklı bölgesi olan batı bölgesi kadınlara ayrılmış. Göçebe toplumlarda kadın, ailenin yönlendiricisi olmuş ve bu durum mekanlara da yansımış. Kadın ve erkek odalarının ayrımının Antik Yunan'da çıktığını belirten Gezer, yüksek sütunlu taş yapıların içinde bizdeki gibi haremlik selamlık bölgelerinin oluştuğunu vurguladı. Anadolu kültüründe de büyük konaklarda kadın ve erkeğin yaşama alanı ayrılmış, hatta erkek misafirlere ikram edilecek şeyler için, mekanda çeşitli düzenlemeler yapılmış. Salın ve mutfak arasında konulan döndürülebilir dolapla birlikte ikram edilecek yiyecek ve içecekler, kadınlar odaya girmeden misafirlere sunuluyordu.

Araştırma Görevlisi Duygu Karasakaloğlu ise, "Yok Mekanlarda Kaybolmak" başlığı altında bir konuşma gerçekleştirdi ve örnek olarak Mardan Palace'ı verdi. Karasakaloğlu, konuşmasnın başında, kaybolma, yön bulma, yön bulamama ve yok mekan kavramlarını açıkladı. Yok mekanları, kopuk, dağınık, akışkan, bağlantısız, kesintili olarak betimleyen Karasakaloğlu, bu mekanlara en iyi örnek olarak alışveriş merkezlerini verdi. Alışveriş merkezleri, bizi hayatın belirli bir döneminde, anında dış hayattan koparan, içinde yaptığımız faaliyetlerle geçici bir mutluluk sağlayan kopuk mekanlar olarak vurgulandı. Bir başka yok mekan olarak temalı otelleri veren konuşmacı, Mardan Palace otelinin aslında İstanbul'un bir minyatürü olduğunu ve görsel anlamda pek çok elemanı barındırdığını söyledi. Otelde yön bulma duygusunu kaybetmemiz biraz da spontane bir şekilde gerçekleşir ve yön bulma durumu önemsiz kalır.

Dr. Gözen Güner Aktaş ise, "Anadolu Kültüründe Rekreasyon Kavramı ve Rekreasyon Mekanları" başlığı altında bir konuşma gerçekleştirdi. Aktaş, rekreasyon mekanlarının tanımıyla başladığı konuşmasına Anadolu kültüründeki rekreasyon mekanlarıyla devam etti. Aktaş, Anadolu'da kahvehane mekanlarına yoğunlaşarak, rekreasyon alanalarının sosyal güvence sağladığını belirtti.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.