Aslında bu ödüle yabancı değiliz. Bu 14. Ağa Han ödülümüz. Daha öncesi kazanan 13 yapı arasında Turgut Cansever'in Bodrum'daki Ertegün evi ve Ankara Türk Tarih Kurumu binası, Ertan Çakırlar'ın Rüstem Paşa Kervansarayı onarımı, Nail Çakırhan'ın Akyada'daki evi, Sedat Hakkı Eldem'in Sosyal Sigorta Kurumu binası, Çelik Gülersoy'un Sultanahmet evleri, Behruz Çinici'nin TBMM Camii, Cengiz Bektaş'ın Antalya Olbia sosyal tesisleri, Han Tümertekin'in Çanakkale B2 evi gibi yapılar var. (Hepsini sayamadım, kusura bakmayın).
Olay, Türk mimarlığının nasıl bir atılım içinde olduğunu bir kez daha gösteriyor. Unuttuğum ve diplomasını sanki çöpe attığım güzel mesleğim adına gurur, kendi adıma ise üzüntü duydum!.. Umarım bu, hergün her yanında mimarların hiç karışmadığı binlerce yapı üretilen ülkemizde bir devrim yaratır. Bırakınız ücra köşelerdeki evleri, camileri, kamu binalarını... Ama sayın başbakanımız bile geçen gün Asya yakasında 'yeni bir Selimiye camii' yapılacağını açıklamadı mı?
Başbakanın, gerçekten de görkemli bir camiden yoksun olan bu yaka konusunda haklı ve iyi niyet sahibi olduğuna inanıyorum. Ama lütfen, yeni bir Selimiye veya Süleymaniye yapmaktansa, işi ünlü mimarlarımıza havale edip yepyeni ve farklı bir eser yaratmak çok daha iyi değil mi? Kopyacılık hiçbir sanatta desteklenen bir tavır değildir. Mimarlarımızı çok daha sık hatırlayalım, onları özgür bırakalım ve Yeni Türkiye'nin inşasında daha çok görev verelim.