19. yüzyılda Dolmabahçe Sarayı'nın önde gelenleri için inşa ettirilen Sıraevler, 2008'de lüks alışverişin adresi oldu ama çok kısa sürede değişen trendlerden nasibini aldı. Önce butikler tek tek kapandı. Sonra ilk açılan restoranlar semti terk etti. Bugün ise dünyaca ünlü galerilerin yer aldığı sanat merkezi olarak yeniden canlandı.

Akaretler-Sıraevler, tarihi boyunca İstanbul'da hep prestijin simgesi oldu. 19. yüzyılda sarayın önde gelen ağaları için inşa ettirilen tarihi yapılar, aynı zamanda Osmanlı İmparatorluğu'nun ilk toplu konut projesi olma özelliğini taşıyor. Bu tarihi konutlar 2008'de de İstanbul'un en havalı alışveriş sokağı olarak yeniden hayata geçmişti. Büyük bir şatafatla açılan Akaretler Projesi kapsamında, dünya devi birçok marka ilk kez Türkiye'ye teşrif etti. W Hotel, Michelin yıldızlı şef Jean-Georges Vongerichten'ın ünlü restoranı Spice Market, Marc by Marc Jacobs, Etro, Sergio Rossi, Tumi, Mandarina Duck... Hepsi bir bir Akaretler'deki yerini aldı. Ve kısa süre içinde semt, jet-set'in popüler alışveriş ve eğlence merkezi oldu.

BUTİK YERİNE GALERİLER
Ama lüks alışveriş merkezi olma durumu çok uzun süremedi. Butikler ardı ardına kepenkleri kapatmaya başladı. Chloe, Sergio Rossi, Lanvin... Hepsi bölgeyi terk etti. Belki de Avrupa'da sokakta alışveriş yapmayı seven yerli jet-set, İstanbul'da hâlâ AVM'leri tercih ediyordu. Garanti Bankası'ndan bölgeyi 70 yıllığına kiralayan Serdar Bilgili de hemen dümeni 'sanat'a çevirdi. Ve günümüzde Türkiye'nin Chealsea'si ya da Meatpacking District'i olarak da nitelendirebileceğimiz yeni hali için kolları sıvadı.

NELER VAR?
Sanat merkezi olarak yeniden yapılandırılan Akaretler'de artık Süleyman Seba Caddesi'nden Şair Nedim'e çıkan yol boyunca sanat galerileri yer alıyor. Bunlardan bir kısmı açık, bir kısmı da ocak sonunda açılacak. Ama bölgenin yüzde 100 faaliyete geçmesi mart sonunu bulacak. Sokağın en dikkat çeken galerisi kuşkusuz New York'un en ünlü sanat galerilerinden biri olan Paul Kasmin Gallery. Andy Warhol, David LaChapelle gibi sanatçıların eserlerinin de bulunduğu galeri, New York'tan sonra ikinci şubesini ilk kez Akaretler'de açtı. Şu an ünlü fotoğrafçı LaChapelle'in 'Documents of Desire&Disaster' sergisi devam ediyor. Üstelik ay sonuna kadar devam edecek sergi sadece Paul Kasmin Gallery'de değil, Autoban ve Galerist'in açılacağı binaları da kapsıyor. Şu anda açık olan bir diğer galeri ise Leyla Tara Suyabatmaz'ın sahibi olduğu Rampa Sanat Galerisi. Ali Güreli de çok yakında Alta Fine Art isimli bir çağdaş sanat galerisi açacak.

DİJİTAL SANAT MERAKLILARI İÇİN
Tüm dünyada çağdaş sanat yükselişte. Akaretler'de açılan galeri ve sergilere bakınca, bunun ne denli doğru olduğunu anlıyorsunuz. Özellikle dijital sanat ve fotoğrafa inanılmaz bir ilgi var. Aşkın Süzener ve Faik Kurşunoğlu'nun açacakları Artlimits de işte tam da dijital sanat meraklılarına hitap eden bir mekân. Burada yerli ve yabancı fotoğrafçıların limitli edisyon dijital baskıları yer alacak. Eski kiracı olan Can Hi-Fi ise pikaptan hoparlöre, plazmadan DVD kaydediciye kadar özel üretim ses ve sinema aletleri satan bir dükkân. Caroline Koç'un sahibi olduğu Haremlique'te ise nevresim takımlarından havlulara pek çok tekstil ürünü bulunuyor. Evlenmek isteyenler için çeyiz takımları da hazırlayan mağaza, dilerseniz özel siparişle tekstil ürünlerinin üzerine baş harfinizi de işliyor. Sevan Bıçakçı, 1930 Antik, Storks, GEN by Figen Özdenak ise Akaretler'de yer alan diğer mağazalar. Akaretler'deki otopark sorununu ortadan kaldırmak için hemen her yerde vale servisi bulunuyor. Aracını valeye teslim etmek istemeyenler için de çok katlı bir otopark inşa edilmiş. Kuaför ve manikür-pedikür salonu da ihmal edilmemiş. Özel masajlı koltuklarda profesyoneller tarafından manikür ve pedikür yapılan Pronail ve Bebek'ten de aşina olduğumuz saç tasarımcısı Yıldırım Özdemir de semtteki yerini almış.

EĞLENCENİN DE MERKEZİ
Geçtiğimiz yıl W Hotel'in lounge bölümünde yapılan çarşamba gecesi partileri çok eğlenceli geçmişti. Magazin basınında cemiyet hayatından tanıdığımız simaların bu partilerde çekilmiş fotoğraflarına rastlar olmuştuk. W ile Akaretler'deki yeme-içme ve eğlence hayatı, bu kez Emre Ergani'ye emanet edilmiş. Ergani eskiden W Kitchen'ın olduğu yere Emre Çapa ile birlikte Minyon isminde yeni bir bistro açtı. Sıcak dekorasyonu ve özgün müzikleriyle dikkat çeken mekânın mönüsü de Çapa'ya ait. Üstelik burada fiyatlar makul, yemekler yaratıcı.

Spice Market yerine ıstakoz ve steak
Dünyaca ünlü butikler Akaretler'i terk etti dedik. Bunlardan biri de maalesef Spice Market oldu. New York'un, Londra'nın en popüler restoranlarından Spice Market'ın açılışı şatafatlı olsa da, saltanatı uzun sürmedi ve kapandı. Şimdi onun yerinde Tolga Atalay'ın işletmesini yaptığı Frederick's Steak&Lobster var. Henüz resmi açılışını yapmayan mekân yine de her akşam dolu oluyor.

Kaldırım kafeleri
Paris, Milano, Roma... Tüm Avrupa'da kaldırım kafeleri popülerdir. Dışarıda ısıtıcı altında oturup, bir taraftan yemek yerken diğer taraftan cadde olup biteni izlemenin keyfi bir başkadır. Akaretler'de de bu yıl bol bol kaldırım kafesinde oturacağız gibi görünüyor. Kahve Dünyası, geniş bir alan kiralamış ve kaldırım peyzajı yapmış. Cafe Nero ve Murat Patavi'nin mekânı Der Die Das'ın da açık alanda masaları var.

Avusturya restoranı
Avusturya mutfağı da son yıllarda atakta. İstanbul'da gerçek bir Avusturya restoranı yoktu. Eskiden Maçka Oteli'nin içinde olan Schnitzel sayesinde gerçek şnitzele doymuştuk ama o da kapandı. Yelda-Dirk Wrudniczki çifti ise Ffine Restaurant Bistro adında bir Avusturya restoranı açma hazırlığında. Bir-iki güne kadar açılacak olan restoran da şnitzelde iddialı.

Şarap-peynir ve tapas
Akaretler'de bu üçlünün fırtınası esecek gibi görünüyor. Reşit Soley'in Corvus Wine&Bite'ı dışında Ergani'nin açacağı Wine Co. da şarap içip, atıştırmalık yemek isteyenlerin uğrak noktası olacak gibi. Bu arada Soley, Corvus Wine&Grill isminde ızgara et çeşitlerinin olacağı yeni projesini de hayata geçiriyor.

Çapa,her yerde
İzzet Çapa zaten Akaretler'in eski kiracılarından. Çapa'nın sazlı-sözlü ve dansözlü mekânı Al Jamal, yine aynı yerinde eğlendirmeye devam ediyor. Bu kadar eğlencenin arasında Yunan meyhanesi de unutulmamış. Erol Kaynar'ın sahibi olduğu Kalamata, meze eşliğinde, canlı müzik dinleyebileceğiniz bir yer.