Size sabun, çay, Vaseline getiren şirket Unilever, en yeşil merkez binasının inşasını tamamladı. Elbe Nehri üzerinde Hamburg'un HafenCity'de konumlanan yapı, ofis kompleksinden daha çok özelliğe sahip olup, Behnisch Architects tarafından yeni filizlenen kent çekirdeğinin uzantısı olarak tasarlandı. İçerisinde ziyaretçileri karşılayan büyük bir atriyuma sahip yapı, demokratik program çerçevesinde çalışanlara işbirliği ortamı sağlayabiliyor. Binanın dışı, nehri yarıp geçen şiddetli rüzgarın yönünü saptırmak için yeni model kaplama ile kaplı. LED iç mekan aydınlatmalarının etkisi ile günışığından oldukça fazla yarar sağlıyor ve 4x ile ısıtma - soğutma sisteminin enerji ayak izini kesmesini sağlıyor.

Unilever HQ'nun iç mekanı düşey kasaba şeklinde tasarlandı. Geniş atriyum boyunca çok kademeli birimler birbirleri ile bağlanıyor. SPA, mağazalar ve birinci kattaki kafe kamuya açılıyor, binanın kent ile sosyal bağı sağlanmış oluyor. Üst katlar, merkez atriyum etrafındaki geniş oturma alanları ile özel ve kamusal çalışma alanlarına bağlantı sağlıyor. Açık kat planı atriyumu, uyduyu çalışma birimlerine bağlamak amaçlı kullanıyor. Unilever'in 1.200 çalışanını işbirliği ortamıyla geliştirmek adına tasarlanmış olan şirketin son merkez binası, diğer standart ofis kulelerine göre daha sağlıklı bir ortam sağlıyor.

Binanın olağandışı ikincil kaplaması şeffaf paneller içeriyor ve kışın şiddetli rüzgarlarına karşı tampon görevi görüyor. Plastik kaplama, çift cam cephenin gösterişini gölgelemeden daha az maliyetli olarak tasarlandı. Bina ayrıca iç mekanın konforunu korumak amaçlı dondurulmuş beton zemin ve tavanları içeriyor.

Binanın iç mekanına ek olarak, özel sıva üstü LED'ler yer alıyor. Bu şekilde enerji kullanımını %70 oranında azalmış oluyor. Yapı içinde sürekli olan temiz havanın dolaşımı, gün boyu çalışanların enerjisini yüksek tutmaya destek oluyor. Projeye genel olarak bakıldığında, Avrupa'nın en sürdürülebilir ofis binası olma amacını hedefleyen Unilever'in talebini karşılıyor.