Haberler

"3. Köprü, İBB'nin Kendi Kendini İnkar Etmesidir"

Tarih: 26 Ocak 2011 Yazan: Dilek Öztürk
İstanbul'un korkulu rüyası 3. Köprü'yü yasal olarak kabul ettirebilmek adına gündeme gelen "1/25.000 Ölçekli İstanbul İli Kuzey Marmara Otoyolu Nazım İmar Planı" ve bu planın dayanağı olarak, 1/100.000 Ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı, plan uygulama hükümleri üzerinde yapılan değişiklikler, meslek odaları tarafından iptal talebiyle yargıya götürüldü. Dava ile ilgili olarak TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Harita ve Kadastro Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Makina Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi, Peyzaj Mimarları Odası İstanbul Şubesi, Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi ve Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi temsilcileri 25 Ocak'ta bir basın toplantısı düzenledi.

Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Kentleşme ve Planlama Komitesi üyesi Yıldız Uysal, çevre düzeni planının süreçlerinden ve süreç içinde 3. Köprü ile ilgili gelişmelerden bahsetti.

Mevcut onaylı 1/100.000 ölçeğindeki İstanbul Çevre Düzeni Planı pek çok açıdan yetersiz ve tartışılır olmasına rağmen, bütün boğaz geçişlerini kapıyor, 3. bir köprü önermiyor, hatta İstanbul için 3. Boğaz Köprüsü'nün bir tehdit, bir kabus olacağını savunuyor. 1/100.000 Ölçekli İstanbul Çevre Düzeni Planı onaylanıp askıya alındı ve askıdan indirildikten 3 gün sonra Kadir Topbaş 3. köprü ile ilgili açıklamalar yapmaya başladı.

100.000 Plan Bir Şehrin Anayasasıdır!
Çevre Düzeni Planı'nın bir nevi anayasa olduğunu dikkatle vurgulayan Uysal, bu planda gösterilmeyen ve planın tamamen karşısında olduğu 3. Köprü'ye, sadece bir plan notu eklenerek kılıf hazırlandığını belirtti. "Ölçek sebebiyle gösterilmeyen ulaşım projeleri alt ölçekli planlarda gösterilir," diyen plan notu da bunu açıklıyor. Planda 3. Köprü, "Kuzey Marmara Otoyol Projesi" altına sokuluyor.

3. Köprü'nün hiçbir şekilde önerilmediği, hatta bir tehdit olarak görüldüğü bu planı onaylayan zihniyet, şimdi de tam tersini yapıyor ve bir plan notuna dayanarak İstanbul'a üçüncü bir boğaz köprüsü yapılmasını destekliyorlar. Her şey bu ironide yatıyor.

İstanbul'da 3. Boğaz Köprüsü her açıdan tamamen hukuk dışı. Köprü güzergahı, şu an İstanbul için onaylı Çevre Düzeni Planı'nda, orman alanları, korunması gereken mutlak koruma alanları, su havzaları ve korunması gereken tarım alanlarından geçiyor. Geçen sadece güzergah. Buna ek olarak, yanında getireceği bağlantı yolları ve ardından gelişmeye başlayacak olan "yeni" yerleşim alanları, yükselecek nüfusu da beraberinde getirecek...

Onaylı İstanbul Çevre Düzeni Planı 3. Köprü için Ne Diyor?
Planın farklı bölümlerinde Kuzey Marmara'nın her açıdan özel bir konumda olduğu, İstanbul'un doğal yaşamı ve kaynakları açısından korunması gereken bir bölgesi olduğundan bahsediliyor. Burada hiçbir şekilde otoyol yapılaşmasına izin verilemeyeceğinin belirtildiği planın belirli bölümlerinde birtakım tanımlamalar da var:

- SWOT analizinde, 3. köprü "Tehditler" başlığı altında anlatılıyor.

- Planlama Kararları altında, kentin gelecekteki ulaşım sisteminin araçtan değil, yayalardan yana olması destekleniyor.

- Ulaşım kararlarının plan kararları ile uyumlu olarak geliştirilebileceği belirtiliyor.

- "Orman, su havzası gibi mutlak korunması gereken alanları tehdit edici gelişmelerden kaçınılmalıdır," diye bir plan notu bulunuyor.

- "Plan, plan notlarıyla birlikte bir bütündür, ayrılamaz," ibaresi ise her şeyi açığa koyuyor. Üzerinde 3. Boğaz Köprüsü'nün işlenmediği bir çevre düzeni planı var. Buna rağmen, sadece "ulaşım projelerinin alt ölçekli planlarda belirleneceği" plan notuna dayanarak, "sonradan" planın üzerinden geçirilen bu köprü güzergahı, tüm bu planlama sürecine aykırı düşüp, kendini komik düşürmüyor mu?

- Çevre Düzeni Planı'nda "Önemli Ekolojik Alanlar", "İşlevi Bozulmaması Gereken Alanlar" ve "Mutlak Koruma Alanları" olarak tanımlanan alanlardan, yine bu alan tanımlamalarını onaylayan ve altına imza atanlar tarafınca, sonradan 3. Köprü güzergahı "sentez" paftalarına işlenmiş! Bu sentez paftalarında, bu korunacak alan tanımlamalarının olduğunu da belirtmek lazım.

- Planda "İşlevleri Bozulmaması Gereken Alan" tanımı olarak, plan raporunda, İstanbul'un en önemli yaşam desteği olan bu su ve orman havzalarının kaynak ve biyolojik çeşitlilik açısından çok değerli olduğu belirtiliyor. Bu noktada Yıldız Uysal "İBB kendi kendini inkar ediyor," diyor.

Yük Taşımacılığının Raylı Sisteme Kaydırılması
100.000 ölçekli planda, yük taşımacılığının temel sorununun ağırlıklı olarak karayolu temelli sistemlerin kullanması olduğu belirtiliyor. Yük taşımacılığına uygun yeni demiryolu hatları oluşturulması ve limanlarla ulaşım ilişkisinin kurulması öneriliyor.

3. Köprü Nelere Malolacak?
1.453 hektar orman alanı yok olacak.

2,5 milyon ağaç kesilecek (Orman Bakanlığı'ndan alınan verilere göre).

Bunlar sadece yolun geçirilmesiyle olacak. Sonrası hesapta yok. Bağlantı yollarının da yapılmasıyla birlikte karşımıza Sultanbeyli gibi bir örnek çıkacak. 2. Köprü otoyolları hizmete girdikten sonra, bir köy konumunda olan Sultanbeyli'de nüfus kısa sürede %2.100 arttı. Sultanbeyli 1982'de daha çok tarla ve orman alanlarının olduğu bir yerken, bugün doğal eşiklere sırtını dayamış bir yerleşme.
Bu bize yaşayabileceğimiz başka örnekleri gösteriyor.

3. köprü ile ilgili her durum imar mevzuatına, anayasaya, kısacası hukuka aykırı.

Anayasanın 196. maddesinde, "Ormanları zedeleyecek hiçbir müdahale kabul edilemez," ibaresi var.

3. Köprü ayrıca, Boğaziçi Kanunu'na ve Avrupa Kentsel Şartı'na tamamen aykırı.

Daha sonra, İstanbul Şehir Plancıları Odası adına Çare Olgun Çalışkan, haritalar ve rakamlara dayanan görsel bir sunum yaptı.

1973 yılında ilk köprü yapılmadan önce, İstanbul'un mekansal yapılaşması denize paralel ve sınırlıydı. İlk köprüden sonra 1990'a kadar, yerleşmeler Boğaz sırtlarını zorlamaya başladı ve kuzeye ilerlemeye başladı. 2. Boğaz Köprüsü'nden sonra ise İstanbul plansız ve kontrolsüz bir şekilde büyüdü. Köprü, merkezden uzak alanların gelişmesini sağladı.

2. Köprü'den sonra, köprülerden geçen araç sayısı katbekat artarken, taşınan yolcu sayısında büyük bir artış görülmedi.

Bugün 3. Köprü güzergahı için, yapılan etüdlerde, bugün açıklanan güzergahın "en tercih edilmeyecek güzergah" olduğunu belirten Çalışkan, daha sonra İstanbul'un raylı sistemdeki payını diğer büyük başkentlerle karşılaştırdı. İstanbul %10 oranında kent içi raylı ulaşım sağlarken, Londra %72, Paris %87, Moskova ise %67'lik oranlarda kent içi ulaşım olarak raylı sistem kullanıyor.

Çalışkan, konuşmasını 3. Köprü'den sonra nüfus ve sosyal doku açısından ne gibi şeylerle karşılaşacağımızı anlaratak sürdürdü.

2023 yılı için hesapladıkları projeksiyon nüfusa göre, 3. Köprü ile birlikte yerleşime açılacak kentin kuzey alanlarında, 7,3 milyonluk bir nüfus belirecek. Yani, 2023 yılı için İstanbul'un nüfusu, 20 milyonu aşıyor. Yapılan diğer hesaplara göre ise, İstanbul'un kaldırabileceği rakam 16 milyon kişi.

Peki İstanbul'un sosyal dokusu ne olacak? Köprü ile birlikte dışarıdan da göç alacak kentte, çeper-merkez arasındaki ilişkiden bahsetmek neredeyse yersiz olacak. Rezidanslar ve kapalı sitelerle izole yaşamı öngörecek "orman içi" yerleşmeler ortaya çıkacak. 3. Köprü tamamen bu yaşam tarzını tetikleyecek nitelikte. Kıyı dokusu, özgün doku bozulacak. Acarkent, Göktürk, Çekmeköy gibi üst gelir grubuna hitap eden başka siteler ortaya çıkacak. Parçalı kopuk yaşamlar ve sosyal dengesizlikle karşılaşacağız.

Ekonomik anlamda ise karşımıza "iştahlı tehditlerin" çıkacağını belirten Çalışkan, şu anda bundan medet bekleyen insanların olduğunu söyledi. Köprü kararını alan siyasetçilerin ve büyük gayrimenkul şirketlerinin de bundan beklentileri var. Birtakım paravan şirketler altında, mekandan ekonomik anlamda kar sağlamak amacında olan pek çok kişi var...

4. Köprü?
3. köprü kentten çok kopuk. Bu güzergah, bu defa güney-kuzey yönünde gelişecek olan bir 4. Boğaz Köprüsü'nün habercisi de olabilir... Bu çok ciddi bir risk. Şu anda 3. Köprü'nün yapılmasının maliyeti, İstanbul için daha sağlıklı ulaşım alternatiflerinden çok daha fazla.

Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.