Haberler

Tüm dünya gözünü Japonya'ya dikti

Tarih: 17 Mart 2011 Kaynak: Birgün
Tarihinin en büyük depremini ve ardından gelen tsunamiyi yaşayan Japonya'da nükleer tehlike artarak devam ediyor, Fukuşima'daki nükleer santralde önce patlama oldu ardından yangın çıktı. Daiichi Nükleer Santralı'nın 2 numaralı reaktöründe meydana gelen patlamanın ardından 4 numaralı reaktörde çıkan yangın saatler süren çalışma sonucu söndürülebildi.

Japonya Başbakanı Naoto Kan, televizyondan halka seslendi ve radyasyon oranının tehlikeli bir şekilde arttığını duyurdu. Naoto Kan, "Santrala 20-30 kilometre yakın mesafede bulanan yurttaşlarımızdan bulundukları ev veya işyerinden dışarıya çıkmamalarını rica ediyorum" diye konuştu. Bölgedeki güvenlik çemberi 20 kilometreden 30 kilometreye çıkarılırken, radyasyon seviyesinin insan sağlığını olumsuz etkileyecek derecede olduğu belirtildi.

Japon hükümet sözcüsü Yukio Edano, meydana gelen patlama sırasında reaktörün koruma kabının zarar gördüğünü ancak delinmediğini açıkladı. Kaza anında meydana gelebilecek radyoaktif sızıntıları önlemek amacıyla reaktörü hapseden koruma kabının ilk defa zarar gördüğü duyuruldu. Reaktörü soğutmak için gerekli suyu pompalamakla görevli çalışanların dışındaki personel santralden tahliye edildi. Edano, bu seviyenin santralda yapılan ölçümlerde tespit edildiğini belirterek, tesisten uzaklaştıkça radyasyon düzeyinin de azalması gerektiğine dikkat çekti. Başbakan Kan da televiyondan yayımlanan açıklamasında, daha fazla radyasyonun yayılması riskinden söz etti. Japon haber ajansı Kyodo, ülkenin orta kesiminde bulunan başkent Tokyo ile kuzeydoğuda yer alan Fukuşima arasında bulunan İbaraki kentinde normal seviyenin üzerinde radyoaktivite tespit edildiğini aktardı. Daiichi Nükleer Santralı'nda hafta sonu 1 ve 3 numaralı reaktörlerde de patlamalar olmuştu. Patlamalarda 11 kişi yaralanmış, 7 kişi kaybolmuş ve 20'den fazla kişi radyasyona maruz kalmıştı. Şimdiye kadar nükleer sızıntı nedeniyle bölgeden 180 bin kişi tahliye edildi.

Richter ölçeğine göre 9 büyüklüğünde gerçekleştiği şeklinde düzeltilen deprem ve tsunami sonucu şimdiye kadar 2.400 kişinin öldüğü resmi makamlarca doğrulandı. Ancak tahminler bu sayının 10 bini geçebileceği yönünde.

Bir haftada Alaska'da...

Uzmanlar Japonya'daki nükleer santrallerin patlamasıyla oluşacak nükleer serpintinin, rüzgârların yardımıyla Pasifik Okyanusu'nu geçerek Birleşik Devletler'e ulaşabileceğini söylüyor.

Biliminsanları, nükleer reaktörlerde yaşanacak büyük boyutlu bir patlamayla oluşacak radyoaktif serpintinin küresel ölçekte bir felakete neden olabileceğini vurguluyor. Kötü senaryoya göre patlama sonrasında oluşacak radyoaktif bulutlar, güçlü rüzgarların da etkisiyle Pasifik Okyanusu'nu geçerek Japonya'dan 8 bin km. uzaktaki Birleşik Devletler'in batı sahillerine, hatta daha az bir olasılıkla da olsa tüm Birleşik Devletler kıtasına ulaşabilir.

Analizler Fukuşima nükleer reaktörünün patlamasıyla oluşacak radyoaktif bulutun bir haftada Alaska'ya 11 günde de Los Angelas'a ulaşacağını gösteriyor.

Ulaşacak radyoaktif serpintinin ne kadar ölümcül olacağı ise tartışmalı. Pek çok uzman, patlama sonucu oluşacak sızıntının büyük bölümünün kara tarafından soğurulacağı görüşünde. Ancak bu radyoaktif serpintinin hava ile taşınmayacağı anlamına gelmiyor. Şiddetli bir patlama ve uygun hava koşullarıyla radyoaktif serpinti okyanusları aşarak kıtalar ötesinde yaşayan insanların hayatını riske sokabilir.

Radyasyonun seviyesi artıyor

Uzmanlar halihazırda ölçülen radyasyon miktarının saatte 8.218 mikrosievert olduğunu açıkladı. İzin verilen yıllık seviye ise 1.000 mikrosievert! 250 kilometre uzaklıktaki başkent Tokyo'da da radyasyon seviyesinin arttığı ancak henüz insan sağlığı için bir tehdidin söz konusu olmadığı açıklandı. Soğutma sistemleri devre dışı kalan santralda, farklı reaktörlerde dört gün içinde üç patlama meydana geldi. Bir reaktörde de yangın çıktı. Bu yangında radyasyon sızıntısının oluştuğu tahmin ediliyor. Kyodo ajansı santralın güneyinde radyasyon seviyesinin yükseldiğini duyurdu.

250 kilometre uzaklıktaki başkent Tokyo'da da radyasyon seviyesinin arttığı ancak henüz insan sağlığı için bir tehdidin söz konusu olmadığı açıklandı.

Santralda reaktörlerin soğutulması için zamana karşı yarış veriliyordu. Japon Atom Enerjisi Kurumu, son patlamada iki numaralı reaktörü barındıran kazanın hasar görmüş olabileceğini açıkladı.

Uzmanlar uzun süre soğutma suyu verilememesi halinde yakıt çubuklarının zarar görebileceğini bunun da erime riskini artıracağını belirtiyorlar. Erime reaktör çekirdeğinden radyasyon sızıntısıyla sonuçlanabiliyor.

Uzmanlar 1980'lerdeki Çernobil ölçeğinde bir nükleer felaket olasılığının düşük olduğunu, çünkü Fukuşima santralındaki reaktörlerin daha yüksek bir güvenlik standardına sahip olduğunu söylüyor. Fakat Birleşik Devletler, sahilden 160 kilometre uzakta düşük düzeyde radyasyon tespit edilmesi ardından, bölgede bulunan bir uçak gemisini geri çektiğini bildirdi.

Japonya gerçekleri kamuoyundan gizliyor mu?

İngiltere basınından Guardian gazetesinde yer alan bir habere göre, bazı bağımsız nükleer uzmanları Japon yetkililerin açıklamasına şüpheyle yaklaştıklarını belirtiyor.

Geçmişte vukuatları var

Greenpeace çevre örgütü tarafından, deprem ve tsunami felaketleri ardından patlama yaşanan nükleer tesisle ilgili rapor hazırlamakla görevlendirilen John Large adlı uzman, radyasyon ölçümlerine ulaşamadıklarını belirtiyor.

Large, soru işaretlerini şu şekilde açıklıyor, "Japon hükümetinin eylemleri, açıklamalarıyla çelişiyor. 180 bin kişiyi tahliye ettiler ama hiç radyasyon yok diyorlar. Radyasyon sızıntısı olabilir. Çernobil'de de öyle olmuştu. Önce ilk başta biraz problem var demişlerdi, sonra facianın gerçek boyutları ortaya çıktı."

Guardian gazetesi, Wikileaks'in sızdırdığı belgelere dayanarak, Japon hükümetinin geçmişte nükleer kazaları gizlemekle suçlandığını aktardı.
Takvim
<<Haziran 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
    1 2 3 4 5
6 7 8 9 10 11 12
13 14 15 16 17 18 19
20 21 22 23 24 25 26
27 28 29 30      
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.