Atatürk Üniversitesi (AÜ) Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi Prof.Dr. İhsan Bulut, Türkiye'nin bir yüzen ada cenneti olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Bulut, AÜ Kültür Merkezi'nde "Türkiye Yüzen Ada Araştırmaları ve Türkiye'nin Yüzen Adaları" adlı konferansta, ülkede bulunan yüzen adalar ile ilgili değerlendirmede bulundu.

Türkiye'nin doğal güzelliklere sahip bir ülke olduğunu ifade eden Prof. Dr. Bulut, Bingöl, Adıyaman, Denizli, Erzincan, Rize, Samsun ve Erzurum gibi illerde bulunan yüzen adaların mevcut doğal ortamlarında korunması gerektiğini belirtti.

Prof. Dr. Bulut, yüzen adaların bulunduğu yerlerde halkın adaları farklı isimlerle nitelediğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:

"Türkiye'de yüzen adaları bilim camiası bilmiyordu ama yerel nüfus biliyordu. Ülkemizin çeşitli yörelerinde yüzen adalar farklı isimlerle anılıyor. Akşehir Eber Gölleri'ndeki yüzen adaya 'Giden Ada' demişler. Başka yerlerde Hopa, Hopal, Saz, Sazak gibi isimler de verilmiş. Bunların hepsi bu adaların hareketli olduğunu gösteriyor. Rize'de yüzen adaların adına 'Post veya Posti' diyorlar. Yani vücutla ilgisi kalmamış bir deriye post denir. Onun vücutla irtibatı kesilmiştir. Türk insanın yerlere ad, coğrafi manzaralara isim koymasındaki başarısına her zaman hayranım."

Yüzen adaların yeterince tanıtılamadığını söyleyen Prof. Dr. Bulut, şu görüşlere yer verdi:

"Türkiye'de yüzen adalar yeterince tanıtılamamış. Yüzen adalar biyolog ve zoologlarca çalışılması gereken konulardır. Tanıtılması ve turizme açılması önemli ama korunması ve sürdürebilirliği daha da önemlidir. Ülkemizin bir yüzen ada cenneti olduğunu kabul etmemek imkansız. Ben dahasının olacağını zannediyorum. Yüzlercesine erişeceğiz. Bu bağlamda, yüzen adalar artık coğrafya konuları arasında yer almalı ve sözlüklerde anlam ve önemine vurgu yapılmalıdır. Buna benzer çalışmalarla ülke genelinde öğretmen olan coğrafyacıların da bu çalışmalara hız vermeleri lazım."