Eczacıbaşılar'ın İstanbul Modern'i, Sabancılar'ın Picasso sergisi derken Türkiye'nin köklü aileleri kültür-sanat hayatında da yarışıyor. Koçlar da şimdi modern sanat müzesi kurmak için harekete geçti.
Modern sanata ilginin artmasıyla Koçlar da farklı bir projenin startını verdi. Koç Vakfı Genel Müdürü Erdal Yıldırım, geniş bir müze kompleksi için tarihi yarımadada yer aradıklarını söylüyor.
Modern sanat müzesi rekabeti kızışıyor
Son zamanlarda Türkiye'nin zengin ve köklü aileleri açtıkları müzelerle modern sanat konusunda adeta yarışıyor. Sadberk Hanım Müzesi'nde yeni bir sergi açan Koç Ailesi de yapımı 2007 yılında bitecek yeni müze kompleksi için yer arıyor.
İstanbul'da kültür ve sanat alanında büyük bir hareketlilik yaşanıyor. Neredeyse her gün yeni bir resim ve heykel sergisi açılışı yapılıyor. Sergilere olan ilgi ise gerçekten görülmeye değer. Türkiye'nin en zengin ve köklü aileleri de sanat faaliyetleri konusunda neredeyse yarışa girdi. Eczacıbaşı ailesinin kültür ve sanat hayatımıza katkıları yadsınamaz. İstanbul'a kazandırdıkları modern sanat müzesi sanatseverlerin akınına uğruyor. Sabancı ailesi de son günlerde önünde kuyruklar oluşan "Picasso" gibi önemli bir sergiyi İstanbulluların ayağına getirdi.
Merkeze Taşınıyor
Koç Ailesi de yakın bir zamana kadar Türkiye'nin ilk özel müzesi olan Sadberk Hanım Müzesi ile tarih ve sanata verdiği değeri kanıtlamıştı. Ancak onlar da Türkiye'de modern sanat konusunda yaşanan gelişmelerden geri kalmak istemedikleri için Anadolu'nun tüm dönemlerini de kapsayan geniş bir müze kompleksi inşa etmek için kolları sıvamış. Koç Vakfı Genel Müdürü Erdal Yıldırım, Sarıyer'deki Sadberk Hanım Müzesi içindeki eserlerin de bu yeni komplekse taşınacağını söylüyor: "Uzun yıllardır planlıyorduk bunu ancak Sevgi Gönül'ün vefatından sonra daha da yoğun bir şekilde tartışmaya başladık. Müzeyi şehir merkezine yakın bir yere taşıma isteğimiz var. Ama buradan taşınma kararı almak da çok kolay değil. Çünkü bu müze Koç ailesi için gerçekten büyük bir öneme sahip. Ancak daha büyük bir müze düşünülüyor artık. Şu an kabaca bir konsept çalışması yapılıyor. Bunun için yer arayışına geçtik önce. İlk başlarda hazır bir bina alıp müze yapma düşüncemiz vardı. Ama mükemmel bir şey bulamadık. Bu yüzden yeni bir bina inşa etme kararı aldık. Şimdilik İstanbul'un tarihi yarımadası civarında bir yer düşünüyoruz. Bu araziye yapılacak bina da en az içindeki eserler kadar iddialı olmalı diye düşünüyoruz. Bu yüzden dünya çapında bir mimarla çalışmak istiyoruz. Müzenin arkeolojik açıdan bakıldığında eksiksiz olması gerekiyor. Yani seramik dendiği zaman bu eserler kronolojik bir sırayla ilk tarihlerden alınıp günümüz çağdaş eserlerine kadar getirilecek. Çağdaş sanat eserlerine de önem vermek istiyoruz çünkü." İstanbul'da önemli bir açığı kapatacak gibi görünen bu müzede İlk Çağ'dan, günümüze kadar geniş bir yelpazedeki eserler bir arada görülebilecek. Erdal Yıldırım, müzenin olasılıkla 2007 yılında biteceğini söylüyor.