
GazetePARC, Akşan Yapı'nın geliştirdiği, Teğet Mimarlık'ın imzasını taşıyan, tamamlandığında Türkiye'nin ilk BREEAM sertifikalı yaşam alanı olacak, İzmir'in ilgi çeken projesi 35.Sokak'a ziyarette bulundu. 3 ay içinde inşaası tamamlanan, 19 müstakil ev ile donanmış ilk sokağını ve örnek evleri gezdi. 200 milyon TL'lik maliyetle hayata geçirilen proje, yalınlığın çarpıcılığını yansıtıyor.
30 yıllık geçmişe sahip olan Akşan Yapı, 99 depremi sonrasında depreme karşı etkin çözümler üretmek üzere yola çıkmış. 2000 yılında önemli bir atılım gerçekleştiren Akşan Yapı, hafif çelik yapı sistemlerine yönelik üretime geçerek bugüne kadar yurtiçi ve yurtdışında 2 milyon metrekarelik inşaatı başarıyla tamamlamış. Hafif çelik yapı sisteminin avantajlarını sıralayan Akşan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şimşek, betonarme yapıdan 14 kat daha hafif olduğu bilinen çelik yapıların, endüstriyel ortamda kontrol edilerek üretilmesine ve sahada monte edilme özelliğine sahip olmasına vurgu yapıyor.
Güvenli, Ekonomik ve Çevreci
Sürdürübilirliğin önem kazandığı ve bu konuda farkındalığın arttığı bir ortamda hafif çelik yapılar güvenli, ekonomik ve çevreci olmaları ile gayrimenkul geliştiricileri ve inşaat firmalarına önemli artılar sunuyor. Diğer yapı malzemelerine nazaran üst düzeylerde geri dönüşüm özelliğine sahip olan çelik malzemeesinden yapılmış bir binanın ömrü 200 yıl civarında.
Avrupa'daki 3 büyük üretimden tesisisinden birine sahip olduklarının altını çizen Akşan Yapı Yönetim Kurulu Başkanı, günde yaklaşık 9 evi ürettiklerini belirtiyor ve ekliyor: "Çelik yapılardan yapılan projeler 3 kat hızlı bir şekilde inşa ediliyor, sürecin hızlanması ile istihdam ettiğiniz personel daha az sürede işi tamamlıyor."
Yatay ve Samimi Bir Apartman
35. Sokak projesi, kapıdan çıktığınızda sokağın içinde kendinizi bulduğunuz samimi bir yaşamı vaad ediyor. Müstakil yaşamın lüksünü en ekonomik şekilde hayata geçiren proje villa havasından uzak ve 2 km uzunluğunda yatay bir apartmanı andırıyor. Şimşek, "Mimarımız Mehmet Kütükçüoğlu'na farklı bölgelerde tekrarlayabileceğimiz, yalınlığı yansıtan ve gerçek olmayan şeylerin içine nüfus etmediği bembeyaz bir proje tarif etmiştik" diyor.
Projenin en büyük artılarından biri ise motorlu araçlara rastlamamanız çünkü 35.Sokak'ın altı 2 km'lik üstü kapatılmış yol ve otopark alanı.
"Evleri Mum Işığında Isıtmak İstiyoruz"
Çevreci bir proje olmak hedefiyle yola çıkılan 35. Sokak projesinde gri atık su tesisatı mevcut. Evleri mum ışığında ısıtmak iddiasını taşıdıklarını söyleyen Şimşek, "Türkiye'de şu an inşaat sektöründe yalıtım denildiği zaman akla ilk mantolama geliyor. Aslında yalıtım ve çevrecilik mimari tasarımla başlar. 35.Sokak'ta her evin sadece 2 cephesi var, evlerin sağ ve sol duvarları ortak. Bu çok önemli bir yalıtım tipi. Teknik olarak bakacak olursanız ise çelik profillerin aralarının boş olması, bize istediğimiz nitelikte yalıtım yapma imkanı sunuyor. Buradaki ısıtma - soğutma sistemleri hava kaynaklı ısıtma pompaları ile yapılıyor yani doğalgaz kullanmıyoruz" diyor.