Sulukule; daha Sultanahmet - Ayasofya turizm merkezi olmamışken, turistik rehberlerde adı geçen ve yerli ve yabancı turistlerle dolup taşan, UNESCO Dünya Mirası listesindeki İstanbul’un yine bu kapsamda yer alan sur ve çevresinin sadece fiziksel değil, var olan sosyo - kültürel yapısı ile de korunması gerektiği belirtilen bir yer. 1969’larda kurulan Sulukule Derneği'yle 1. Uluslararası Çigan Festivali'ni yapan ve Turizm Bakanlığı’nın burayı olduğu gibi koruyalım dediği, vaktiyle yaklaşık 300 müzisyenin çalıştığı ve buna bağlı bir çok aile ve kişinin bu bölgeden geçindiği ve bugün İstanbul’un bir çok köşesinde yitirilen mahalle hayatının izlerini taşıyan ve bugün de hala süren ender yerleşimlerden biri.

Dünyadaki ilk Roman Yerleşimi oluşu ile uluslararası bir öneme de sahip olan Sulukule bugünlerde Kentsel Yenileme Projesi adına bir yıkımın ve yok oluşun eşiğinde.

Neslişah ve Hatice Sultan Mahalleri'nde oturan 3.500 Roman, (759 hak sahibi ve hissedar 303 kiracı) Kasım 2005'ten beri İstanbul' da tarihi Sulukule olarak bilinen 1.000 yıllık tarihi mekanlarından Fatih Belediyesi tarafından tahliye edilmekle karşı karşıya.

Bakanlar Kurulu tarafından 5366 sayılı yasaya dayanarak ve "Önce İnsan" sloganıyla başlayan Kentsel Yenileme Projesi’nin, ne yasanın hazırlanması, ne karar aşamasında, ne de uygulamaya geçişte hiçbir fikirleri sorulmadığı gibi 13 Aralık 2006 tarihinde de Sulukule için "Acele Kamulaştırma Kararı" çıktı.

Sulukuleliler “Acele kamulaştırmanın iptaline karşı” Danıştay Başkanlığı’na gönderilmek üzere İstanbul İdare Mahkemesi Başkanlığı'na Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi Avukatı ile yürütmenin durdurulması talebiyle dava açtı. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi’nin de müdahil olduğu bu davaya, bir çok sivil toplum kuruluşu ve bölge halkı da müdahil olmaya devam ediyor.

Bu süreç devam ederken henüz onaylı bir yenileme projesi de ortada yokken, Fatih Belediyesi bazı evlerin yıkımına başladı bile. Hatta bu evlerden biri de mülkiyeti ve tapusu belediyede olmayan bir ev sahibine ait. Kendisine haber verilmeden içindeki eşyalarıyla birlikte yıkıldı.Ve ardından yanlışlıkla olduğu açıklandı.

İşte Tüm Bu Nedenlerle
Sulukuleliler'in katılımını öngören, fikirlerini, ihtiyaçlarını dikkate alan katılımcı bir kentsel planlama yaklaşımı, sulukule halkının hatıralarının, ninelerinin, dedelerinin ve tüm atalarının mezarlarının bulunduğu semtte kalmaları, İstanbul’u İstanbul yapan değerlerin, özgün ve farklı sosyo-kültürel yapıların sürdürülmesi ve geliştirilebilmesi, yerel gerçekliği güçlendirmek ve görünür kılmak, bölgeyle ilgili tüm paydaşlara, bölge halkının da içinde olabileceği yaratıcı ve sürdürülebilir bir gelecek vizyonu çizebilmek ve pozitif bir yaklaşımla Sulukule’ye teğet geçen tüm alan ve konuların ele alınabilmesi için,Sulukuleliler, sivil toplum kuruluşları, sanatçılar, müzisyenler, mimarlar, sosyologlar, şehir plancıları, akademisyenler ve gönüllüler, artık İstanbul’da bir şeylerin değişmesi için harekete geçiyorlar.

Yıkıma çok az kala Sulukule'ye ve Sulukuleliler’e desteğin arttırılması için 24 Mart'ta duyurusu ve açılışı yapılacak "40 Gün 40 Gece Sulukule" etkinliklerine ve dayanışmasına isteyen herkes katılabilecek.

Nisan’da başlayacak etkinlikler Mayıs ortasına kadar Sulukule, Beyoğlu ve üniversitelerde gerçekleşecek. Etkinlik ayrıntısına blog sayfasından ulaşılabilir.