Haberler

Koordinasyon eksikliği var

Tarih: 25 Haziran 2009 Kaynak: Yeni Asır Yazan: Murat Şahin
Kemal Çolakoğlu, 35 yıllık sanayici geçmişi ve yüreği İzmir için atmış bir işadamı kimliği ile kent için her zaman proje üreten bir isim. 35 yılda İzmir'de pek çok olaya tanık olmuş, Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda (EBSO) uzun yıllar süren görevleri ve 8 yıldır sürdürerek tamamladığı Ege Genç İşadamları Derneği (EGİAD) Danışma Kurulu Başkanlığı unvanı ile hep kent için kafa yoran bir işadamı oldu. İş dünyasında edindiği tecrübeleri Başkanlar Kurulu üyesi olarak hep İzmir'in geleceği için kullandı. Birçok işadamı arkadaşının da dert ortağı, ya da ağabeyi olarak yol gösterdi.

Uzlaşmacı kimlik
Her zaman uzlaşmacı kimliği ile ön plana çıkan Çolakoğlu, bütün bu özellikleri ile duayen işadamları koltuğuna da oturmasını bildi. Bu nedenle yazı dizimizde kendisinin de görüşlerine yer vermeyi ihmal etmedik. 1950 yılında İzmir'de doğan Çolakoğlu, birkaç yıllık ayrılık dışında kentten hiç ayrılmamış bir işadamı. Biraz ayrı kalsa kentini özleyen gerçek bir İzmirli... Dünyada değişim rüzgarlarının estiği 1968'li yıllarda ODTÜ'de Metalürji Mühendisliği okuyan Çolakoğlu, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nda mühendis olarak iş yaşamına atıldıktan sonra 1975 yılında bugün hala yaşayan Plasmet şirketini kurdu. 35 yıllık iş dünyası geçmişi olan Çolakoğlu, EBSO'da Meclis Başkanlığı başta olmak üzere birçok görevde bulunurken, 2001 krizinin yaşandığı dönemde de 5 yıl TOBB Sanayi Odaları Konsey Başkanlığı görevinde bulunarak sanayicilerin çektiği sorunlara yakından tanık oldu.

Birlik önerisi
Oturduğu koltuklardan da zamanında kalkmasını bilen Çolakoğlu, bu tavrıyla da iş dünyasına örnek oldu. İzmir'de genç işadamlarının 'Kemal Abisi' olmayı başaran Çolakoğlu ile İzmir üzerine güzel bir sohbet yaptık. Sohbetimizde İzmir'in geleceğinde marka şehir olmaktan başka şansı bulunmadığı fikri ön plana çıkarken, Çolakoğlu İzmir'in geri kaldığı söylemlerine de çok kızıyor. İzmir'in sadece hak ettiği yerde olmadığı görüşünü savunan Çolakoğlu, bunun da ortadan kaldırılması için İzmir'i yöneten bütün kesimlerin İzmir hedefinde birleşerek pek başarılamayan koordineli bir çalışma yapmalarını öneriyor.

Lokomotifiz
Sohbetimizin başında "İzmir'i nasıl değerlendiriyorsunuz?" diye sorduğumuz Çolakoğlu, kenti bir çok alanda Türkiye'nin lokomotifi olarak değerlendirdi. İzmir'in 8 bin yıllık bir liman kenti olduğuna vurgu yapan Çolakoğlu, şunları söyledi: "İzmir 8000 yıllık bir liman kenti ve bugün 3,5 milyon nüfusuyla, 8 bin yıllık ticari bir kültürü olan, kenti çevreleyen 20 organize sanayi bölgesi ile, demir-çelikte, tekstilde, elektronikte, metal eşyada Türkiye'nin lokomotifi durumunda."

Kıyaslama yanlış
İzmir'in geri kaldığı görüşüne ise katılmadığını ve bu konuda yanlış şehirlerle kentin karşılaştırıldığını savunan Çolakoğlu, ekonomik gücüyle İzmir'in Türkiye'nin ikinci büyük kenti olduğunu belirtiyor. İstanbul Sanayi Odası'nın 500 ve Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin 100 sıralamasında İzmir'in bulunduğu konumun net bir şekilde görüldüğünü ifade eden Çolakoğlu, "İzmir nüfus yoğunluğu bakımından Türkiye'nin üçüncü büyük kenti. Ama ekonomik değerlendirme yaptığımızda 2. sırada yer alıyor. Ben İzmir'in hak ettiği yerde olmadığı tezine saygı duymakla birlikte, geri kaldığı görüşüne katılmıyorum. Bunu söylemek en azından, İstanbul ve Ankara hariç, geri kalan 78 kente ayıp olur. Anadolu gelişmektedir, bu memnuniyet vericidir. Bütün gelişmişliklerine rağmen, Antalya'yı, Denizli'yi, Bursa'yı, Adana'yı, Gaziantep'i, Eskişehir'i İzmir'le kıyaslayamazsınız" diye konuşuyor.

Ege'nin Davos'u
İzmir'in nasıl sanayi merkezi ve dünya kenti olabileceği sorumuza ise Çolakoğlu üç kelime ile yanıt veriyor "Tanıtımıtımıtım." Bunun için de kentte bol bol fuarlar, sempozyum ve uluslar arası organizasyonlar yapılması gerektiğine dikkat çeken Çolakoğlu, yapılabilecekleri ise şöyle sıralıyor: "İzmir İktisat Kongresi yıldönümleri Ege'nin Davos'u haline getirilmeli. Mermer fuarında yakaladığımız başarıyı, yılda 6 değişik konuda aynı başarıyı gösterecek yeni ihtisas fuarları ile yakalamamız gerekiyor. İKSEV'in düzenlediği İzmir Kültür ve Sanat Festivali'nin tüm kentçe mutlaka desteklenmesi şart. Unutulmaması gereken, bugün dünyada Barcelona'yı Barcelona yapan en belirgin özellik futbol takımıdır. Sadece Türkiye Süper Ligi'nde değil, Avrupa klasmanında oynayacak futbol takımı oluşturmak, valilikten belediyeye, sivil toplum kuruluşlarından, tüm meslek kuruluşlarına ve sokaktaki vatandaşa kadar herkesin görevidir."

Çözüm Diyalog
İzmir'i yönetenlerde de en büyük sorun olarak koordinasyonsuzluğu gördüğünü vurgulayan Çolakoğlu, Büyükşehir ile ilçe belediyeleri arasında büyük bir koordinasyonsuzluk olduğunu ifade ediyor. Bu nedenle detay sorunların çözülemediğini açıklayan Çolakoğlu, "İzmir temizlenmeye devam eden körfezi, düzenli akan kullanma suyu, toplanan çöpleri, devam eden hafif raylı sistemi, yatırımı devam eden doğal gaz dağıtımı ile gecikerek de olsa, temel alt yapı yatırımlarını çözüyor. Bununla birlikte, koordinasyonsuzluk, vatandaşın günlük yaşamını basit nedenlerle zorlaştırıyor. Kenti yönetenler, başta muhtarlar olmak üzere, her türlü diyalogu çok daha fazla geliştirmelidirler" diyor.

Tanıtıma öncelik
Kentin birinci önceliğini tanıtıma verilmesi gerektiğini ve İzmir'in mutlaka marka kent yapılması gerektiğini ifade eden Çolakoğlu, en geç 10 yıl içinde ise modern bir kent olabilmek için kentsel dönüşümün mutlaka tamamlanmasının şart olduğunu söylüyor. Kent içi turizminin geliştirilerek, şehre gelen turistlerin 1 yada 2 gece konaklayacakları bir cazibe oluşturulmasının önemini vurgulayan Çolakoğlu şu önerilerde bulunuyor: " Kordon, Pasaport, Konak, Kemeraltı, Agora, Hisarönü, Efes Oteli arkası Sevgi Yolu, Gazi İlkokulu arkası yürüyüş yolu ve Alsancak Çarşısı, tekrar Liman şeklinde bir yürüyüş yolunu düzenlenmeli. Kadifekale de iyi bir düzenleme ile cazip hale kavuşturulmalı. Devlet yatırımı olmakla birlikte, İstanbul-İzmir otoyoluna sahip çıkıp, takip etmeliyiz. Ayrıca İzmir-İstanbul arasını 5 saatte gidilebilecek hızlı bir deniz ulaşımını da ihtiyacımız var. Bir de İzmir-Ankara hızlı tren projesinin de tamamlanmasını kentimiz için çok önemli."

İstikrar lazım
Türkiye ekonomisine de değerlendiren Çolakoğlu, ülke ekonomisinin sağlam bir yapıya kavuşması için tek şartın istikrar olduğunu belirtiyor. Türkiye'de gündemin değişmez birinci maddesinin her zaman ekonomi olmasının altını çizen Çolakoğlu, "Ekonominin birinci maddesi üretim ve yatırım olmalıdır. Yatırım, bölgesel ve sektörel olarak ele alınmalı temel hedef ülkede işsizliğin önüne geçmek olmalı. Bürokrasi sıfırlanmalı, yatırımcıya rakip ülkelerin ulaşamayacağı kolaylıklar sağlanmalıdır" diye konuşuyor.

Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.