Haberler

Planlı Geçmişten Plansız Geleceğe

Tarih: 13 Ekim 2009 Derleyen: Derya Yazman
Ankara'nın 13 Ekim 1923 yılında başkent oluşundan bu yana kentte Cumhuriyet Dönemi'nin yansımaları ile dönüşümler gerçekleşti. Kentin daha sağlıklı ve düzenli gelişimi için birçok imar çalışması yapıldı, yarışmalar düzenlendi.

Ankara'nın başkent oluşundan bu yana yapılan imar çalışmalarını şu şekilde özetlemek mümkün:

1. 1924 -1927 Dönemi,

2. Jansen'in Ankara İmar Planı,

3. R.Uybadin - N.Yücel Ankara İmar Planı,

4. Ankara Nazım İmar Bürosu.

1. 1924 -1927 Dönemi İmar Planlama Çalışmaları
Ankara 1923 senesinde başkent olduğu zaman harap durumda, bakımsız ve nüfusu 20.000-25.000 civarında bir kentti. 8 yıl öncesindeki büyük yangın kentin yarısından fazlasını yok etmişti.

Ankara başkent olduktan sonra nüfusu, özellikle de memur sayısı hızla artmaya başladı. Yangın nedeniyle önemli ölçüde konut kaybına uğramış olan kentte, nüfusun barınma ihtiyacı karşılanamadığından ortaya bir konut sorunu çıktı.

Cumhuriyet yönetimi, konut sorununu ve buna bağlı olarak Ankara'yı imar etme işini 16 Mart 1924 tarihli 417 sayılı yasa ile kurulan Ankara Şehremaneti (Belediyesi)'ne verildi.

Kentin imarına önce eski şehri düzelterek, başlıca sokakları genişleterek, kerpiç evlerin yerine sağlam binalar yaparak, yangın yerlerini de park alanlarına dönüştürerek başlanılması düşünüldü.

İlk planlama çalışmaları olarak Alman şehirci Heussler'e iki plan yaptırılır. Ankara Şehremaneti'nin 1927 yılında Eski ve Yenişehir için Heussler'e Lörcher Planı olarak iki plan yaptırdığı, Eski şehir planının ise konut sorunu nedeniyle bina inşa edilmesi zorunluluğundan dolayı kabul edildiği söz konusu.


Lörcher Planı, 1924

Dönemin önemli yasalarından birisi de 24 Mart 1925 tarihli 583 sayılı "istimlak" (kamulaştırma) yasası. Yasa'ya göre, eski Ankara'nın imarı yerine, burası ile Çankaya arasına yeni bir mahalle kurulması öngörüldü. Kamulaştırma bedeli rayiç değer değil, 1915 yılındaki tapuda kayıtlı değerin 15 katı olarak belirlendi. Kurulması öngörülen yeni mahalle için gerekli olan arazinin dörtte biri sahiplerine, geri kalanı da belediye adına kamulaştırıldı.

Bu dönemdeki bir diğer önemli önemli çalışma ise, 22 Mayıs 1926'da 844 sayılı yasa ile inşaat işleri için kredi verecek ihtisaslaşmış bir banka olarak Emlak ve Eytam Bankası'nın kurulması.

2. Jansen'in Ankara İmar Planı
1927 yılında Ankara Belediyesi kent için daha esaslı bir plan elde etme girişimlerine başlar. 1928 yılı içinde, Berlin Kent Planlama Yarışması'nı kazanmış Prof.Dr. Herman Jansen, yine bir Alman şehirci Prof. M.Brix ve Fransız Hükümeti başmimarı Prof. Jausseley arasında Ankara Nazım İmar Planı için sınırlı bir yarışma açıldı. Yarışmacılara verilen çeşitli hedefler arasında kentin 50 yıl sonraki nüfusunun 300.000 olacağı varsayımı da bulunmaktaydı.

Yarışmanın sonucunda Atatürk'ün uygun gördüğü Jansen'in planı uygulanması için seçilir. Yarışmanın sonuçlanması ile kentin imar işini yürütecek Ankara Şehri İmar Müdürlüğü kurulur. Jansen'in hazırladığı imar planı 23 Temmuz 1932 tarihinde onaylanarak yürürlüğe girdi.

Jansen "Bahçe şehir" yaklaşımı ile eski dokunun sanatsal değerlerine önem verildi. Kale'nin kentin tacı gibi her yerden görünebilirliği sağlamaya çalıştı, eski ve yeni kent dengesini kurdu ancak eski kent için bir koruma planı yapmadı. Geleneksel dokuyu korumaya yönelik bir duyarlılık olmasa da doku içindeki imar hareketlerinde belli bir ölçünün aşılmaması çabası, mevcut yapı düzeninde bir koruma sağladı.

Jansen'in imar planı ile Ulus- Çankaya aksı önemli ölçüde belirlendi. Aks üzerinde Gençlik, Kızılay ve Güven parkları ile Bulvar üzerindeki yeşil şeritlerden, Kızılay- Çankaya arasındaki bol ağaçlı parsellerden oluşan yeşil bir doku öngörülürken, Bulvar'ın iki tarafında "oturma mahalleleri" dördüncü ve beşinci kısımlarında T.B.M.M. ve çeşitli bakanlıkların toplu halde yerleşmeleri öngörüldü.


Ulus - Çankaya Aksı, 1930'lar

3. Uybadin - Yücel Ankara İmar Planı
Jansen planı hızlı nüfus artışına uyum sağlayabilecek esnekliğe sahip değildi. Jansen'in imar planı hazırlanırken 1980 yılında olması öngörülen 300.000 nüfusa 1950'lerin başında varıldı. Hızlı nüfus artışı ve çeşitli nedenlerle, Jansen'in planı süresini doldurunca 1955 yılında Ankara Nazım İmar Planı için uluslararası bir yarışma açıldı ve bu yarışmayı Y.Mimar Nihat Yücel ve Raşit Uybadin kazanarak şimdi yürürlükte bulunan nazım planı hazırladılar.

Bu yeni planda, kentsel gelişim belediye sınırları içinde tutulur ve merkez Kızılay kabul edildi. 1961 yılında ise Bölge Kat Nizam Plan uygulanmaya başlanır, yoğunluk daha da arttırılır, parseller birleştirilerek çok katlı yapılaşmaya imkan sağlandı.


Ulus - Çankaya Aksı, 1950 - 1970


Ulus - Çankaya Aksı, 1960-1985

Ancak topografya, parçalanan mülkiyet gibi sorunlar nedeni ile eski kent dokusu yeniden yapılaşmaz, yeni yapılanmaların arasına sıkışıp kalır. Gerçekleştirilebilen imar uygulamaları ise tamamen yıkıp yeniden yapılanmaya yönelik olur. Örneğin kentsel dokunun yok edilerek Hacettepe Üniversitesi'nin oluşturulması, Ulucanlar Caddesi'nin açılması, Hacı Bayram Meydanı'nın genişletilmesi gibi.

4. Ankara Nazım İmar Bürosu
1973 yılında Ankara Metropoliten Alan Nazım Plan Bürosu tarafından Ankara Nazım Plan hazırlanmaya başlandı. Kentin yeni gelişme alanları belirlendi ve Batı Koridoru üzerinde toplu konut alanları planlanarak uygulamaya geçildi. Ancak bu planlama çalışmaları daha çok göç ve gecekondulaşmanın etkisi altında büyüyen kent makroformunu kontrol altına almayı ve yönlendirmeyi amaçlar. Tarihi kent dokusu için belirgin kararlar alınmadı.

Bu alanlarda koruma amaçlı imar planı yapımı belediyelere verildiğinden, 1986 yılında Ankara Büyükşehir Belediyesi tarafından Ulus bölgesinin koruma planının elde edilmesi amacıyla bir yarışma düzenlendi. ODTÜ Proje Grubu yarışmayı kazandı ve Ankara'da koruyucu kent planlamasında yeni bir sayfa açıldı. Bu plan ile Antik Ankara, Osmanlı'dan devir alınan Cumhuriyet öncesi Ankara'sı ve Cumhuriyet Ankara'sı ile bu alanda yer alan modern mimarlık örneklerini de kapsayan geniş bir çerçeve ele alındı. "Ulus Tarihi Kent Merkezi Koruma Islah İmar Planı" adındaki bu plan türünün en gelişmiş örneklerinden biri olmasına rağmen, günümüze kadar kent yönetimlerinin planın uygulanmasına karşısındaki ilgisiz tutumlar sebebiyle planın çok küçük bir kısmı uygulama şansı buldu.


Ulus- Çankaya (Ulus - İtfaiye Meydanı Tarafı) Aksının Silüet Değişimi


Ulus - Çankaya (İtfaiye Meydanı - Lozan Meydanı tarafı) Aksının Silüet Değişimi

Şimdilere gelindiğinde ise, tüm bu yapılan imar çalışmalarının yansımalarını görmek gittikçe zorlaşıyor ve Ankara tarihi kent dokusu her geçen gün değerini kaybediyor. Yakılan ve çöken her evle, etrafında yapılanlarla bağlamından koparılan her eserle, gün ışığına hasret bırakılan her tarih parçasıyla, geçmişinden kopuyor, geleceğinden uzaklaşıyor. Kent gittikçe plansızlık ve tatsız yapılaşma örneğine dönüşüyor. Artık, canlı bir merkezi olmadan alabildiğine banliyöleşen bir Ankara var.

Cumhuriyet Dönemi'nin Ankara'daki Bazı Önemli Yapıları

İkinci Büyük Millet Meclisi Binası
Yapım Yılı: 1924
Mimarı: Vedat Tek
Bugünkü İşlevi: Cumhuriyet Müzesi

Birinci Meclis binasının bulunduğu arazi parçası üzerinde ve Ankara Palas'ın karşısında olan yapı ilk olarak mebus kulübü ve parti merkezi (Halk Fırkası Mahfeli) olarak düşünüldü. Atatürk, Mimar Vedat Tek'ten Halk Fırkası için bir mahfel tasarlamasını istedi, mimarın İstanbul'da hazırladığı plan taslaklarını beğendikten hemen sonra binaya başlandı. Kaskadlı havuzu ile özenli bahçesi uzun yıllar halka açık tutuldu, içinde konserler düzenlendi.

Bodrum üzerine iki katlı olan binada kütlenin uzun aksı ana caddeye dik olarak yerleştirildi. Mekânlar iki kat yükselen ortadaki meclis salonunun üç kenarı boyunca koridorlar etrafına dizildiler. Girişten ulaşılan, uçlarında merdivenlerin yer aldığı uzun ve geniş geçit/koridor üst katta kalem işi Osmanlı süsleme motifleriyle bezeli bir tavanla örtüldü. Meclis salonunun duvarları ve tavanı da Selçuklu ve Osmanlı süsleme ögeleriyle kaplandı; özellikle altıgen yıldız motiflerini içeren ahşap panoların oluşturduğu tavan salonun en ilginç yeri.

Giriş ve uzun cephelerde orta ve köşe akslar dışarı taşırılarak simetri güçlendirildi. Bahçe cephesinde dışa taşan orta bölümün iki katına da balkon sağlandı. Girinti ve çıkmalarla hareketlenen cephelerde kullanılan sivri ve basık kemerler, çini bezemeler, geniş saçaklar, balkon altı destekleri, içte göbekli ve çıtalı tavanlar Osmanlı mimarlığından alıntılardı. Girişteki taç kapı düzenlemesi sonradan yapıldı.

Yığma olarak inşa edilen yapının cepheleri farklı büyüklükteki kaba taşların oluşturduğu bir duvar örgü şekli gösterir. 200.000 TL.'ye inşa edilen bina ihtiyaç nedeniyle bir yıl gibi kısa bir süre içinde tamamlandı.

II. Vakıf Apartmanı

Yapım Yılı: 1928-1930
Mimarı: A. Kemalettin Bey

Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün kira yoluyla gelir sağlamak amacıyla yaptırdığı ve 1926-27 yılında tasarlanan bu görkemli apartman, bodrum, dükkânların bulunduğu zemin katın üstünde dışarı taşan dört kat ve çatıdan oluşur. Kısa kenarlarından biri daha dar olan, dörtgen biçimli yapıda zemin katın en önemli özelliği birinci kata da yükselen bir tiyatronun yer alışı. İkinci kattan başlayarak daireler ortadaki avluya bakar. Zamanla iç bölmelerinde değişikliğe uğrayan yapının tip katlarında dördü dışarıya, üçü avluya bakan yedişer hacimli sekizer daire, çatı ve ara katta da zamanında parlamenterlerce kiralanan küçük daireler bulunur.

Uzun cephelerde beş akslık orta bölüm ve yanlardaki ikişer aks, dar cephelerde ortadaki balkonlu bölümün tek akslı yan kısımları dışarı taşırılıp yükseltilerek geniş saçaklı çatılarla örtüldüler. Böylece ilk ulusal mimarlık döneminin kütle biçimlenmesi görünümü sağlanmaya çalışıldı. Yapının dört köşesindeki balkonların ve korkuluklarının yuvarlatılmış hatları, çoğu kare biçimli kemersiz pencereler, süslemenin en aza indirgenmesi yapıyı ulusal üslûptan ayıran özellikler olarak ortaya çıkmaktadır. Bezemenin yoğunlaştığı yer, üzerindeki oval kubbesiyle tiyatro salonu.

Kemer kullanımı yalnızca zemin katındaki eşit aralıklarla yerleştirilmiş ayakları birleştiren yarım daire biçimli kemerlerde görülür. Betonarme iskeleti olan yapı dıştan düzgün kesme taş görüntüsü veren sıvayla kaplandı.

Merkez Bankası
Yapım Yıl(lar)ı: 1931-1933
Mimarı: Clemens Holzmeister

E. Egli ve R. Örley'ın da proje teklifleri olan, ancak Holzmeister'inkinin seçildiği yapı Emlâk ve Eytam Bankası için tasarlandı. Henüz inşaat aşamasındayken bankanın kaynaklarının yetersiz kalması zerine, kurulduğu sırada Ziraat Bankası'nın bir bölümünü işgal etmekte olan Merkez Bankası'na devredildi.

Bodrum ve zemin üzerine özgün durumunda üç katlı olan yapı üstten aydınlanan orta holün çevresine yerleşmiş mekânlardan oluştu. Üst katlarda çalışma alanları bu holün etrafında yer alır.

Tasarımcının diğer yapılarında izlenen özelliklerden simetrik düzen, anıtsal giriş, taş kaplama dış yüzeyler, eş büyüklükte yalın pencere dizileri ve ince bir bordürle biten gizli çatılı yalın kütle burada da görülür. Merdivenli girişte geniş bir saçağın üstüne gelen üç orta aks katlar boyunca bir girinti içine alındı, böylece girişteki derinlik üst katlarda da sürdürüldü. Bu dikey girinti yatay konsol gölgeliği dengeler. Taşıyıcılar üç kat yükselerek 1930'larda batıdaki neo-klâsik yaklaşımın etkisiyle kamu yapılarında sık görülen üç açıklık ve iki ayaklı düzen sağlandı. Cephelerde her aks dikey etkiyi artıran birer şeritle yanındakinden ayrılır. Öndeki girinti ve yan cephelerdeki mermerle kaplı iki kat yüksekliğindeki çıkmalar yapının tekdüze görünümüne hareket getirdi.

Bol mermer kullanımı, masif ahşap mobilya, yalın çizgileriyle avizeler dönemin tipik özelliklerini yansıtır.

Emlak ve Eytam Bankası
Yapım Yıl(lar)ı:
1933-34
Mimarı: Clemens Holzmeister

Ulus'a giden bulvar üzerinde, diğer bankaların genel müdürlük binalarının yer aldığı kesimdeki yapı, bodrum üzerine üç katlı. Bodrumla banka holünün bulunduğu zemin katı arkada üst iki kattan daha geniş bir alan kaplarlar. Üst katlar güney yönünde, yani arkada geriye çekilmiştir ve çalışma alanlarının bir koridor boyunca sıralandıkları bir plan düzeni gösterirler. Planda simetri kuzey yönündeki merdivenle bozuldu.

Dışarıdan incelendiğinde Holzmeister yapılarının benzer özelliklerini gösteren yapıda, neo-klâsik mimarlığın gerektirdiği kurallara uygun biçimci bir yaklaşım görülür. Simetrik ön kütlede zemin katın ortadaki yedi aksı dışarıya taşar. Bu taşma birinci kat için balkon oluşturdu. Bir ve ikinci katlarda dış yüzeyleri mermerle kaplı olan bu yedi akslık bölümün geniş saçağını gene mermerden, daire kesitli sekiz sütun taşır. Bu yüksek sütunlu düzen kamu yapılarının önünde görülen giriş motifinin bir başka çeşidi. Ön kütlede simetri, yanlardaki bayrak direkleri ve pencere görünümündeki çerçevelerle pekiştirildi.

Betonarme iskelet sisteminin uygulandığı yapının dış yüzeyleri, öndeki beyaz Marmara mermeri ve girişin mermerden merdivenleri dışında çevre taş ocaklarından getirtilen düzgün kesilmiş Ankara taşıyla kaplandı. Eğimli çatı, bordürle biten yüksek korkuluk duvarları arkasına gizlendi. İnşaat için gerekli plan detaylarının tümü ile depreme dayanıklılığın göz önüne alındığı malzeme seçimi mimar tarafından gerçekleştirildi.

Kaynak: "Mimari Çevrede Değişme Sürecinin Analizi Ulus - Çankaya Aksı (Ankara) Üzerinde Bir Deneme", Yük.Mimar Mustafa Kandil, Doktora Tezi, Trabzon, 1987.

Cumhuriyet Ankara Eki - 17 Aralık 2004, S.Zafer Şahin (TMMOB Şehir Plancıları Odası Ankara Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi)

TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi

Takvim
<<Temmuz 2011>>
Pzt Sal Çar Per Cum Cmt Paz
        1 2 3
4 5 6 7 8 9 10
11 12 13 14 15 16 17
18 19 20 21 22 23 24
25 26 27 28 29 30 31
Haber Bölümleri
Haber Kategorileri
Yayınlanan haberlere günlük olarak yukarıdaki takvimden, haberlerin kategorilerine ise aşağıdaki listeden ulaşabilirsiniz.