Çağdaş Türk resminin gizemli fırçası Ertuğrul Ateş, bu kez iyi dileklerde bulunuyor. Yeni sergisi 'Dilek Ağacı’yla, insanlığa, topluma, sanat hayatına dair umut dolu dilekler sunuyor... Geçmiş kültürler, efsaneler, mitler Ertuğrul Ateş’in tablolarının baş aktörleri daima. Resimlerinde anlattığı hikâyelerse gerçekle düş arasında bir yerde duruyor... Hem çok düşseller hem romantik...
Hem yıllar öncesinden gelmiş gibiler hem de günümüzden... Yeni sergisi “Dilek Ağacı” da ressamın dileklerini aynı çizgide buluşturuyor izleyiciyle. Sanatçının, Sait Halim Paşa Yalısı’nda açılan sergisinde büyük ebatlarda yapılmış 14 yağlıboya tablosu yer alıyor.
Serginin kurgusunu üstlenen, Sait Halim Paşa Yalısı Marka Direktörü Yelda İpekli, Ateş ile bir sergi gerçekleştirmeye nasıl karar verdiklerini şöyle anlatıyor:
“Sait Halim Paşa Yalısı tarihi, ihtişamı fazlasıyla yansıtan bir mekân. Geçmişinde de çok önemli sanat etkinliklerine ev sahipliği yapmış. Dolayısıyla bu tarz aktivitelere karar verirken çizgisini bozmayacak arayışlar içerisine girdik. Ertuğrul Ateş, resmiyle ve hayattaki duruşuyla bunu destekleyen bir sanatçı.
Onun yerel dokuyu hem uluslararası platformlara başarıyla taşımış olması hem de çağdaş bir anlayışla yorumlaması çok önemliydi. Bu nedenle de birlikte sergi yapmak istedik. Geçtiğimiz yılın son aylarında proje üzerinde konuşmaya başladık.”
Ateş ise, Sait Halim Paşa Yalısı gibi mekânların sanat faaliyetleri için daha çok kullanılmasından yana olduğunu belirtiyor:
“Kültür sanat etkinliklerinin, eski dokuya sahip Sait Halim Paşa Yalısı gibi mekanlarda izleyiciyle buluşturulması önemli bir mesaj da içerir. Bugün ile geleceğin, geçmişle olan ilişkisini kurar. Ve bu, gerekli bir ilişkidir.”
Ateş, bu sergiye özel resim yapmadığını, bugüne kadar ürettiği eserlerden özel bir kesit ortaya koyduğunu söylüyor. Serginin konseptini ise şöyle açıklıyor: “Öyle bir hikaye olmalıydı ki, yalının kendi yapısı ve tarihsel kimliğiyle örtüşmeliydi. 'Dilek Ağacı’ diyerek bir ana başlık altında topladık resimlerimi. Bir dilek tutuyoruz aslında bu sergiyle. İyi dileklerimiz var; insanlık, ülkemiz ve gelecek için.”
“Toplum olarak şu ara hepimizin umuda ihtiyacı olduğunu düşünüyorum” diyen Yelda İpekli, sergi projesine başlarken Mevlana’nın bir sözünün kendilerine yol gösterdiğini söylüyor: “Tüm suretler bizdendir”.
Ertuğrul Ateş de geçmişten günümüze uzanan birikimlerden, değerlerden, kültürlerden yola çıkan ve tüm bunları resminde sunan bir sanatçı olarak, bu sözü ne kadar özümsediğini gösteriyor aslında. Ateş, resmini ve kendisini etkileyenleri şöyle aktarıyor:
Geleceğin mitolojisi
“Geçenlerde bir yazar arkadaşım 'Geleceğin mitolojisini çiziyorsun sen’ dedi. Hem yaşadığım çağın etkileri hem de köklerin bana ulaştırdığı bilgiler var resimlerimde. Bu bilgiler bende birikiyor, mesela bir dilek ağacındaki bez parçası kurdele olarak kendisini geliştiriyor ve resmime giriyor. Eskilerin bir sözü vardır; 'otu çek, köküne bak’ diye.
Bu sözü ve Anadolu’yu önemserim. 30 küsur uygarlık gelmiş geçmiş bu topraklardan. Ve bunların hepsinin sahibiyiz biz. Bu uygarlıkların, kültürlerin yansımalarını bir şekilde taşıyoruz. Evrensel bir bilgi ve estetik yaratabilmek için de kişisel tercihim, bu topraklardan yola çıkmak. Benim yolum bu. Ben bu topraklardan geçmeden dünyayı algılamak istemiyorum. Daha doğrusu durduğum yer burası.” Sergi 27 Nisan tarihine kadar izlenebilir. (0212) 223 05 66