reklam

18 Ocak 2002 Cuma
Ana Sayfa
>
Haberler

Mimarlar Odası'nın düzenlediği ULUSAL FİZİKİ PLAN SEMİNERİ, bugün Ankara'da başlıyor

Mimarlar Odası'nın tarihindeki önemli köşetaşları arasında yer alan "I. Milli Fiziki Plan Semineri" nden (1968) bu yana 34 yıl geçti. Süreklilik göstermesi için "birinci" denilmesine rağmen ikincisi gerçekleşmeyen bu seminerde dönemin temel beklentisi ve özlemi olan "ulusaldan yerele fiziksel planlama hiyerarşisi" de sadece akademik eğitim söyleminde ve kısmen de (uyulmadığında yaptırımın devreye girmediği) yasalarda önemsendi...

Aynı 34 yıllık sürecin uygulamadaki karşılığı ise, bu söylemin tersini yaşama geçiren spekülatif imar politikaları oldu. Kısaca "plansızlık" denilebilen, giderek de "plansız projeler" salgınına dönüşen bu dönemin 2000'li yıllara taşınan temel göstergesi de artık hemen her türlü yatırım için yer seçimini "yatırımcı tercihine" bırakan yasaların ardı ardına gündeme gelmesidir... O kadar ki, bu tür yasalar daha da çoğaldığında, fiziksel planlama kararlarını üretenler ve arazi kullanımlarına yön verenler artık sadece "yatırımcılar" ve "siyasetçiler" olacaklar. Mimarlar, şehirciler, teknik bürokrasi, merkezi ve yerel yönetimlerin planlama birimleri ile buna yönelik karar organları ise "plan gözetilmeden belirlenen" bu yer seçimlerinin "teknisyenleri" ya da emir-komuta zinciri içinde görevlendirilen "yürütücüleri" olmaktan öteye geçmeyecekler...

Aslında bu süreç, önemli oranda başlamıştır da diyebiliriz... Tüketim ve rant ekonomisinin yapısal karakterinden kaynaklanan krizi "hukuk dışı önlemlerle" ve aynı rant kaynaklarını "daha özgür kullanarak" alabilmek için demokrasinin, toplumsal hakların ve Anayasa'nın askıya alındığı 12 Eylül 1980 rejiminde, bu hedefin en güçlü engelini oluşturan plan kavramına karşışı ilk büyük yasal darbe "Turizmi Teşvik Yasası"yla indirildi... Ardından çorap söküğü gibi gelen diğer benzer yasalar ya da yasa değişiklikleriyle, hemen her alandaki spekülatif yatırımlar için yer seçimlerinin planlama engeline takılmadan gerçekleşebilmesi sağlandı...

Bu sürecin eğitimdeki yansıması da mimarlıkla şehircilik arasına bir duvar örerek, fiziksel planlamada yöresel kültür ve çevre kimliğini gözetmeye yeterince ağırlık veremeyen bir "arazi düzenlemesi uzmanlığını" etkin kılmak olurken, doğrudan planlama konsepti ve anlayış üzerindeki etkisi de, üst ölçekli bölgesel ve nazım düzenlemelere bağımlı kalınmadan, sadece yerel ve hatta noktasal bazdaki yapılaşma taleplerinin "operasyonel" yaklaşımlarla karşılanabilmesine yönelik "dinamik planlama" yöntemlerini geliştirmek şeklinde kendini gösteriyor...

Mimarlar Odası, yukarıda özetlenen işte bu gözlem ve saptamalar ışığında; sadece mimarlığın ve planlamanın geleceği için değil, genelde ülke ve kent topraklarının doğru, rasyonel ve geleceğin yaşam ve kalkınma kaynaklarını da tüketmeyecek bir anlayış içinde kullanılabilmesi için, gelişen koşullar ve güncel sosyo-ekonomik sürecler içerisinde nasıl bir politika ve hukuk düzeninin örgütlenmesi gerektiğinin, geniş katılımlı bir tartışma platformunda irdelenmesini, sorgulamasını ve yol gösterici yeni sonuçların elde edilmesini amaçlıyor...

Bu amacın ürünü olan "Ulusal Fiziki Planlama Semineri"nin hareket noktasında da 1968 yılındaki I.Milli Fiziki Plan Semineri sonuçlarının 2000'lerin başlarında yeniden değerlendirilmesine ve geçen 34 yıllık deneyimden geleceğe dönük çıkarsamaların planlamadaki yeni gelişmelerle birlikte yapılmasına özel önem veriyor.

Seminer Programına buradan ulaşabilirsiniz.
Arkitera

Ocak 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06
07 08 09 10 11 12 13
14 15 16 17 18 19 20
21 22 23 24 25 26 27
28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Diyalog 2002'nin ikinci Gökhan Avcıoğlu  22 Ocak  2001'de Diyalog bölümümüze konuk oldu. 

Gökhan Avcıoğlu
Arkitera Forum'da bu buluşmayı  okumak için...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz