reklam

29 Nisan 2002 Pazartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Türkiye çevreden sınıfta kaldı

Dünyanın tek tuz üretilen gölü olan Tuz Gölü atık sular nedeniyle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalırken Karadeniz ve Van Gölü'ndeki kirlilik çevre sağlığına yönelik büyük bir tehdide dönüştü. Artan nüfus ve hızlı sanayileşme, Marmara Havzası'ndaki kirliliği olağanüstü boyuta çıkarırken Büyük Menderes Havzası da mikrop sahası oldu.

Giderek ağırlaşan çevre sorunlarına çözüm üretemeyen Türkiye'de, dünyada başka bir örneği olmayan Tuz Gölü atık suların istilası nedeniyle yok olma tehlikesi ile karşı karşıya kalırken Karadeniz, Marmara Havzası, Van Gölü ve Menderes Havzası'ndaki kirlilik de insan sağlığını tehdit eden boyutlara ulaştı. Acil olarak yaşama geçirilmesi gereken projeleri belirleyen Çevre Bakanlığı, 2 milyar 447 milyon 268 bin 630 dolarlık fatura ortaya çıkardı. Ev ve sanayi atıklarının artmasına karşın gerekli önlemler alınmazken, altyapı ve arıtma tesislerinin kurulması için yabancı ülkelerden sağlanan kaynaklar da yeterince değerlendirilemiyor.

AB'ye tam üyelik sürecindeki Türkiye'de çevre sorunları göz ardı ediliyor. AB Ulusal Programı'ndaki çevre sorunlarına ilişkin taahhütlerini yerine getirmeyen hükümet, bu konuda köklü adımlar atmıyor. AB tarafından verilen 174 çevre direktifi de bir kenarda bekletiliyor.

Dünyada tuz üretilen tek göl olma özelliğini taşıyan Tuz Gölü, atık suların tehdidine girince, arıtma tesisi kurulması için İspanya'dan 72.8 milyon dolarlık kredi sağlandı. Ancak hükümetin bu kredinin bir bölümünü zamanında ihale edemediği için Ankara-İstanbul tren yolunun rehabilitasyonunda kullanmayı planladığı öğrenildi. Zonguldak ve Eskişehir atıksu tesisleri için yine İspanya'dan sağlananan 35.07 milyon dolarlık kredinin de zamanında kullanılamadığı ortaya çıktı. Bakanlık tarafından hükümete sunulan raporda, ''İspanya kredisi ile sağlanacak işlerin ihalelerinin 2002 yılında yapılabilmesi için özel çevre kurumunun yatırım programına ödenek tahsisinin DPT Müsteşarlığı'na yapılması gerekiyor. Bu işlerin Temmuz 2002 tarihi itibarıyla sözleşmeye bağlanmaması halinde adı geçen kredinin kullanılması mümkün olmayacaktır'' denildi. Giderek ağırlaşan sorunlar için gerekli finansman kaynağına ve yetkiye sahip olmayan Çevre Bakanlığı, bu gelişme üzerine hükümete uyarı nitelikli bir rapor sundu. Türkiye'nin öncelikli 125 projesini belirleyen bakanlık, bunun için 2 milyar 447 milyon 268 bin 630 dolara gereksinim olduğunu saptadı. AB ise Türkiye'de Çevre Bakanlığı'nın idari kapasitesinin güçlendirilmesini isterken Çevre Fonu kurulmasını önerdi. Aralarında Tuz Gölü ve Marmara Havzası'nın temizlenmesi gibi programların yer aldığı bu projelerden bazıları şöyle:

- Karadeniz: Karadeniz'deki yerleşim yerleri, evsel atıksular, endüstriler ve tarımsal sulamadan kaynaklanan kirlenmenin önlenmesi için katı atık ve atıksu arıtma tesisi kurulması gerekiyor.

- Ergene Havzası: Tekirdağ, Edirne, Kırklareli ve ilçelerini kapsayan proje ile havzaya arıtma tesislerinin kurulması gerekiyor. Şu anda havzadaki kirlilik önemli boyutta.

- Van Gölü: Tarihi, turistik ve külterel zenginlikleri olan gölde, atık sular, çevre ve insan sağlığı açısından sorun oldu. Mutlaka atıksu arıtımı kurulmalı.
Cumhuriyet

 

Nisan 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04 05 06 07
08 09 10 11 12 13 14
15 16 17 18 19 20 21
22 23 24 25 26 27 28
29 30
diğer aylar için tıklayın

Tanju Özelgin 30 Nisan Salı günü  Diyalog bölümümüze konuk olacak...

Tanju Özelgin ve çalışmaları hakkında daha fazla bilgi edinmek için buraya, Diyalog'da buluşmaya katılmak için  buraya tıklayın...

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz