reklam

08 Ağustos 2002 Perşembe
Ana Sayfa
>
Haberler

Üçüncü Köprü Asla!..

Gülhan Karaörs Türeli Yük. Müh. Mimar, Kadın Mühendis ve Mimarlar Der. Bşk. Son sıralarda, 3. Boğaz Köprüsü'nün yapılıp yapılmaması tartışılmaktadır. Köprünün yapılmasına taraftar olma ya da karşı çıkma eylemleri, duygusal ya da siyasal kaygılardan ne kadar uzak olursa, şehircilik biliminin ve teknolojinin verileri göz önünde bulundurularak yapılırsa, gerçekçilik, kente ve topluma yararlılık payı o kadar fazla olur.

Ülke ve kent planlaması dikkate alınmadan yapılacak yatırımların, istenilen yararı sağlamayacağı göz önüne alınmalıdır.

Gerçekten İstanbul'da yaşayanlar, çocuklar, işçiler, memurlar her sabah ve her akşam işlerine, okullarına giderken ya da işlerinden, okullarından dönerken saatlerce trafikte kalmaktadır. Bu durum bireysel ve toplumsal zarar yaratmaktadır. Tıkanan trafik sebebiyle, hem insanların zamanı ve parası ziyan olmakta, hem psikolojileri bozulmakta ve hem de benzin sarfiyatı, oto parçası eskimesi gibi etmenlerle, ekonomimize olumsuz etkisi olmaktadır. Türkiye'nin akaryatık tüketiminin yüzde 20'si İstanbul kent içi ulaşımında harcanmaktadır.

Sadece bu sakıncalar değil, trafik yoğunluğu, sosyal hayatımızı da etkilemektedir. İstanbul'da yaşayan insanlar, dostları, akrabaları ile gerektiği kadar görüşememekte, Anadolu'daki gibi birbiriyle bağlantı ve ilgi kuramamaktadır. Yerel ve merkezi yönetimler tarafından kent içi toplu taşımacılığın ihmal edilip özel otomobillerin teşvik edilmesi, öte yandan halkımızın da özel araba kullanımını bir statü olarak algılaması, İstanbul'un trafik sorunsalını daha da içinden çıkılmaz kılmaktadır. İstanbul'da, günlük yolculuk miktarının yüzde 89'u otobüs, minibüs, otomobil, yüzde 7'si raylı sistemler, yüzde 4'ü deniz yolu ile yapılmaktadır. Gelişmiş ülke kentlerinde, raylı sistemin payının, yüzde 20 ile yüzde 70 arasında olduğu düşünülürse, bizdeki yüzde 7 oranının çok az olduğu hemen görülür.

İstanbul'da mevcut raylı sistemlerin uzunluğu, metro 8.2 km., hafif metro 17.5 km, tramvay 11.2 km. nostaljik tramvay 1.6 km. ve kent içi yolcu taşıyan TCDD 72 km. olmak üzere toplam 110.5 km.'dir. Tüm kentte trafikteki araçların yüzde 78'ini otomobiller teşkil etmektedir. Toplu taşıma araçlarının oranı ise yüzde 22'dir. Kentimizde, günde 400 ila 600 yeni araba trafiğe çıkmaktadır. Bir otomobil ancak 5 kişiyi taşıyabilmektedir. Özel otolarda ise bu sayı ortalama 1.8'dir. Otoların çoğalması, yeni yollar gerektirmektedir. Şu sıralarda, İstanbul'un iki yakası arasındaki trafik sorununu çözmek üzere, dünyada bir benzeri daha bulunmayan, tarihi, kültürel ve tabii değerleri barındıran İstanbul Boğazı'nın üzerine, 3'üncü bir köprünün daha yapımı gündeme getirilmekte ve bu köprünün, Arnavutköy ile Kandilli arasına yapılacağı söylenmektedir.

Arnavutköy ve Kandilli, İstanbul Boğazı'nın iki yakasında korunması gerekli olan iki nadide semttir. Bu semtlerin sahip olduğu tarihi ve kültürel varlıkları tahrip etmek, yıkmak anlamına gelen 3. köprünün alternatifi tüp geçittir, raylı sistemler ile deniz taşımacılığının entegrasyonudur. Her ne kadar köprüyü savunanlar, Boğaz'da genç ve diri fayların olduğunu iddia ediyorlarsa da çoğu yerbilimci, bu tezlerin eksik ve yanlış olduğunu, böyle bir durumun köprü için de mahzur teşkil edeceğini, halkın deprem korkusunu öne koymadan tartışmanın doğru kuramlara dayanılarak bilimsel verilerle yapılmasının doğru olacağını ifade etmektedirler.

Kültürel ve tarihi varlıklarını bilerek yok etmek, toplumsal bir cinayetle eşdeğerdir. Cinayet işleyen kişi, elbette kabul edilemez; ancak o, belki bir can almakta; ama kültürel ve tarihi değerleri yok edenler, tüm toplumun geçmişini katletmekte ve gelecek nesillerle olan bağlantısını kesmektedirler. Kendi zenginliklerini muhafaza edemeyenlerin, yeni zenginlikler meydana getirmesi düşünülemez. Bu proje gerçekleştiği takdirde, köprüye gelinceye kadar bazı semtler, özellikle Zincirlikuyu ve Göztepe trafiği, motorlu araçların baskısı altında kalacak, ayrıca gürültü ve hava kirliliği meydana gelecektir.

Yapılacak olan 3. köprü 1.1 km. uzunluğunda, 3 şerit gidiş, 3 şerit geliş olmak üzere 6 şeritlidir. Avrupa ayağı Arnavutköy'ün üst tarafında, Kandilli'deki ayağı ise yalıların arkasında olacaktır. Arnavutköy'den gelen bağlantı yolu, bir tünel ile Etiler - Akatlar'da Akmerkez'in altından Zincirlikuyu Mezarlığı'na, oradan havadan bir viyadükle Alibeyköy'e gidecektir. Bu viyadüğün uzunluğu 1.5 km. civarında olacaktır. Köprünün ortasına konan 2 hatlı raylı sistem, Levent ve Etiler'in altından Taksim - Levent metro hattına bağlanacaktır.

Denizlerle çevrili bir kent olan İstanbul'da, deniz taşımacılığının toplu taşımacılık içindeki payı ise yüzde 4 gibi çok düşük bir orandır. Bu oran ivedilikle arttırılmalıdır. Gemi sayısı fazlalaştırılmalı, konfor sağlanmalı, kullanılmayan iskeleler tekrar kullanıma açılmalı, yeni hatlar konmalı. Trafiğin yoğun olduğu sabah ve akşam saatlerinde ek seferler konmalı, iskele otoparkları çoğaltılmalıdır.

Toplu taşıma sistemlerinin çözümünden sonra, büyük kentlerde, özellikle İstanbul'da, özel otomobillerin kullanımının caydırılması ve toplu taşıma araçlarının tercih edilmesi için gereken önlemler alınmalıdır. Örneğin kentin merkezine araba sokulmayarak ve otopark alanları tesis etmeyerek araba kullanımı en aza indirilebilir. İnsanlar toplu taşıma duraklarında arabalarını park edip kent merkezlerinde toplu taşıma araçlarını kullanabilirler.

Çevre yollarının yapılması, viyadüklerin yapılması, istimlakler, gürültü ve hava kirliliği gibi sağlık etmenleri de eklenince ve kentin gelişme aksının değişmesiyle su havzaları ve ormanların da kaybedilecek olması gibi etmenler göz önüne alındığında, 3. Boğaziçi Köprüsü'nün yapımının rantal olmadığı açıkça ortaya çıkmaktadır. İstanbul kentinin ulaşımı ile ilgili kamu kuruluşlarının yetkileri de tek elde toplanarak birbirinden ayrı kararlar alınmasının önüne geçilmelidir.

Kent içi ulaştırmasında, denizyolu, demiryolu ve raylı karayolu ulaştırma sistemlerinin, fiziksel, tarife, bilet entegrasyonu sağlanarak ve kombine olarak gerçekleştirilmesi, hem İstanbulluları mutlu edecek, sosyal yaşantısını geliştirecek ve İstanbul'u yaşanır bir kent yapacak ve hem de benzin, oto parçası, işgücü vs. tasarrufu ile ülke ekonomisine yarar sağlayacaktır.
Cumhuriyet 

 

Ağustos 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04
05 06 07 08 09 10 11
12 13 14 15 16 17 18
19 20 21 22 23 24 25
26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz