Fay hattındaki LPG kürelerinin
sayısı artırılıyor
Kocaeli’nin Körfez ilçesinde bulunan Akçagaz Dolum Tesisleri’nde geçtiğimiz
günlerde meydana gelen patlamanın ardından gözlerin çevrildiği İstanbul
Ambarlı’daki yanıcı madde tesislerinde deprem riskine rağmen kapasite artırımına
gidildiği bildirildi.
Aygaz firmasının, talebi karşılamak için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED)
raporu tamamlanmadan dört adet 5’er bin metreküplük küre tank daha eklemek
istemesine sivil toplum kuruluşları tepki gösterdi. Aygaz Genel Müdür Yardımcısı
Mehmet Hız, gerekli zemin etüdü araştırmalarının yapıldığını açıklarken,
Çevre Bakanı Fevzi Aytekin, “Kapasiteyi artırırken, risk faktörünü de
artırırlarsa onlara müsaade etmemiz mümkün değil.” dedi.
17 Ağustos 1999’da meydana gelen Marmara Depremi’nde yaklaşık bin kişinin
hayatını kaybettiği Avcılar ilçesine bağlı Ambarlı’da yer alan LPG
dolum tesisleri, ‘Batı Marmara Fayı’ olarak adlandırılan 130 kilometre
uzunluğundaki Büyükçekmece – Tekirdağ arasındaki hattın yanı başında
bulunuyor. Yakuplu Belde Belediyesi’nden alınan izinlerle kürelerden
ikisinin yapımı tamamlanırken, diğer ikisi de inşaat halinde bulunuyor.
Dolum tesislerde kapasite artırımına gidildiği için mevzuat gereği Çevresel
Etki Değerlendirme (ÇED) uygulaması yapılıyor. İstanbul İl Çevre Müdürlüğü,
‘ön ÇED’ olarak isimlendirilen; ilgili kuruluşların katıldığı
komisyon ve halk toplantılarından sonra rapor hazırlayacak. Müdürlük, Akçagaz
faciasından sonra sağlıklı bir karar verebilmek için ön ÇED aşamasında
görüş alınacak kurum ve kuruluşları 12’den 20’ye çıkardı. Görüş
veren kurumlar arasına daha önce savcılığa suç duyurusunda bulunan İstanbul
İl Jandarma da konulunca Çevre Bakanlığı durumdan rahatsız oldu.
ÇED toplantısından sızan bilgilere göre, jandarma temsilcisi tesise yapılan
eklemenin yeniden inşa faaliyeti olduğunu dile getirdi. ÇED’in, Çevre
Bakanlığı nezdinde yapılmasını istedi. Aygaz tesislerinin, BOTAŞ’ın
Ambarlı’dan Marmara Denizi’ne girerek Tuzla’dan çıkan boru hattı için
risk oluşturması da jandarma’nın üzerinde durduğu diğer bir konu.
BOTAŞ’ın boru hattına yaklaşık 500 metre mesafedeki tesislerde
muhtemel bir sabotaj veya patlama halinde boru hattının havaya uçabileceğinden
endişe ediliyor. Dört yıl önce 86 çevreci örgütün bir araya gelerek
kurduğu İstanbul Çevre Konseyi’nin genel sekreteri Avukat Tunay Gürsel,
Ambarlı’daki kapasite artırımına karşı çıkıyor. Gürsel, ÇED toplantısında,
1/25 binlik planların böyle bir tür yapılanmaya izin vermeceğini; kürelerin
konulacağı yerin birinci derecede deprem bölgesi olduğunu ve bölgenin
heyelan sahası olduğunu dile getirdiklerini söyledi.
Daha önce aynı bölgede HABAŞ’ın dolum tesisini önlediklerini hatırlatan
Av. Gürsel; “HABAŞ’ı örnek göstererek, ‘değişen ne’ dedik.
Yakuplu Belediyesi’ne ait 1/5 bin, 1/25 binlik planlar yeni tesislere onay
veriyor. Ancak biz de Çevre Düzeni Nazım İmar Planlarının bu tesise izin
veremeyeceğini savunuyoruz.” dedi. İstanbul Makine Mühendisleri Odası Başkanı
Üzeyin Uludağ. Uludağ, birinci derecede deprem bölgesi ve fay hattı üzerinde
bulunan Ambarlı bölgesindeki dolum tesislerini ‘her an patlamaya hazır
bomba’ diye nitelendiriyor.
ÇED yönetmeliğinde yapılan değişikliğe göre il çevre müdürlüklerinin
hazırladığı ‘ön ÇED’ raporlarına Çevre Bakanlığı’nın onay
vermesi gerekiyor. Çevre Bakanı Fevzi Aytekin, Zaman’a yaptığı açıklamada
bu tür kapasite artırımında risk faktörüne göre karar verdiklere işaret
etti. Aytekin şöyle devam etti: “Yatırımcılar, ‘yüksek teknolojiyi
kullanarak riski ortadan kaldıracağız’ diyebilirler. Bu yönde raporlar da
gelebilir. İki üniversitenin raporları da farklı olabilir. Bizi risk faktörü
ilgilendirir. Yerleşim alanlarından uzak bölgeler tespit edilmelidir. İsterse
denizden 50 km uzak olsun. Yeraltında borularla taşınır ve risksiz hizmete
sunulabilir. Eğer kapasiteyi artırırken, risk faktörünü de artırırlarsa
onlara müsaade etmemiz mümkün değil.”
Aygaz: Zemin etüdü eksiksiz yapıldı
Aygaz Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Hız, tesisin 230 bin ton kapasiteyle bölgeye
hizmet verdiğini ve Aygaz’ın satışlarının yüzde 25’ini karşıladığını
ifade etti.
Yeni küre tanklar yapılmasını pazarın beklentisine göre ticari propan,
otogaz ve LPG olarak üç ayrı ürünün ayrı tanklarda stoklanması gerekliliğinden
kaynaklandığı ifade eden Hız, bundan dolayı dört adet 5’er bin metreküplük
küre tank ve buna yönelik güvenlik yatırımlarının yapılması ihtiyacı
doğduğunu ifade etti. 17 Ağustos depreminde otuz yıllık İzmit tesislerinde
hasar olmadığını dile getiren Hız, buna rağmen Aygaz’a ait on üç
tesisin mevcut yasalara göre uygunluğunu sağlamak için 2,3 trilyon lira
harcama yapıldığını belirtti. Hız şunları kaydetti:
“Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Deprem Araştırma Merkezi danışmanlığında
STFA Proje Grubu’yla mevcut durumun tespiti çalışması yapıldı.
Depremsellik, zemin koşulları, temel sistemleri, malzeme kalitesi incelendi.
Ambarlı dolum tesisleri, binaları, depolar ve iki bin metreküplük tank güçlenmesi
tamamlandı. Şu anda beş bin metreküplük tank güçlendirme çalışmaları
devam ediyor. Zemin etüdünde ise zeminde sıvılaşma potansiyeli olmadığı,
deprem etkilerini büyütmeyeceği ve heyelan bölgesi olmadığı tespit
edildi.”
Zaman
|