reklam

12 Ağustos 2002 Pazartesi
Ana Sayfa
>
Haberler

Kırsalda da yapılaşma sorunu yaşanıyor

Karadeniz Teknik Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şengül Gür, “Kırsalın bozulması kentselin bozulmasından çok daha tehlikelidir” dedi.

Kentlerde yaşanan kontrolsüz ve plansız yapılaşmanın kırsal alanlarda da yaygınlaşmaya başladığı ve bu görüntülerin kırsalın estetiğini bozduğu belirtildi.

Kentsel bozulmanın zamanla düzeltilmesinin mümkün olduğunu bildiren Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi Mimarlık Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şengül Gür, ancak bozulan kırsalın düzeltilmesinin kolay olmayacağını vurguladı.

Kentlerin daha merkezi oldukları için, buradaki yanlış yapılaşmaya müdahale edilmesinin daha kolay olacağını kaydeden Gür, şöyle devam etti: “Kentler daha merkezi oldukları için, müdahale edilmesi ve kontrol altına alınması, karar kılındığında ve finansı sağlandığında daha kolaydır. Kırsalın bozulması ise, sistemik bozulma ve yozlaşmaya benzer. Çok dağınık olduğu için tedavisi daha zordur. Kırsalın bozulmasındaki diğer önemli bir sorun da, oksijen kaynağı olan ve kentlerin atmosfere verdiği zararı takviye eden kırsalın kirlenmesi ve bozulması durumunda, bu işlev yerine getirilemeyecek ve kırsal alanlar artık kentleri takviye edecek potansiyele sahip olamayacaklardır.”

“Kentlerin ruhu ve turistik cazibeleri kalmadı”
Gür, plansız, kontrolsüz ve özensiz yapılaşma ile kentlerin tarihi dokusunun yok edildiğini de belirterek, “Tarihi yok ettik. Kentlerin ruhu ve turistik cazibeleri kalmadı. Ancak kırsalın hala turistik cazibesi var. Buraları erken ve plansız yapılaşma ile bozmak tüm turistik şansımızı yitirmek anlamına gelir. Çünkü turizm sadece güneşlenmek ve yüzmekten ibaret değildir. Ülkemizin geleceğinden en büyük beklentimiz turizmdir. Turizm konusunda yerel idarelerin de merkezi idarelerin de personellerinin çok iyi ve geniş kapsamda eğitilmesi gerekir. Turizmi iyi anlamak gerekir. Yayla ve dağ karakterlerini iyi tanımadan yapılan yatırımların hepsinin potansiyeli tehlikelidir” diye konuştu.

Kırsalın kendini koruması için mevcut yasal düzenlemenin yetersiz olduğunu savunan Gür, “Yayla ve meraların hangi resmi kuruma bağlı olduğu, hazine arazisi olup, olmadıkları belirsizdir. Buralar için yaptığımız tip projeleri hangi bakanlığa sunacağımızı bile bilemiyoruz. Bu alanlar Orman Bakanlığı’na mı, vakıflara mı, hazineye mi, Turizm Bakanlığı’na mı ait olduğu belli değil. Her şeyden önce bu karmaşanın çözümlenmesi gerekir. Özellikle belediyelerin imar mücavir alanlarının dışında kalan alanlar daha da kontrolsüzdür. Bu durum kırsalı kontrolsüz yapılaşma açısından daha tehlikeli hale getirir” dedi.
Gür, kırsalın yapısal bozulmasının ve yozlaşmasının önüne yasal düzenlemelerle geçilebileceğini sözlerine ekledi.
NTVMSNBC

 

Ağustos 2002 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04
05 06 07 08 09 10 11
12 13 14 15 16 17 18
19 20 21 22 23 24 25
26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz