Türkiye elektrikte dışa
bağımlı hale getiriliyor
Elektrik enerjisi fazlası
olmasına rağmen Türkiye’nin yıllık enerji üretimini 19,37 milyar
kilovatsaat (kWh) artıracak olan Adapazarı ve Gebze Doğalgaz Çevrim
santralları, 21 Eylül 2002’de üretime başlıyor.
İki santralın devreye girmesiyle Türkiye’deki toplam elektrik üretiminin
yüzde 35’i doğalgazdan sağlanır hale gelecek. Uzmanlar, üretecekleri
elektriğe ‘alım garantisi’ verilmesi sebebiyle devreye girmeleri zorunlu
hale gelen doğalgaz santrallarında oluşacak enerji fazlasının, yerli
kaynaklarla üretimin devre dışı bırakılarak dengeleneceği uyarısında
bulunuyor. Uzmanlara göre, Türkiye elektrik üretiminde dışa bağımlı hale
getiriliyor. InterGen–ENKA Konsorsiyumu, Türkiye termik üretiminin yaklaşık
yüzde 25’ini sağlayacak olan Adapazarı ve Gebze Doğalgaz Çevrim
santrallarının inşasını, tamamı dış kredi olan yaklaşık 1,5 milyar
dolar tutarındaki yatırımla gerçekleştirdi.
Kurulu gücü 777 MW olan Adapazarı santralı yılda 6,6 ve 1554 MW olan
Gebze santralı da 13,31 milyar KWH elektrik enerjisi üretecek. Elektrik
enerjisi fazlası olmasına rağmen yıllık enerji üretimini 19,37 milyar KWH
artıracak olan iki santralın devreye girmesiyle elektrik üretiminin giderek
doğalgaza bağımlı hale gelmesi tehlikeli bulunuyor. Enerji Bakanlığı
verilerine göre, halen Türkiye’de üretilen elektriğin yüzde 41’i kömür,
yüzde 32’si doğalgaz, yüzde 21’i hidroelektrik, yüzde 7’si de diğer
kaynaklardan elde ediliyor. Toplam elektrik üretiminde yerli kaynakların payı
ise yüzde 61. Geçen yıl tüketilen 16 milyar metreküp doğalgazın ise 10,9
milyar metreküpü elektrik üretiminde kullanıldı.
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Başkanı Cengiz Göltaş, Türkiye’nin
şu anki kurulu gücüne göre elektrikte üretim fazlası olduğunu söyledi.
Ancak alım garantili sözleşmeler gereği doğalgazla elektrik üretiminde kısıntı
yapılamadığını belirten Göltaş, “Elektrik fazlası varken 19 milyar
KWH’lik bir kapasite daha devreye giriyor. Türkiye, elektrik satamayacağına
göre bu enerji n’olacak? Haliyle kömür, hidroelektrik gibi yerli üretim
kaynakları devre dışı bırakılacak. Çünkü, Türkiye, ‘alım garantili
anlaşmalar’ gereği doğalgaz santrallarında üretilecek elektriği almak
zorunda.” dedi. Göltaş, şöyle devam etti:
“2001 yılında 128 milyar KWH’lik bir tüketim olmuş. 2002’de bu
rakamın 135 milyar KWH olması bekleniyor. Şu an 28,4 bin MW olan kurulu gücün
yıl sonunda 34 bin MW’a çıkması planlanıyor. Buna göre 2002 yılı için
60 milyar KWH’lik üretim fazlası söz konusu. Bakanlığın yapacağı iş,
yerli kaynakları devre dışı bırakmak olacaktır. Ancak elektrik üretiminde
yerli kaynaklarımız bize yeter, kendi kaynaklarımız devreye sokulmalıdır.”
Maden Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi eski Başkanı Prof. Dr. Ergin
Arıoğlu da, doğalgazın konutlarda kullanımının normal, ancak elektrik üretiminde
kullanımına ağırlık verilmesinin yanlış olduğunu vurguladı. “Doğalgazla
elektrik üretiminin maliyeti, yerli kaynaklara göre yüzde 30 daha pahalıdır.
Elektrik üretiminde doğalgaz tercihinin dünyada örneği yoktur.” ifadesini
kullanan Arıoğlu, “Türkiye bu yanlıştan tazminat ödeme pahasına vazgeçmelidir.”
dedi. Dünyada doğalgazın kömüre göre sınırlı bir rezervi olduğuna işaret
eden Prof. Dr. Arıoğlu, “Amerika’da doğalgaz tüketimi geriliyor; çünkü
kendi linyit ve taşkömürü kaynaklarına ağırlık vermeye başladı.
Yunanistan’ın elektrik üretiminde 2000 yılı için doğalgazın payı yüzde
10’dur, bizde ise yüzde 30’ları geçiyor. Ve Türkiye, doğalgaz kullanım
artış hızında dünyada ilk sıralarda yer alıyor. Bu tehlike arz eden bir
durum.” şeklinde konuştu.
Zaman
|