Korumanın eylem planı
Başta Cumhurbaşkanlığımızın ve Başbakanlığın
desteği altında, Kültür Bakanlığı'nın eşgüdümü ile tüm ilgili kamu
ve sivil kurumlar hemen 'ulusal koruma seferberliğini' başlatarak, 2003 yılı
plan, bütçe ve hizmet programlarında kültür ve uygarlık mirasını
kurtarma ve yaşatmaya öncelik vermeli, TBMM'nin de 'yasama gündemi' buna göre
belirlenmelidir...
Dünya ve Avrupa Birliği (AB) karşısındaki ''medeniyetleri buluşturma''
davamızda güçlü ve inandırıcı bir konuma ulaşabilmemiz için, öncelikle
''uygarlık (medeniyet) birikimlerimizi çok daha fazla korumamız ve yaşatmamız''
gerektiğini kimbilir kaç kez yazdık, konuştuk...
Bu ulusal ve evrensel görevin artık ertelenmemesi için de 2003 yılının
''koruma seferberliği yılı'' olması yönündeki yeni yıl dileğimize ise
destek yağıyor... (01.01.2003 - ÇED Köşesi - ''Artık Şafak Söküyor'' ).
Okurlardan, hocalarımızdan, Kültür Bakanlığı, Tarihi Kentler Birliği,
ÇEKÜL, Mimarlar Odası, Koruma Kurulları vb. kurumlardaki dostlardan gelen
mesajlar, bu seferberliğin ''acil eylem planını'' da hemen belirleyebileceğimiz
önerileri içeriyor...
İşte, hemen devreye sokulabilecek önlemler ve ilgili kurumlara düşen
sorumluluklardan bir özet:
'Takas' hemen başlatılmalı...
Ulusumuz ve insanlık adına ''kesin imar yasağı'' getirilen ''1. Derece Doğal
ve Arkeolojik SİT'ler'' deki taşınmaz sahiplerine, ''hazine arazilerinden
arsa verilmesi'' ne olanak sağlayan ''yürürlükteki'' (!) 5 yıllık yönetmelik
artık işletilmeli...
Maliye Bakanlığı 'nın, buna uygun arazileri satması yerine, yapı yasağı
getirilen tarih ve doğa değerlerinin bulunduğu arazi sahiplerinin ''mağduriyeti''
, onlara bu alanlardan yer verilerek giderilmeli.
Onarım kredisi - ahşap yardımı
Yine yıllardır yürürlükte bulunan ''Kültür Varlığı Yapıların Onarımına
Yardım Yönetmeliği'' de 2003'te artık işler duruma getirilmeli. Gerekli ''tüzük
değişikliği'' de yıllar önce yapılmış olan ve TOKİ'nin yeni yapıların
dışında ''mevcut eski evlerin'' de restorasyonuyla konut gereksinmesinin karşılanmasına
''katkısını'' amaçlayan ''tarihi dokularda sağlıklılaştırma'' yardımları
ve buna dayalı ''iskân amaçlı kentsel koruma projeleri'' artık başlatılmalı...
Bu çerçevede, önceki yıl Orman Bakanlığı 'nca yasal dayanağı hazırlanan
ve ''tarihi yapıların restorasyonuna ahşap tahsisini'' öngören uygulama da
ülke düzeyinde yaygınlaştırılmalı...
Kamu hizmeti 'tarihsel' mekânlarda
Kentlerdeki sahipsiz ya da metruk kalan tarihi-sivil yapıların ''kamu
hizmetleriyle'' de yaşatılması için birkaç yıldır kimi valiliklerde ve
belediyelerde başlayan duyarlılığın da artık ''genel devlet uygulamasına''
dönüşmesi gerekiyor...
Örneğin, artık her türlü lojman ya da misafirhane için öncelikle
''eski evler'' yeğlenmeli... Uygun kamu hizmetleri için de yeni yapılar inşa
etmek yerine, aynı paralar tarihi binaları kullanmak için harcanmalı...
''Belediye başkanları'' ise artık apartmanları bırakarak, kendi
kentlerindeki uygun bir tarihi konağı restore edip o kentin sürekli ''Başkanlık
Konutu'' yapmalı...
Eğitimde 'kültür reformu'
Üniversiteler için önerilen ''temel kültür derslerinin'' yanı sıra, İzmir'de
Büyükşehir Belediyesi'nin Milli Eğitim Bakanlığı'yla (MEB) işbirliği içinde
başlattığı ''Liselilere Kent Tarihi Seminerleri'' nin ve yine MEB ile Tarihi
Kentler Birliği'nin Kars ve Edirne'yi pilot uygulama kenti olarak
belirledikleri ''İlköğretimde Tarihsel Miras'' derslerinin, 2003 eğitim dönemlerinden
itibaren ülke düzeyinde yaygınlaştırılması planlanmalı.
'Eski çarşı geleneğine' saygı
Önceki yıllarda hazırlanan, ancak ''baskılar'' nedeniyle geri çekilen ''Süpermarketlere
Sınırlama Yasa Tasarısı'' da bu koruma seferberliği içinde mutlaka yeniden
ele alınmalı... Çünkü, toplumsal yaşamın, tarihi kent kimliğiyle bütünleşerek
sürebilmesinde ''geleneksel çarşı- pazar zenginliğimizin'' çok önemli ve
özel bir yeri var...
Bu nedenle hem ''arastalarımızı'' yitirmemek, hem de tarihten gelen
esnaf-müşteri ilişkilerindeki insani değerleri kentsel mekândaki mimari
zenginliğiyle birlikte korumak için, aynı tasarının 2003 yılının
''yasama programına'' da alınması gerekiyor.
'Medeniyetlere' duyarlı yatırımlar
Özellikle 2000 yılındaki ''Zeugma'' (Birecik Barajı) dramıyla doruğa çıkan
''medeniyet katmanlarına duyarsız'' tüm enerji projelerini yeniden gözden geçirmek
de ''acil'' bir insanlık görevi...
Barajlar nedeniyle Yusufeli , Hasankeyf ve Alliaoni (Bergama) gibi
merkezlerin su altında kalmayacaklarının dünyaya ilan edilmesi ve Fırtına
Vadisi 'ndeki gibi duyarsızlıkların artık terk edileceğinin açıklanması,
bu görevin ilk adımları olmalı...
Aynı eylem planı içinde, Karadeniz 'de kıyı dokusu ve kültürü bırakmamaya
aday görünen ''plansız sahil yolu'' ile kentin onuru olan Trabzon Kalesi 'ni
ezerek altına alacak ''uçan yol'' ve efsanevi İda (Kazdağı) eteklerinde
antik ve doğal peyzaja göz diken ''Assos yolu'' gibi olumsuz örnekleri de bu
koruma yılında durdurmak şart...
Ve 'ulusal seferberlik' kararı
İlerleyen günlerde daha da zenginleştirilebilecek bu gibi ''acil eylem planı''
önerileri için kuşkusuz ilk yapılması gereken ise başta Cumhurbaşkanlığı
ve Başbakanlık desteği olmak üzere, Kültür Bakanlığı eşgüdümünde
ilgili tüm kamu ve sivil kurumların hep birlikte ''koruma seferberliği kararını''
almaları... Ardından; ''2003 yılı bütçe, yatırım ve hizmet programlarını''
da öncelikle bu plana göre belirlemeleri...
Eğer, gecikmeden bunu yapabilirsek, 2004'ü dünyaya ve AB'ye karşı çok
daha güçlü bir ''ulusal kimlik coşkusuyla'' karşılayacağımızdan
kimsenin kuşkusu olmasın...
Hem de ''medeniyet'' denince sadece dinsel inanç ve geleneklerin değil,
daha derinlerdeki ''Anadolu uygarlıklarının'' anımsandığı bir ''tarihsel
ayrıcalık'' içinde...
Cumhuriyet - Oktay Ekinci
|