Deprem uzmanları: Endişe edilecek
bir durum yok
Boğaziçi
Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü
Sismoloji Laboratuvarı Şefi Dr. Doğan Kalafat, İzmir’deki depreme ilişkin,
“Endişe edilecek bir durum yok. Bu yöredeki fayların üretebileceği
depremler orta şiddeti geçmez.” dedi. Bu yörede birçok tali fay bulunduğunu
vurgulayan Dr. Kalafat, İzmir ve civarında bu tür depremlerin her zaman
olabileceğini bildirdi.
Dokuz Eylül Üniversitesi Jeofizik Bölümü Başkanı Prof. Dr. Zafer Akçığ,
bu son depremin klasik Ege sarsıntılarından biri olduğunu kaydetti. Ege Bölgesi’nin
1’inci derece deprem bölgesinde yer aldığını kaydeden Akçığ, artçı
depremler olabileceğini, ama başka bir bölgede hareketlenme olmadığı sürece
ana depremin yenilenmesinin söz konusu olmayacağını anlattı.
Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü Öğretim Üyesi
Jeomorfolog Yrd. Doç. Dr. Lütfi İhsan Sezer, orta şiddetli depremlerin daha
büyük depremleri engellediğini söyledi. İzmir’de 1992 yılında meydana
gelen 5,7 şiddetindeki orta şiddetli deprem sonrası küçük artçı
depremlerin de olduğunu kaydeden Yrd. Doç. Dr. Sezer, dün yaşanan depremin
daha büyük depremlerin oluşmasını geciktirdiğini ileri sürdü. Orta şiddetli
depremlerin daha büyük depremlerin enerjisini (gaz) boşalttığını aktaran
Sezer, “5,6 şiddetindeki orta şiddetli depremin hemen ardından 4,2 şiddetinde
artçı bir deprem olduğuna göre daha büyük bir depremin olması şüpheli.
İnsanlarımız bu açıdan rahat olsunlar. Orta şiddetli depremler enerji boşalımı
sağladığı için daha büyük depremleri geciktiriyor.” diye konuştu.
Zaman
|