Uzmanlar öfke içinde

Bingöl'de dün sabah saat 03.37'de meydana gelen 6.4 büyüklüğündeki
depremle ilgili 'sürpriz değildi' yorumunda birleşen uzmanlar, daha önceki
uyarılara rağmen önlem alınmadığını belirtti. Uzmanlar, "Depremden
sonra depremi konuşmak anlamsız" dedi. Bilim adamlarının değerlendirmeleri
şöyle:
'Her kapıyı çaldım'
Prof. Dr. Naci Görür (TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Başkanı): Konuşmak
için en az bir hafta beklenmeli. Araştırma yapmadan konuşmak doğru değil.
O bölge, fayın, deprem zonunun içi. Orada depremin olması anormal olurdu.
"Olacağını biliyorduk" demeye artık utanıyorum. Oraya yerleşenler
de bu duruma uygun davranmalı.
Depremlerin nerede ve kabaca ne zaman olduğu biliniyor. Biz deprem sonrası
hareketlerden rahatsız olmaya başladık. Deprem olduktan sonra "Gelin
depremi konuşalım" ve "Yara sarmak için gerekeni yapalım"
gibi laflar artık
bizi rahatsız ediyor. Deprem olduktan sonra yara sarmak için uçaklara atlayıp
gidiyoruz.
Bu anlayış çağdaş değil, bu davranış da insana saygılı değil. Eğer
gerçekten insanlar ölmesin diyorsak, onlara nerede insanların ölebileceğini,
ölmemeleri için de ne yapabileceklerini söyleyelim ve el birliğiyle artık
bu işi çözelim. Her deprem olduğunda birileri çıkıp konuşacak, yara
sarma edebiyatları olacak. Bu filmleri çok gördük. Bu bizi incitiyor.
Artık insanları öldürmeyelim. Bu insanlar da ölmeyebilirdi.
Eğer bunu yapmazsak, bir zaman sonra orada yine insanlar ölecek. Çalmadığım
kapı, rapor götürmediğim mevki kalmadı. Ama bugüne kadar tedbir, uygulama
bizimle yan yana, atbaşı gitmedi.
'Artçıları büyük olur'
Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu: (Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma
Enstitüsü Müdürü): Deprem, Bingöl'ün 16 km. kuzeydoğusunda çok yoğun
yerleşimin olmadığı yerde gerçekleşti. Doğu Anadolu fay sistemi içinde
oluştu. Deprem çok büyük olduğu için, artçı sarsıntıları da büyük
olacak. 5 büyüklüğünde artçı deprem olabilir.
'Yeni bir Gölcük olabilir'
Doç. Dr. Ali Pınar (İstanbul Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği öğretim
üyesi): Deprem, 22 Mayıs 1971'de 878 kişinin hayatını kaybettiği Bingöl
depremiyle hemen hemen aynı bölgede. 1971 depremi 6.8 büyüklüğündeydi ve
fayın uzunluğu 75 kilometreydi. Ancak bu 75 kilometre hareket eden fayın
tamamı kırılmamıştı. Fayın orta kısmı kırılmamıştı.
İşte bu depremde fayın kırılmayan orta kısmı kırıldı.
Bugün olan deprem, doğrudan 1971 depremiyle ilgili. Erzincan'ın doğu kısmında
70 km. uzunluğunda 250 yıldır kırılmayan bir segment var. 250 yıldır
suskun kalan segmentin üzerinde büyük bir enerji birikti. Ocak ayında Pülümür'de
meydana gelen deprem, bu segmentin batı ucundaydı. Segmentin batı ve doğu
ucu hareket halinde. Her deprem bu segmenti etkiliyor. Kısacası 250 yıldır kırılmayan
bu segmentin, bir Gölcük veya Düzce depreminin yaşattıklarını yaşatması,
biz bilim adamları için sürpriz olmaz.
'3.5 atom bombası gücü'
Prof. Dr. Ahmet Ercan (İTÜ Maden Fakültesi Jeofizik Bölümü öğretim üyesi
ve Türkiye Jeofizik Kurumu Başkanı): Yaklaşık 3.5 atom bombası gücündeki
bu deprem, Gölcük depreminden 25 kat küçük. Depremin yerde yapacağı kırık
boyu, 19-20 km. olabilir. Bu bölgedeki depremler 35-36 yılda bir gerçekleşir.
Bingöl'de ileride yeni depremin en geç 2040'tan önce olması beklenir. Aynı
büyüklükteki 1971 depreminde 5 bin 800 yapı yıkılmış, 850 kişi ölmüştü.
Bu depremin yıkım ve hasar yapacağı yapı sayısı, 4 bin 500 ile 5 bin arasında
değişir.
'Doğuda hareket arttı'
Prof. Dr. Oğuz Gündoğdu (İstanbul Jeofizik Mühendisleri Odası Başkanı):
Bu deprem bilinmeyen, sürpriz bir şey değil. Ancak sistemden kaynaklanan
sorunlar çıkıyor karşımıza. Yaraları sarma politikasından ne zaman vazgeçeceğiz
bilemiyorum.
Yeni bir İhale Yasası çıkarıldı. İhalelerde birisi çıkıyor, "Yüzde
40 daha ucuza yapacağım" diyor ve sonucu işte bu. 1971'deki 6.8 büyüklüğündeki
Karlıova depreminde fayın tamamı kırılmamıştı. Bu depremde o fay kırıldı.
Doğu Anadolu'da 17 Ağustos'tan sonra hareketlenmeler çok arttı.
'Okullara dikkat'
Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara (Eski Kandilli Rasathanesi Müdürü): Eski Milli
Eğitim Bakanı Erkan Mumcu, okulların depreme hazırlanmasında hassas davranmış,
hemen bir genelge hazırlanmıştı. Yeni bakan bu genelgeyi çıkarmalı. Pülümür
depreminde yine bir yatılı okul hasar görmüştü. Tüm yatılı okulları
elden geçirmeliyiz. Yatılı okullarda 131 bin 650 öğrenci okuyor. Ülkemizde
her sene 6.3'ten büyük bir depremin olma ihtimali yüzde 65. Bizim iyi işleyen
afet yönetim sistemimiz yok, kriz yönetimimiz var. Bingöl'de de sivil
savunmada zafiyet var.
Radikal
|