reklam

02 Mayıs 2003 Cuma
Ana Sayfa > Haberler

Yapılarda yaşayan Bizans

İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bizans Bölümü Öğretim Üyesi Yrd.Doç.Dr. Engin Akyürek üniversiteden gönüllü az sayıda arkadaşıyla birlikte 2001 yılından bu yana Bizans envanterini oluşturmak için 'Bizans Dönemi- Marmara Bölgesi' projesini 2005 yılından önce internete taşımaya çalışıyor.

Kariye, Fethiye Camisi, Gül Camisi ya da Zeyrek Kilise-Camisi... İstanbul'daki, Bizans döneminden kalma, adlarını az çok bildiğimiz belli başlı yapılar... Ya bilmediklerimiz, unuttuklarımız, unutturulmak istenenler!..

1993'te Türkiye'deki bütün arkeolojik alanların dökümünü yapmak için kurulan Türkiye Arkeolojik Yerleşmeler (TAY) Projesi, tarih öncesi dönemlerin döküm çalışmasını gönüllü bir emekle sürdürüyor hâlâ. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Bizans Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Engin Akyürek de üniversiteden az sayıda gönüllü arkadaşıyla birlikte 2001 yılından beri Bizans envanterini oluşturmak, 'Bizans Dönemi-Marmara Bölgesi' projesini 2005 yılından önce internete taşımak için çalışıyor. Gönüllü katılım ve destekle bağımsız yürütülen proje, bilimsel kaygılar dışında hiçbir etkene bağlı değil. Bir de Herakleitos 'un 'Her şey akar, her şey devinir, hiçbir şey olduğu gibi kalmaz' sözünden başka...

Hedef: Evrensel boyutta bir çalışma
- Bugüne kadar böyle bir envanter çalışması yapılmamış olmasını nasıl açıklıyorsunuz ve nasıl cesaret ettiniz böyle bir işe girişmeye?

Engin Akyürek - Türkiye'de kaç Bizans yapısı olduğunu kimse bilmiyor. Envanter elimizdeki zenginliğin ne olduğunu bilmemiz açısından çok önemli. Bir diğer amacı da araştırmacılar için ilk başvuru kaynağı olması. Örneğin, 'Türkiye'de haç planlı kiliseler' dendiği zaman hepsini bulabilmek, bilgilenmek şansına sahip olacak araştırmacılar. Çalışmamızın evrensel boyutta olmasını hedeflediğimiz için de, yüzden bilgiyi düzenledikten sonra İngilizce metniyle birlikte, internet sitesinde herkesin ulaşabileceği bir ortama taşıyoruz.

- İhmal edilmesinin en büyük nedeni bugüne kadar böyle bir değerin yatırım aracı olarak görülmemesi herhalde...

Akyürek - Türkiye'nin kültürel zenginliğinin değeri yeni yeni anlaşılıyor. Böyle bir çalışmanın yapılması bilim açısından da zorunlu ve sonuçta birilerinin yapması gerek. Bana göre TAY, 21. yüzyılın gereklerini kendi yapılanması bakımından karşılayabilecek bir proje.

- Bir yerde Kültür Bakanlığı'na görevlerini anımsatıyorsunuz bu bağımsız girişimle...

Akyürek - Devletin ya da kamunun bunu çoktan yapmış olması lazımdı aslında. Bazıları envanterin bireylerin elinde olmasını eleştiriyor. Kimse yapmayınca bireylerin demokratik bir şekilde yapması çok normal. Sonucu ya da yöntemi eleştirmelerine ise açığız elbette.

- İki yıldır proje için çalışıyorsunuz, neler yaptınız bugüne kadar?

Akyürek - Esas olarak kütüphane çalışması yaptık. Önce yayınlardan, çalışılmış yapıları tespit ederek veri tabanını oluşturuyoruz. Bizans mimarisi üzerine yaklaşık 100'e yakın periyodik yayın var. Bunların bir kısmı 19. yüzyılın başından beri çıkıyor. İki yıl içinde en önemlilerini taradık, şimdi ayrıntılara girmek durumundayız. Envanter birimimiz yapı, her yapı bir fiş olacak. Hepsini birden ele almak çok zor, o yüzden daha iyi bildiğimiz ve yakın olduğumuz bölge olan Marmara'yla başladık.

- Bizans mimarisi, özellikle İstanbul'da oldukça yoğun, nasıl bir yöntem uyguluyorsunuz?

Akyürek - Rastladığımız yapıları ve mimarlıkla ilgili makaleleri bilgisayara geçerek bir veri havuzu oluşturuyoruz. Hazırladığımız fişlerle, adına, bölgesine ya da kentine göre yapıya ulaşabiliyoruz. Bunun dışında alan çalışması yapıyoruz. Alanda gördüklerimiz, çalışmayı yapan bilim adamının söyledikleriyle çelişiyorsa ya da aradan uzun bir süre geçmişse ek bir fiş yaparak bunu da belirtiyoruz. Hiç yayımlanmamış bir yapıyı yorum yapmaksızın tanıtmak da görevlerimiz arasında.

'Projeye herkes ortak olabilir'
- Kaç kişilik bir ekibiniz var ve çalışırken ne gibi zorluklar yaşıyorsunuz?

Akyürek - Kısım kısım katkıda bulunanlar ve gönüllü öğrenciler de var ama sonuçta temelde 4 kişiyiz ve her şey bizde bitiyor. Gönüllü insanlar, maaşlarıyla yaşarken böyle bir işe girdiler. TAY, çok sponsorlu bir proje, ama her bölüm kendi sponsorunu bulmak durumunda. Amacımız kendi giderlerimizi karşılayabilecek kadar destek sağlayabilmek. Zorlu bir proje olduğu için geniş bir katılım gerektiriyor, diğer bölgeler için de katılım bekliyoruz. Herkes küçük bir tuğla koyarak ortak olabilir bu projeye.

- Özellikle İstanbul yapı bakımından sürekli değişen bir kent. Web sitesi de bu değişimi yansıtacak mı?

Akyürek - Yapı varlığı, alan çalışmalarıyla sürekli gözaltında tutulmak zorunda. Eklere, değişikliklere, yanlışlıklara açık, ilgi duyan herkesin kendi çapında katkısıyla gelişecek bir site olmasını amaçlıyoruz. Biz alan çalışmasıyla yapının bugünkü durumunu, koordinatlarını, nasıl ulaşılacağını ve görsel arşivini plan ve fotoğraflarla destekleyeceğiz. Biri 'Bizim semtte ya da köyde şöyle bir yapı var' dediğinde, gözden kaçırdığımız o yapıyı siteye aynı gün ekleme şansımız olacak.
Cumhuriyet

 

Mayıs 2003 Arşivi

pt sl çr pr cm ct pz
01 02 03 04
05 06 07 08 09 10 11
12 13 14 15 16 17 18
19 20 21 22 23 24 25
26 27 28 29 30 31
diğer aylar için tıklayın

Diyalog

Güngör Kaftancı
06 Mayıs 2003 günü Diyalog bölümümüze konuk olacak.

Güngör Kaftancı hakkında forumda başlayan tartışmaya katılmak için  tıklayın. 


Vitra - Artema'nın katkılarıyla

Copyright © 2000-2002 Arkitera Bilgi Hizmetleri [email protected]

Reklam vermek için - Danışmanlarımız - Editörlerimiz