Çarpık ihale yasası yıktı
IMF ve Dünya Bankası'nın baskısıyla geçen hükümet döneminde hazırlanan
Kamu İhale Yasası'nı önce ertelemeye çalışan ardından da kendi yandaşı
müteahhitlerin isteği doğrultusunda budayan AKP hükümeti, Bingöl
depreminin altında kaldı.
Türkiye'nin son 10 yılda yaşadığı depremlerde en büyük hasarın kamu
binalarında olması, hazırlandığı günden beri tartışmalara neden olan
Kamu İhale Yasası'nın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. AKP hükümetinin
göreve başlar başlamaz ertelemeye çalıştığı ve bu konuda IMF'yle kıran
kırana pazarlık yaptığı Kamu İhale Yasası, Dünya Bankası ve IMF baskısı
olmaksızın önceki yıllarda hazırlanıp yürürlüğe girseydi son 6
depremin faturası bu kadar ağır olmayacaktı.
Erzincan, Dinar, Gölcük, Düzce ve Pülümür depremlerinden sonra şimdi
de Bingöl depreminde yaşananların, siyasetçi- müteahhit-bürokrat işbirliğinin
eseri olduğu biliniyor. Uzun yıllardır değişmeyen eski İhale Kanunu'ndaki
boşluklar ve bazı maddelerin suiistimal edilmesi nedeniyle her dönemde devlet
eliyle zengin müteahhitler yaratıldı. Özellikle ''Emanet Usulü İş Verme''
ve ''Müteahhit Karnesi Düzenleme'' siyasetçi ve müteahhitlerin işini
kolaylaştıran maddelerdi.
Parti içi gerginlik yaşandı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan 'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı
döneminde açılan ihalelerin büyük kısmı belediye iştirakleri olan İSBAK,
İSTON gibi şirketelere veriliyor, ardından da işler, emanet usulü ile
partili müteahhitlere devrediliyordu. AKP'nin ilk el attığı iş önceki hükümetten
devralınan ve 1 Ocak 2003'te yürürlüğe girmesi önceden kararlaştırılan
Kamu İhale Yasası oldu. Bayındırlık Bakanı Zeki Ergezen , bakanlık olarak
henüz hazır olmadıkları gerekçesine sığınarak yasanın 1 yıl
ertelenmesi talebinde bulundu. Tepkiler üzerine dönemin başbakanı Abdullah Gül
, yasanın zamanında yürürlüğe girmesi için çalıştıklarını açıklarken,
genel başkanı Erdoğan, Belediye Başkanlığı döneminde en güvendiği bürokratlardan
Ergezen'le aynı fikri paylaştığı yolunda açıklamada bulundu. Yasayı
erteleme gerekçesini önce ''maksat iyi otursun'' diye açıklayan Erdoğan,
daha sonra baklayı ağzından çıkardı: ''15 bin kilometre duble yolu 50-60 müteahhide
yedirmem. Belediyenin eli kolu bağlanamaz.''
İktidarı, 'duble yol' direnmeye itti
Erteleme girişiminde, müteahhit karnesi rantının önlenmesi, belediye
ihalelerinin merkezden denetlenmesi ve taşeronluk sistemine getirilen düzenlemenin
etkili olduğu söyleniyordu. Eski sistemde yüksek tutarlardaki karneler küçük
müteahhitlerce satın alınarak trilyonluk ihalelere girebiliyordu. Bu düzenlemeler
AKP'li müteahhitleri ve belediyeleri rahatsız etmişti. İktidarı yasaya karşı
direnmeye iten nedenlerden en önemlisi de ihalesi yapılacak 15 bin
kilometrelik duble yol işiydi.
Yasa kuşa çevrildi
Yasayı erteleme girişimine IMF ve Dünya Bankası tepki gösterdi. Dünya
Bankası Türkiye Direktörü Ajay Chhibber, ''Kamu İhale Yasası çok önemli
bir reform. Geciktirilmesi işleri zora sokar. Gecikme hata olur" derken
Devlet Bakanı Ali Babacan da ''IMF ertelemeye tepki gösteriyor'' diyerek
Ergezen'i iknaya çalıştı. Bunun üzerine hükümet yasayı kendi yandaşı müteahhitlerin
isteği doğrultusunda budama yoluna gitti. AKP'nin duble yolu ve 1.5 milyon
toplu konut projesini partili müteahhitlere verme amacı ağır bastı ve yasa
önemli ölçüde budanarak yürürlüğe girdi.
Cumhuriyet
|