‘SİT alanına imar’ tartışması
Meclis’e sunulan Hazine arazilerinin satışına yönelik tasarıdaki ‘doğal
SİT alanlarının imara açılması’ maddesi tartışma yarattı. Bu alanların
inşaata açılması ile doğal alanların yok olmasından endişe ediliyor.
Hükümet kanadı SİT alanlarının imara açılması maddesindeki yüzde
6’lık oranın çok küçük olduğunu, kontrollerin çok sıkı yapılacağını
belirtirken; sivil toplum kuruluşları, tasarının açıklık ve
bilimsellikten yoksun olduğunu vurgulayarak, “SİT alanlarının var olan
kurallara uyulması halinde korunabileceğini” söylediler.
Meclis’e sunulan tasarı 37 maddeden oluşuyor. Tasarının en dikkat çeken
maddesi ise doğal SİT alanlarına yüzde altılık oranda yapılaşma izni
veren madde.
Bu maddeye göre, birinci derece doğal SİT alanı ilan edilmiş Hazine
arazileri, koruma planına bağlı kalmak ve toplamın yüzde altısını geçmemek
kaydıyla yapılaşmaya açılıyor. Bu durumda koruma altına alınan doğal
cennetler, orman arazileri, deniz kıyıları başta olmak üzere pek çok
alanda düşük yoğunluklu da olsa inşaat yapılabilecek.
Fırat: Yüzde altı çok küçük bir oran
NTV’nin Yakın Plan programına katılan AKP Genel Başkan Yardımcısı Mir
Dengir Fırat, hükümetin bu konudaki kuralsızlığa bir son vermek istediğini
belirtti. “İstanbul sırtlarındaki, Boğaz sırtlarındaki yapılaşmayı görüyoruz.
Göcek’teki veya diğer SİT alanlarındaki yapılaşmaları ve bu SİT
alanlarının giderek yok olduğunu görüyoruz. Hükümetin burada yapmak
istediği şey şu: Buraya bir kural getirmek” diyen Fırat, şöyle devam
etti:
“Şimdi bunları yıkamayacağınıza göre, bunu olduğu gibi
dondurabilmek ve o alanı koruyabilmek. Çünkü insanı dışlayarak bir şeyi
korumanız mümkün değil. Mutlaka insan unsurunu içine sokmak durumundasınız.
Dikkat ederseniz, yüzde 6 gibi çok küçük bir pay tanınıyor buna. Kaldı
ki bu bölgelerde yapılmış olan oteller, diğer tesisleri de yıkabilmek
durumunda değilsiniz.”
Bu kuralların konulmasıyla, hiç olmazsa mevcut olan, tahrip edilmemiş
alanları koruma imkanı ortaya çıkacağını savunan Fırat, “Aynı zamanda
da şu ana kadar işgal edilmiş olan ve yıkma durumunda olamayacağınız
yerlerden de devletin bir kazancının olması lazım. Çünkü, siz bu yasayı
çıkarmadığınız süre içerisinde birileri oralara milyon dolarlık köşkler
veya oteller yapmış oluyor. Ancak, bunun karşılığını da alamıyorsunuz”
diye konuştu.
Fırat, “Bazı kişilere rüşvet verilerek, bunların yıkılması önleniyor,
devamı sağlanıyor. Yapılmak istenen şey bir kural koymadır, benim kanıma
göre. Her gelen pakette, bir kıyamet kopuyor, daha tatbikatını görmeden,
neticelerini almadan, işte ‘SİT alanları yok oluyor’ diye. Biraz sabırlı
olup, biraz da gerçekçi bir açıyla baktığımız zaman öyle olmadığını
göreceğiz” dedi.
Fırat yasayla bugüne kadar korunabilmiş noktaların da yapılaşmaya açılabileceği
yönündeki soruya ise, “Bundan sonra da kontrolümüz çok sıkı yapılacaktır,
diyoruz. Kayıt dışı ekonomiyi kayıt içine alacağız” yanıtını verdi.
Ekinci: Sit alanları yok olur
Mimarlar Odası Eski Başkanı Oktay Ekinci ise tasarının büyük sakıncalar
doğuracağını belirterek, şöyle konuştu:
“Bu konuda açıklık ve bilimsellik göremiyorum. Bir yüzde 6’lık
meseleyi gündeme getirdiler. Topraklarımızı doğru ve akılcı kullanmamız
lazım. Aslında Sayın Fırat’ın söylediği açıdan bir kuralsızlık
ortada yok. Tam tersine kurallar var. Ama temel sorun bu kurallara siyasi baskılar
ve ekonomik rant beklentileriyle uyulmamasıdır. ‘Yüzde 6 gibi çok küçük
bir oran’ diyor Sayın Fırat. Kendisi mimar mı mühendis mi bilmiyorum. Böyle
matematik hesabı yapar gibi yapılmaz. Yüzde 6 yapılaşmayla Beykoz ormanları,
Sarıyer ormanları ne hale geldi gördünüz. Tarımsal arazilerde bile en yüksek
yapılaşma oranı yüzde 5’dir. Tabii SİT’lerin daha iyi korunması
gerekir. Şimdi siz SİT alanları gibi insanlık adına korunması gereren yeri
bu şekilde koruyamazsınız.”
NTVMSNBC
|