Irak’ın imarı ABD’ye yarayacak
Irak’ın imarına ilişkin harcamaların, ABD ekonomisindeki durgunluğu aşmada
etkili olarak büyümeyi olumlu etkilemesi bekleniyor.
Irak’ın imarına ilişkin harcamaların, ABD ekonomisindeki süregelen
durgunluğu aşmada etkili olması, ABD ekonomisindeki canlanmanın global büyümeyi
olumlu etkilemesi bekleniyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı (DTM) Ekonomik Araştırmalar
ve Değerlendirmeler Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan “Irak Savaşı’nın
Gölgesinde Türkiye Ortadoğu Ülkeleri Ticari İlişkileri” başlıklı
raporda, ABD’nin Irak’a yönelik harekatının dünya ve Türkiye ekonomisi
üzerindeki etkileri de değerlendirildi.
Dış Ticaret Uzmanı Mustafa Güleç ve Uzman Yardımcısı Gencay Oğuz
tarafından hazırlanan raporda, Türkiye açısından Irak’a yönelik
ambargonun kalkmasının olumlu bulunmasına karşın, müdahale sonrasında ABD
ile bölge ülkeleri arasında ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkların Türkiye’nin
bölge ülkeleriyle ticari ilişkilerinin ve bölgeye yönelik yeniden canlanma
trendine giren taşımacılık faaliyetlerinin zarar görmesine neden olabileceğine
dikkat çekildi.
ABD’nin Irak’a müdahelesinin kısa sürmesi nedeniyle petrol fiyatında
uzun süreli artış beklentisinin gerçekleşmediği, fiyatların savaş öncesi
düzeye gerilediği ifade edilen raporda, savaş sonrası bölgenin yeniden yapılandırılmasının
getireceği ekonomik canlanmanın, savaş maliyetlerinden daha ön sırada yer
almaya başladığı kaydedildi.
Raporda, yönetim boşluğunun doldurulması, Irak’ın etnik yapısı, yönetim
paylaşılması, ABD ve İngiliz güçlerine karşı gösterilmesi muhtemel
direnişler gibi sorunların ülke ve bölge ekonomilerine olacaketkilerinin de
ayrıca değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.
Savaş sonrası Irak’ın yeniden yapılandırılmasının ilk üç yıl için
30 milyar dolara mal olması ve bu tutarın daha sonra toplamda 100 milyar
dolara kadar tırmanmasının beklendiği kaydedilen raporda, şöyledevam
edildi:
“Savaş maliyeti ile birleşince Irak’ın imarına ilişkin harcamaların,
ABD ekonomisindeki süregelen durgunluğu aşmada etkili olması bekleniyor.
Buna rağmen global ekonomide canlanma süreci hala sancılıdır. Savaşın
yarattığı bölgesel ve ekonomik belirsizlik, dünya ekonomisi büyüme
tahminlerini aşağı çekmektedir. 2003 sonu itibariyle büyüme tahminlerini
Morgan Stanley yüzde 2.5’ten yüzde 2.4’e, IMF de yüzde 3.7’den 3.2’ye
çekmiştir. Japonya toparlanamamış, Almanya ekonomisi ise durgunluktan
kurtulamamıştır. ABD ekonomisindeki büyümenin Avrupa ve Japonya’da yaşanan
durgunluğu ne ölçüde telafi edeceği bilinmemektedir. ABD ekonomisinde yaşanacak
gelişmelerin global ekonomiyi ateşleyebilmesi, global büyüme ile ilgili
tahminleri değiştirecektir.”
Türkiye ekonomisine etkileri
Raporda, Irak’a yönelik askeri harekat sırasında ve sonrasında, ekonomi
aktörlerinin gösterdiği tepki nedeniyle Türkiye’de, Hazine ihalelerinde
faizlerin 10 puan arttığı, döviz kurunda kısa vadeli bir artış olduğu,
petrol fiyatlarındaki artışın etkisiyle TEFE’de Ocak-Mart döneminde yüzde
12.4 artış gerçekleştiği, turizm sektöründe de kısa süreli rezervasyon
iptalleri yaşandığı hatırlatıldı.
Operasyonun kısa sürede sonuçlanması ve Güneydoğu Asya’da SARS virüsünün
ortaya çıkmasıyla birlikte turizmde rezervasyonların tekrar arttığı
belirtilen raporda, 8 milyar 575 milyon dolar olarak hedeflenen 2003 yılı
turizm gelirlerinden bir miktar kayıp beklendiği de ifade edildi.
Rapora göre, BM’nin Petrol Karşılığı Gıda Programı çerçevesinde
Irak’a sevkiyat yapan Türk firmaları, özellikle ABD ile Irak arasındaki
ilişkilerin gerginleştiği dönemde mal bedelini tahsil etmekte büyük
zorluklarla karşılaştı. Türk firmalarının daha önce imzaladığı
kontratlar BM Yaptırımlar merkezi tarafından askıda bekletildi. 21 Mayıs
2003’te ambargo kaldırılırken, petrol karşılığı gıda programının 6
ay devamı kararlaştırıldı. Bu karar çerçevesinde, onaylanmış ve fonlanmış
sözleşmeler işleme konacak.
Potansiyel ve risk
Irak’ın yeniden yapılandırılması sürecinde, Körfez Savaşı sonrası
uygulanmaya başlanan ambargonun kalkmasıyla birlikte, coğrafi yakınlık
avantajını da kullanacak Türkiye’nin Irak’a ihracatında çarpıcı bir
artış olmasının beklendiği ifade edilen raporda, şöyle denildi:
“Enerji ve müteahhitlik hizmetleri, önümüzdeki dönem için gelişmepotansiyeli
en yüksek sektörler olarak öne çıkmaktadır. Bölgede önümüzdeki yıllarda
istikrarın bozulmaması ve normal koşulların devam etmesi halinde, Irak orta
vadede müteahhit firmalarımızın önemli pazarlarından biri
olabilecektir.”
Raporda, müdahale sonrasında ABD ile diğer bölge ülkeleri arasında
ortaya çıkabilecek anlaşmazlıkların, Türkiye’nin bölge ülkeleriyle
ticari ilişkilerinin ve bölgeye yönelik yeniden canlanma trendine giren taşımacılık
faaliyetlerini önemli ölçüde zarara uğratabileceğinede dikkat çekildi.
Ambargo sonrasında Irak’ın hem ihracatının hem ithalatının artacağına,
bunun da bölge ülkelerinin ekondomisinde canlanmayı sağlayacağına işaret
edilen raporda, Eximbank’ın, bölge ülkelerinin Türkiye’den ithalatının
canlandırılmasında etkin bir araç olarak kullanılması gerektiği vurgulandı.
Eximbank’ın bu ülkelere yönelik yatırım ve ihracata uzun vadeli finansman
desteği sağlamasının faydalıolacağı ifade edildi.
Ayrıca Türkiye’ye sınır Ortadoğu ülkeleri ile kurulması öngörülen
sınır ticaret merkezlerinin, hem ticareti canlandıracağı hem de kaçakçılığı
önleyebileceği belirtildi.
Ticaret olumsuz etkileniyor
Körfez Savaşı’nın ekonomik etkilerine de değinilen raporda, bu savaşın
ardından bölgedeki ABD varlığının güçlendiği kaydedildi.
Bazı bölge ülkelerinin Körfez Savaşı’nın ardından güvenlik kaygılarıyla
yeni bir silahlanma hamlesine girmesinin, bir taraftan ülkeler arasında
gerginliklerin artmasına sebep olurken, diğer taraftan ekonomik ve ticari açıdan
büyük kayıplara yol açtığı belirtildi.
Raporda yer verilen Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsü’nün
verilerine göre, Körfez Savaşı’ndan 2001 yılına kadar bölgedeki silah
harcamalarının toplamı, yaklaşık 610 milyar doları buldu. Silah harcamalarını
artıran bölge ülkeleri arasında, 201 milyar dolarla Suudi Arabistan, 89
milyar dolarla İsrail, 66 milyar dolarla İran ilk sıralarda yer alıyor. Aynı
dönemde, Suriye 46 milyar, Kuveyt 36 milyar, Mısır 26 milyar, Umman 21
milyar, BAE 18 milyar, Ürdün 7 milyar, Yemen 5 milyar, Bahreyn 3 milyar dolar
silahlanma harcaması gerçekleştirdi.
Körfez Savaşı sonrasında önemli bir değişime uğrayan askeri, politik
ve ekonomik faktörlerin, özellikle küreselleşmenin dayatacağı süreç
boyunca gelecek dönemde daha da hızlı ve köklü yapılanmaları zorunlu kılacağına
işaret edilen raporda, şöyle denildi:
“Halen bölgenin zengin petrol kaynaklarına odaklanan çatışma noktalarının
yakın bir gelecekte su sorunun da içine alacak şekilde genişlemesi, ihtimal
dahilindedir. Bu nedenle Türkiye’nin bölgedeki gelişmeleri çok dikkatli
izlemesi gerekiyor.”
NTVMSNBC
|